Abdurrahman Dilipak: İklim yalanı üzerine

Abdurrahman Dilipak: İklim yalanı üzerine

Habervakti.com yazarı Abdurrahman Dilipak'ın yazısını iktibas ediyoruz

Abdurrahman Dilipak: İklim yalanı üzerine/Habervakti.com

Bunlar, daha önce de, “dünya buzul çağına giriyor” diyorlardı, sonra döndüler “dünya ısınıyor, buzullar eriyor” demeye başladılar. Oysa Kanada üzerindeki buzullar, Grenland’aki buz dağları erirken, Yakutistan’ın Kuzeyinde buz dağları yükseliyor. Dünyanın genel dengesinde bir sorun yok. Soba yakarsanız çevreniz ısınır. Isınan hava yukarı çıkar, belli yükseklikte tabiattaki yaratılış kuralları gereği endropik bir soğuma gerçekleşir. Aslında kainatta bir düzensizlik yoktur. İnsanının yaratılışı da böyle. Çünkü insan “zübde-i kainattır

Tamam Grenland dan kopan buz dağları deniz ulaşımı için risk oluşturuyor, okyanustaki sıcak su akıntısı yön değiştiriyor, denizdeki canlı flora bundan etkileniyor, o pompalanan korku gerçek olmadı. Hollanda sular altında kalmadı mesela.. Buzullardaki antik mikroplar, sıcak sularda, balıkların bedeninde canlanırsa diye bir korku vardı, böyle bir şeyi kendiler örgütlemedikçe olacak şey değil. İlle de bir ölüm getirecekler, ya denizlerden ya da uzaydan.

Otistik bir kız çocuğu üzerinden dünyayı ayağa kaldırmaya çalıştılar. Greta Thunberg, kendi sağlığı ile ilgili olarak Otizm spektrum bozukluğu (OSB) içinde yer alan Asperger sendromu tanısı konulduğunu kendisi açıklamıştır. 2018’den beri gündemde. 2024 sonlarından itibaren, o da iklimcilik oynamaktan vazgeçti. özellikle X platformundaki paylaşımları iklim değişikliği yerine daha çok siyasi ve sosyal konularla ilgileniyor. Aralık 2024'te Mannheim'da Filistin dayanışma mitinginde söylediği sözler, eski “dost” çevresinde eleştirilere sebeb olmuştu.

İklim konusuna dönecek olursak, dünyamızdaki okyanuslarının ortalama yüzey sıcaklığı yaklaşık 17°C'dir. Ancak, bu sıcaklık coğrafi konuma, mevsime ve derinliğe bağlı olarak farklılıklar gösterir: Tropikal bölgelerde yüzey sıcaklıkları 30°C'ye kadar çıkabilir, örneğin Hint Okyanusu'nda 19-30°C arasında değişir. Kutup bölgelerinde Sıcaklıklar -2°C'ye kadar düşebilir. Derin okyanus: 200 metreden derin sularda sıcaklık genellikle 0-4°C civarındadır, ortalama tüm okyanus hacmi için yaklaşık 3.5°C'dir. Tek başına okyanus gerçeği bile dünyadaki ısınma iddialarını çürütmeye yeter. Yükselen sıcak havanın soğuması da aynı. Hava, su, toprak hepsi ısıyı stabil halde tutmak için entropik bir bağdaşım içinde. Dünyadaki ısı dengesi, kendi tabii döngüsü içinde dalgalanır, ama onu beşeri müdahele ile yerinden oynatmak, bir dağ silsilesini yerinden oynatmak kadar, ya da bir denizin suyunu 1 derece ısıtmak ya da soğutmak kadar zordur.

Dünyadaki Denizler, Göller, Barajlar ve Nehirlerin Yüzölçümü yaklaşık olarak şu şekilde dağılır: Okyanuslar ve Denizler Dünya'daki suyun %97.5'ini oluşturur. Dünya yüzeyinin yaklaşık %71'i su ile kaplıdır. bu da yaklaşık 361 milyon km²'dir. Bu, okyanuslar, denizler, göller, nehirler ve diğer su kütlelerini içerir. Kalan %29 ise karalar (kıtalar, adalar vb.) oluşturur. Okyanuslar, yaklaşık 361 milyon km²'lik bir alanı kaplar. Pasifik Okyanusu: ~155.6 milyon km², Atlantik Okyanusu: ~76.8 milyon km², Hint Okyanusu: ~27.2 milyon km², Güney Okyanusu: ~20.3 milyon km², Arktik Okyanusu: ~14.1 milyon km². Tatlı su gölleri, Dünya yüzeyinin yaklaşık %1.2'sini kaplar, yani yaklaşık 1.8 milyon km². Barajlar, İnsan yapımı rezervuarların toplam yüzölçümü yaklaşık 250.000-300.000 km² civarında olduğu tahmin edilir. Nehirlerin yüzölçümü, yaklaşık 360.000 km²'lik bir alanı kaplar. Nehirler, tatlı suyun sadece %2'sini oluşturur.

Göller, Barajlar ve Nehirlerin Ortalama Sıcaklığına gelince Göllerin ortalama sıcaklığı, Tropikal göllerde yüzey sıcaklıkları 20-30°C arasında olabilir. Kuzey Amerika'daki Büyük Göller'de yazın 15-20°C, kışın 0-5°C civarındadır. Genel olarak, tatlı su göllerinin küresel ortalama yüzey sıcaklığı yaklaşık 10-15°C civarında tahmin edilir. Barajlar Tropikal bölgelerde 20-25°C, ılıman bölgelerde 10-20°C arasında değişir. Küresel ölçekte yaklaşık 12-18°C civarında olduğu söylenebilir. Her yerde su genel karakteri itibarı ile zaman, mekan, çevresel etki mekanizmasına bağlı olarak birbirine benzer. Nehirlerin sıcaklığı da öyle. Amazon Nehri gibi tropikal nehirlerde 25-30°C, Ilıman bölgelerdeki nehirlerde (Thames ve/veya Mississippi) 5-20°C arasında değişir. Küresel ortalama nehir suyu sıcaklığı, mevsimsel farklılıklarla birlikte yaklaşık 10-15°C civarındadır. Genel kurallar çerçevesinde Okyanuslar ve Denizlerde ortalama yüzey sıcaklığı ~17°C, derin okyanus ~3.5°C; denizlerin yüzölçümü ise ~361 milyon km². Göllerde ortalama sıcaklık ~10-15°C’dir ve göllerin yüzölçümü ~1.8 milyon km². Barajlarda ortalama sıcaklık ~12-18°C’dir ve barajların yüzölçümü ~250.000-300.000 km². Nehirlerde ise ortalama sıcaklık ~10-15°C’dir ve nehirlerin yüzölçümü ~360.000 km². Bu ölçekte bir panelin ısı skalası böyle iken, beşeri saiklerle bu sonucu nasıl değiştirebilirsiniz?

Bakın, İslam inanışına göre Fiziki alemi koruyan, düzenleyen, dengeleyen melekler vardır. Bu meleklerin başında da Mikail aleyhisselam vardır.. Nasıl, Allah’ın (cc) iradesi dışında Güneşin doğuşu engellenemez, erkene de alamazsa, batışı geciktirilemezse, sünnetullah dediğimiz Kainatın yaratılıştan kaynaklanan kurallarında bir değişiklik söz konusu olamaz. Kainatın düzeninin bir parçası olan dünyanın dengesini, düzenini bütün olarak bozamazsınız. Kendi irade gücünüze dayalı bir tasarrufla ifsad etseniz de, bu onu yapanların fıtrata karşı suçu olarak kabul edilir. Bu suçun cezalandırılması ve fıtratın korunmasının yolu da kitapta belirtilmiştir.
Bu konuda Şeytan ve onun izinden gidenler, ıslah edici gibi görünerek yer yüzünü fesad’a vermek için fıtratı bozmaya çalışmakta, bozgunculuk yapmaktadırlar. Hatırlayalım; Mikail (as) ın görevi neydi? İslami inanca göre Mikail (as), 4 büyük melekten biridir ve başlıca görevi tabiat olaylarını yönetmek ve bitki ve hayvanların hayatiyetini koruyarak rızıklanmalarını sağlamaktır. İblisin çocukları, onun için “fıtrata saldırmakta, hayvanları öldürüp ekinleri talan etmek” istemektedir.
Bu çerçevede Mikail (a.s.), Allah’ın emriyle yağmur, rüzgâr, bulutlar ve diğer doğa olaylarını düzenler. Yağmurun yağması, bitkilerin büyümesi ve tabiatın dengesinin korunması gibi süreçlerde görevlidir. Kozmik düzen ve olaylar, Bu konuda haddi aşanlar (Bakara 98)’de şu şekilde uyarılır: "Kim Allah’a, meleklerine, peygamberlerine, Cebrail’e ve Mikail’e düşman olursa, bilsin ki Allah da kâfirlerin düşmanıdır."
Bazı rivayetlerde, Mikail’in Allah’ın yarattığı canlıların hayatlarını sürdürebilmesi için gerekli düzenlemeleri yaptığı ve ilahi rahmetin dağıtımında rol oynadığı ifade edilir. Ayrıca, bazı hadislerde onun yardımsever ve merhametli bir melek olduğu vurgulanır. Bu görev Allah’ın (cc) evrendeki düzenini ve rahmetini sürdürmeye yönelik ilahi bir sorumluluktur. O görevini hakkı ile yapan biridir.

Bir aktif yanardağın en yakınındaki şehrin mesafesine örnek olarak, İtalya’daki Napoli Vezüv Yanardağı’na yaklaşık 12 km mesafededir.. Kongo Cumhuriyeti’deki Nyiragongo Yanardağı Goma’ya 10 km mesafededir. Birden fazla yanardağ olan Endonezya, Japonya, Kongo gibi ülkelerde aktif yanardağlara 10-20 km mesafede bir çok yerleşim bölgeleri bulunabilmektedir.
Erimiş maden akan, lavlar arasında kül, kükürt, hatta zehirli gazlar salan bir volkana 10 Km mesafede insanlar ve diğer canlılar yaşarken, birilerine ne oluyor da, kainatın tabii döngüsü içinde gerçekleşen bir hadise konusunda birileri dünyayı ayağa kaldırabiliyor!?Dünyamızda 1500 cıvarında yanardağ var. 1000 kadar sıcak su ve buhar püskürten Gayzerler var.
Jerotermal aktivite alanları olarak fumarol’ler ve solfata’ların sayısı 50.000 kadar olabileceği ifade ediliyor. 5000 kadar kaplıca işletmesinden söz edilse de, tabiattaki mineralli sıcak su çıkışının 10 milyona yakın olduğu tahmin ediliyor. Bugün dünyamızdaki Jeotermal enerji kaynaklarının sayısı 2 milyon olarak tahmin ediliyor.
Fumarol’ler, volkanik alanlarda yerden su buharı ve çeşitli gazlar (karbondioksit, kükürt dioksit, hidrojen klorür) salan küçük çıkış noktaları veya çatlakları ifade eder, Genellikle 100°C ile 1000°C arasında gaz salınımı yaparlar. Solfatar’lar, özellikle kükürt içeriği yüksek hidrojen sülfür, kükürt dioksit gibi gazlar salan volkanik çıkışlardır.

Sahi, ineklerin gaz çıkartmasını küresel ısınmayla açıklamaya çalışanlar, bu jeotermal hareketliliği nasıl durduracaklar. Bu çevrede yaşayan insanların hayatta kalmalarını nasıl açıklayacaklar?

Volkanları söndürebilecek misiniz. Güneşin patlamasını durdurabilecek misiniz?. Tabiatı koruma adına, “Hayvanları öldürüp ekinleri talan etmeye yeltenirken”, 8 milyar insan nüfusunu 7,5 milyara düşürme hesabı yapıyorsunuz da nasıl oluyor da, insanları ve tabiatı koruyucu olmak gibi bir rol üslendiğinizi söyleyebiliyorsunuz?
Allah öyle bir düzen kurmuş ki, yukarıda yazdım, ısınan hava yükselir ve orada soğur ve tekrar yağmur olarak yere iner. Havayı temizler toprakla buluşur tekrar denizlere ulaşır. O her sabah, günün ilk Işıkları ile bizim “çiğ” dediğimiz ozonlu su damlacıkları ile tüm dünyayı yıkar ve temizler. Bizim kirlettiğimiz bozduğumuz dünyayı her gece temizleyen ve onaran bir melek vardır. Onun için sabah namazına kalkanlar aynı zamanda bu “ozon terapi”den istifade ederler.

Evinizdeki basit bir soba ile ısındığınızı, klima ile serinlediğinizi, bir kalorifer peteği ile ısındığınızı düşünüyorsunuz da, Allah’ın kainatı korumak için kurduğu düzeni niçin görmüyorsunuz. Allah insanı ve kainatı en güzel bir şekilde yarattı, onda bir noksan göremezsiniz. Onu koruyacağız, bozanlara karşı çıkacağız. Bunun yolunu, yöntemini, şeklini de Allah kitabında bildirdi, Peygamberler bu konuda bize örnek oldu’ Uluslararası sistemin peşine takılarak ancak ifsad edici olursunuz. İnsanın aklı vicdanı ile barışsın ki, insan insanla barışsın ve İnsan akıl, ilim ve hikmet yoluyla gerçekliğin basamaklarından hakikate ulaşsın ki, insan fıtratla, tabiatla barışsın. Sonuçta bu 3 Barış onu Allah’la barışa götürsün. Değilse insan Allah’la savaştadır.

Rüzgar serinletir, deniz, su serinletir, yağmur serinletir yerin altı serindir, gökler, dağların zirveleri serindir. Bunu görmeyenler kördür kör. İnşallah bir gün de bu konuyu ayetler ışığında ele almak istiyorum. Selam ve dua ile.

G Vd D Ymh Wg A E6 Dr5Gojmtzu X Y A A So5 T