ABD"deki Yahudi Gücü (3)

ABD"deki Yahudi Gücü (3)

İran’da yayınlanmakta olan Rahbord dergisinin 25. sayısında yayımlandı, yazıyı Alptekin DURSUNOĞLU çevirdi.

Amerika"daki Filistin lobisi

Amerika"daki Filistin lobisini incelemek bu kısa yazının sınırlarını aşmakta ve müstakil bir çalışmayı gerektirmektedir. Fakat bu konu genel bir bakışla ana hatlarıyla ortaya konabilir ve rakip lobinin faaliyetlerini anlamak açısından faydalı olabilir.

İsrail yanlısı lobi içindeki muhtelif akımlar, genellikle ABD"nin dış yardımlarına muhalif olan geleneksel muhafazakârlar örneğinde olduğu gibi; Arap olmayan bazı muhaliflerinin varlığına rağmen, Amerika"daki aslî rakiplerinin Arap lobisi olduğunun şarkındadırlar.



Amerika"daki Arap ve Müslüman lobisinin hâlihazırdaki gücü oldukça az ise de, bir gün fiiliyata geçirilebilme imkânı olan potansiyel güçler dikkate alındığında, İsrail yanlısı lobinin endişeleri kesinlikle mantıklıdır.



Arap ve Müslüman lobisi bazı faaliyetler açısından etkinse de, Yahudi lobisinin oldukça gerisindedir. Muhtemelen bunun en önemli sebeplerinden birisi, Amerika"daki Müslümanların,

Batılı demokrasilerin normal yasal kanallarından yapılacak siyasî faaliyetlerin etkili ve faydalı olabileceğine inanmamalarıdır. Doğu kültürü, bu ülkelerin özel şartları sebebiyle insanların zihnine sivil kurumlar konusunda bilgisizlik ve güvensizlik tohumları ekmiştir. Görünen o ki, bu kültür, yaşlanan yeni ortamda da zihinlerdeki hâkimiyetini korumaktadır.



Arap lobisinin sorunları ile ilgili olarak, Amerika"da oturan Arap ve Müslüman sayısınca, birinci dereceden ihtilaf sayısının bulunduğu söylenebilir. Bu çerçevede onların Amerika"daki sayısının bir ila sekiz milyon arasında olduğu söylenmektedir. Siyasî olmayan bir anket kuruluşlundan[97] John Zogby, Amerika"daki Arapların sayısını yaklaşık olarak 4 milyon olarak vermektedir[98] ki, Arap olmayan Müslümanları da bu rakama eklemek gerekmektedir. Bu noktada Amerika"daki Müslümanlar, sayı bakımından Amerika"daki Yahudilerle kıyaslanabilir bir nitelik arz etmesine rağmen; Müslüman toplumun geri olmasının sebebi, iç örgütlenme ve siyasî faaliyetler açısından henüz genç olmasıdır. John Zogby"nin deyimiyle, Amerika"daki Araplar, Amerikan siyasî kurumlarını etkileme noktasındaki çabalar açısından henüz ilk gençlik döneminde bulunmaktadır. John Zogby"nin kardeşli ve Amerikalı Araplar kuruluşlunun müdürü olan James Zogby, Arap-Amerikan toplumunun ABD medyasındaki en gündemde olan sözcüsüdür. Onun belirttiğine göre, çok yakın bir zamana kadar, başkanlık yarışlındaki hiçbir Demokrat aday, Arapların sözlerine kulak vermek bir yana, Arap gruplarının hiçbirinden seçim yardımı dahi kabul etmeye yanaşmamıştı. Bununla birlikte Clinton, 1992 yılında bu durumu değiştirdi. Bunun sebeplerinden birisi, nüfus dokusundaki değişimdi. O dönemde Arap ve Müslüman nüfus, Calişornia"nın güneyi, New York, New Jersey, San Şrancisco ve Chicago gibi seçimler açısından önemli olan bölgelerde yoğunlaşmaktaydı.[99]



Bununla birlikte Amerika"daki Araplar, Müslümanlar arasındaki şimdiye kadar var olan örgütlenme ve siyâsî faaliyet zaafı, bu ülkedeki Filistin lobisinin genellikle petrol şirketleri ve Arap diplomatlarıyla sınırlı kalmasına sebep olmuştur. Genel sonuç şu ki, Amerika"da oturan Arapların çoğunu, Lübnan asıllı Hıristiyan Araplar oluşturmaktadır ve bunlar da Amerika"daki Arap lobisinin istekleri ve çıkarları konusunda çok olumlu bir duyarlılığa sâhip değillerdir.[100]



Bizzat bu durum, Arap lobisinin en önemli sorunlarından biri olan iç ayrılığı yansıtmaktadır. Bu ayrılıklar, iç ihtilaflar yoluyla Arap ve İslâm dünyasında daha da güçlenmektedir. Amerika"da oturan Araplar ve Müslümanlar, çok çeşitli kültürlere ve özelliklere sahip, 50–60 İslâm ülkesinden buraya göçmüş kişilerden ya da bu ülkede İslâm"la müşerref olmuş Amerikalılardan oluşmaktadır. Bunlar genellikle toplumsal ve siyasî canlılığın çok şazla olmadığı toplumların kültürlerinden beslenmişlerdir ve geldikleri bu toplumlarda halkla devlet ilişkileri az ya da çok bunalımlıdır.



Bir yandan istibdatçı eğilimler bulunması sebebiyle Müslüman ülkelerin birçoğunda gönül birliği olmaması, diğer yandan da orada azınlıkta bulunmaları, Amerika"daki Arapların ve Müslümanların diğer bir önemli sorunudur. Bu tür etkenler, şimdiye kadar Amerika"daki Müslümanların orada örgütlü ve etkili siyâsî faaliyetler yapmalarına engel olmuştur.



Bu tür sorunlar, geçen onlarca yıl boyunca, Arapların Amerika"daki çıkarlarını koruma konusunda genellikle petrol şirketlerine ve kendi diplomatlarının faaliyetlerine dayanmasına sebep olmuştur. Denildiğine göre, 50"li yıllarda Suud kralı, Arap diplomatlardan ASPAC lobisine (diğer bir AIPAC) karşı koyabilmeleri için Arap lobisine malî yardımda bulunmalarını istemişti.[101] Gözüken o ki, petrol lobisi de 1973"teki petrol krizinden sonra daha da güçlenmiştir. Bu lobi bazı dönemlerde Washington"da Arap çıkarlarının savunusunu açık bir şekilde yapmış; şartların müsait olmadığı, petrol şirketlerinin kamuoyundaki konumlarının zayıfladığı bazı dönemlerde ise sahne gerisinde kalmayı tercih etmiştir. Bu şirketlerin desteği bugüne kadar malî yardımda bulunmak, resmî makamlara baskıda bulunmak ve Arapların hükümetten taleplerini desteklemelerini sağlamak üzere çalışanlarına ve hissedarlarına mektuplar göndermek gibi çeşitli şekillerde gerçekleşmiştir.



Deyim yerindeyse bu petro-diplomatik lobi, Arapların 1972 yılına kadarki tek lobisiydi. Ta ki Richard Shadyac"ın o yıl "Amerikan Arap Ulusal Birliği"[102]ni kurmasına kadar" "Ulusal İsa Kiliseleri Konseyi"[103] gibi Arap ve Müslüman olmayan bazı akımlar da İsrail"e karşı olmalarından dolayı Filistinlileri desteklemişlerdir. Bu cümleden, söz konusu Konsey, 1980 yılında bir Filistin devletinin kurulmasını istedi. Jesse Jackson, Arap lobisinin desteklediği Amerika"daki tek başkan adayıydı. O, Araplara ve Filistinlilere olan ilgisini açıkça ortaya koyuyordu. Arafat"la görüşmenin tabu sayıldığı dönemde onunla görüşmüştü. Jackson, sonunda Arapların seçim yardımını alabilmişti.



Arap yanlısı lobinin birtakım özellikleri vardır. Birincisi, faaliyetlerinin genellikle reaktif yönü bulunmaktadır. Yani bu lobiler daha ziyade Arap yanlısı tasarı ve planları gündeme getirmek yerine, İsrail yanlısı plan ve tasarılara karşı çıkmaktadır. İkincisi de, Amerika"nın kendi çıkarlarını yürütmek için yaptığı önceki girişimlerden istifade etmektedir.



Bu lobiler taraşından, 1981"de AWACS"ların Arabistan"a satışlı konusundan başka herhangi bir konuda özel bir tepki ortaya konmamıştı. Amerika"daki Yahudi lobisi, Amerika"nın Arap ülkelerine silah satışlına ve bu ülkelerde yatırım yapmalarına çok fazla muhalefet etmemişler ve böylece Amerikalı şirketlerin çıkarlarını tehdit etmemişlerdi.



Filistin yanlısı lobiler de tıpkı Yahudi lobileri gibi, kendi temellendirmelerini Amerikan ulusal çıkarlarına dayandırmıştır. Onlar, İsrail"i desteklemenin Amerikanın ulusal çıkarlarını tehlikeye attığını; İsrail"e yapılan yardımların ödenen vergileri heba etmek demek olduğunu; Amerikan çıkarlarının Araplara yakınlaşmakla temin edileceğini vs. propaganda etmektedirler.



Bununla birlikte sıkı ve şiddetli bir rekabetin bulunduğu hiçbir seçimin sonucunu etkileyememiş olmaları, Arapların en temel sorunudur. Sadece bu bile, seçimlerle herhangi bir makama ulaşmak peşlinde olan kişilerin bunları çok şazla ciddiye almamalarına sebep olmaktadır.



Bu durum da, onların ABD Kongresi"nde zayıf kalmalarıyla sonuçlanmaktadır. Amerikan Temsilciler Meclisi"nde çoğunluğu Lübnan asıllı olan beş Arap üye bulunmaktadır. Buna karşın onların Senato"daki varlıkları sıfırdır. Bu durum, Filistin yanlılarının Kongre üyeleri ile olan temasları için de geçerlidir. Temsilciler Meclisi Uluslararası İlişkiler Komitesi Başkanı Henry Hyde, Orta Doğu ile ilgili konularda İsrail yanlısı grupların sürekli olarak kendisine müracaat ettiğini; ama Amerikalı Arapların ya da Amerikalı Müslümanların ona çok şazla müracaat etmediklerini söylemektedir.[104]



Filistin davası, sol akımlarla Amerikan medyasının bir bölümü arasında taraftara sahipse de, 11 Eylül"den sonra bunu gündeme getirip propaganda etmek oldukça zorlaşmıştır. Şüphesiz, ırk temelinde onların teröristlere para toplamakla suçlanması, işleri daha da zorlaştırmaktadır.



Amerika"daki İsrail yanlısı lobinin nüfuzu şu sıralarda zirvede bulunuyorsa da, şüphesiz Müslümanların bu potansiyel lobisi yüksek bir güce sahiptir ve uygun şartlar altında parlak bir geleceğe sahip olabilecektir.



Amerika"daki Müslümanların nüfusu, diğer din mensuplarına oranla daha hızlı artmaktadır. Bu artış hem yeni göçlerle hem de yüksek orandaki doğumlarla olmaktadır. Ayrıca son dönemlerde Müslümanlar arasında sivil toplum kuruluşlarına ilgi de artmıştır. Müslümanların siyasal veya kişisel taleplerini dile getiren örgütlerin faaliyetleri de gittikçe artmaktadır. Bu durum "Yahudi- Hıristiyan" kültür yapısı tekelini kırmakta, onun yerine İslâm"ı koymaktadır.



Öte yandan dünyadaki bugünkü iletişlim devrimi de Müslümanların Amerikan toplumuna olan entegrasyonunu azaltmıştır. Telefon, faks ve internet yoluyla ana yurtlarla olan irtibat daha da kolaylaşmış, ana yurtlara yapılan seyahatler de ucuzlamıştır.



Geçmişte ya da yakın geçmişte Amerika"ya göçmüş olan Müslümanlar, kendi yerel toplumlarıyla teması koruma konusunda daha isteklidir. Şüphesiz bu şartlar, Müslümanlar için 19. ve 20. yüzyılda sahip olduklarından daha şazla imkânlar yaratabilir.



Elbette bu durum sadece Müslümanlar için geçerli değildir. Amerika"daki tüm göçmen toplumlar da aynı şekildedir. Bu durumda Amerikan toplumunun göçmenleri bünyesine çekip eritme yönündeki yüksek kabiliyetine işâret eden "melting pot" teriminin hâlâ geçerli olup olmadığı sorusu gündeme gelmektedir. Öte yandan son dönemlerde göç edenlerin niteliği de 19. ve 20. yüzyıllarda göç edenlerinkine göre dikkate değer bir farklılık arz etmektedir. Geçmişte göçmenler, genellikle Batı ve Doğu Avrupa ile Rusya"dan gelmekteydiler ve onların çoğu da Yahudi"ydi.



Son dönemlerde ise göçmenlerin çoğu Latin Amerika ülkeleriyle aralarında İslâm ülkelerinin de bulunduğu diğer üçüncü dünya ülkelerinden gelmektedir. Yeni göçmenlerin çoğu, Yahu-di

tarihî geçmişlini bilmeyen ve onların duyarlılıklarına sahip olmayan kişilerdir. Onlar hakkında olumsuz bir yargıya sahip ol-masalar da en azından bu konuda nötrdürler.



Bu göçmenler, Avrupa"da Yahudilerin katliama tabi tutulduğu vs. gibi propagandaların etkisinde değildirler. Amerika"daki Yahudiler konusundaki tek yargıları, Yahudilerin hak etmedikleri halde Amerika"daki beyaz kesimin en zengin ve en nüfuzlu kişileri olduğudur. Bugün az bir ücretle Yahudilerin hizmet işlerinde çalışan İspanyol kökenliler, ileriki yıllarda Amerikan nüfusunun dörtte birini teşkil edecektir (Onların nüfusları 1970"te 800 bin iken bugün 9 milyona ulaşmıştır). Ayrıca bunlar, Yahu-dileri İsa Mesih"in katilleri olarak gören geleneksel Katolik mezhebi öğretilerinin etkisindeki Katoliklerdir.



Amerika"da hızla çoğalan diğer dinî gruplara oranla, Yahudi nüfus artışı sıfırdır. Diğer bir deyişle, Amerika"daki Yahudilerin sayısı hem mutlak olarak hem de diğer gruplarla mukayeseli olarak düşünüldüğünde gittikçe azalmaktadır.



Yahudi nüfusun yaşlılığı, onların diğer dinî gruplarla evlen-meyi ve diğer dinlerden kendi dinlerine geçişli hoş görmemeleri, Yahudilerin Amerikan toplumu ve kültürü içinde erimelerini hızlandıran önemli etkenlerden biridir.[105] Bu da Amerika"daki Yahudi toplumunu tehlikeyle yüz yüze getirmektedir.



Kamuoyu araştırmalarının sonucuna göre, genç ve dindar ol-mayan Yahudiler, İsrail konusunda daha az duyarlıdır. Ayrıca genel olarak Yahudilerin sinagog ve dinî okullar gibi Yahudi kurumlarına katılımı dikkate değer oranda azalmıştır.



Amerika"daki Yahudiler arasındaki küçük bir azınlık, aşırı dinî tezahürlere sahipse de çoğunluk, bunlardan tamamen şarklıdır.



Yine anket verilerine göre Amerika"daki Yahudiler, bu ülkedeki diğer din mensuplarına göre daha az dindardır.[106]



Binaenaleyh, Yahudilerin aleyhine ve diğer grupların ve bu cümleden Müslümanların lehine bir seyir izleyen demografik etkenler, tek başlına bu ülkedeki siyasal yapıyı değiştiremez.



Diğer toplumsal grupların bu ülkedeki nitelik değişiminde oynayacağı rol, düşlünce ve siyasal örgütlenme gibi etkenlere bağlı olacaktır.




--------------------------------------------------------------------------------

[1] - Bu araştırma, devleti belli bir toplumsal kesimin ya da sınışın temsilcisi olarak gören devlet teorisini değil; devleti, karar verici bir sistem olarak gören yeni devlet teorisini esas alarak hazırlanmıştır. Bu teoriye göre bir devletteki karar alma süreci, nüfuz sahibi örgütlü grupların etkisi altındadır.

[2] - Paul Kennedy, "The Eagle has Landed", Financial Times, Londra, 2 Şubat 2002.

[3] - Amerika"da lobilerin kurulması ve yürütecekleri faaliyetler, özel bazı yasalara ve yönetmeliklere tabidir. Fakat bu kısa makalede bu yasaları ve yönetmelikleri ayrıntılı bir şekilde ele almanın imkânı yoktur.

[4] - New York Times, 25 Haziran 2002.

[5] - Christian Science Monitor, 26 Haziran 2002.

[6] - Yahudi liderler, daima üstün ve kazanan bir gücün yanı başlında yer almaya özen göstermişlerdir. Osmanlı İmparatorluğu"nun son dönemlerinde Yahudiler, etkin bir şekilde İngilizlerin yanında yer aldılar. İki büyük dünya savaşlı arasında mihver devletlerin karşısında yer aldılar. Nihayet savaşlın sona ermesinin ardından ABD ile işbirliği yapıp Sovyetler"e karşı çıktılar.

[7] - Michael Lind, "The Israel Lobby", Prospect, Nisan 2002, s.22.

[8] - United Press İnternational, 10 Mayıs, 2002.

[9] - The Chicago Tribune, 16 Nisan 2002, s.16.

[10] - İsrail"in yok olma ihtimalinden kaynaklanan kaygı ifâdeleri, daha çok Yahudi"nin oraya seferber edilmesi ve dayanışmanın güçlendirilmesine yönelik bir taktik de olabilir.

[11] - New York Times, 13 Mayıs 2002.

[12] - New York Times, 6 Mayıs 2002.

[13] - New York Times, 13 Mayıs 2002.

[14] - Washington Post, Powell"ın Kongre"nin bu girişimini ertelemesine ve Beyaz Saray"ın kararlardaki sert üslubu dengelemesini sağlamaya yönelik bir çaba gösterdiğine dair ayrıntılar vermektedir. Bu noktada Beyaz Saray"ın açıklaması, çok daha sert bir üsluba sahip olan Temsilciler Meclisi"ndeki kararla kıyaslandığında, daha yumuşak olan Senato kararına uygun hale getirilerek Temsilciler Meclisi"ndeki karar metni dengelenmiştir. The Washington Post, 2 Mayıs 2002.

[15] - New York Times, 3 Mayıs 2002.

[16] - Washington Times, 23 Nisan 2002.

[17] - Financial Times, Londra, 2 Mayıs 2002, s.10.

[18] - The Chicago Tribune, 16 Nisan 2002, p. 16.

[19] - The New York Post, 25 Haziran 2002.

[20] - The Center For Security Policy.

[21] - Frank Gaffney Jr. "Tenet Must Go", National Review, 18 Haziran 2002.

[22] - William Safire, "Powell"s Trial Balloon", The New York Times, 17 Haziran 2002.

[23] - The Jerusalem Post, 13 Haziran 2002.

[24] - Michael Lind, "The Israel Lobby", Prospect, Nisan 2002, s. 28.

[25] - The New York Times, 21 Nisan 2002.

[26] - Newsweek, 1 Nisan 2002, US edition.

[27] - James Kitşield, "The Ties That Bound and Constrain" The National Journal, Vol.34 No:16, 20 Nisan 2002.

[28] - American Israel Committee for Public Affairs.

[29] - www.aipac.org.

[30] - United Press International, 10 Mayıs 2002.

[31] - The Fortune Magazine, 28 Mayıs 2002.

[32] - United Press International, 10 Mayıs 2002.

[33] - Mitchell Bard, "The Israeli and Arab Lobbies", Jewish Virtual Library, www.us-israel.org

[34] - Steven Sauckur, A Lobby to Reckon with BBC Radio, 4-8 Mayıs 2002 8:30 PM.

[35] - ibid.

[36] - National Christian Leadership Conference For Israel.

[37] - Conference of Presidents of Major American Jewish Organisations.

[38] - "Us Bureau oş Census" Jewish Virtual Library, www.us-israel.org.

[39] - "Jewish Vote in Presidential Election" www.us-israel.org.

[40] - Tish Durkin, "Why Israel Matters a Lot to These Christians", The National Journal, Vol. 34 No:16-20, Nisan 2002, s. 4.

[41] - Pro-Israel Political Action Committies (PAC).

[42] - Mitchell Bard, op.cit.

[43] - CNN, Inside Politics, (Transcript) 22 Nisan 2002.

[44] - Bu noktada Ted Coppel"in Nightline adlı haber ve siyasî söyleşi programı gibi, ABC kanalına ait birçok siyasî haber ve söyleşi programı dikkate değerdir. Bill Maher"in yaptığı Politically incorrect adlı mizah programı ise, son dönemlerde daha ziyade Siyonist bir yayın çizgisi kazanmıştır.

[45] - Arab News, Barbara Şerguson; Arab American Vendors Boycott, New York Post, 25 Haziran 2002.

[46] - Committee for Accuracy in Middle East Reporting in America, CAMERA.

[47] - Palestine Media Watch.

[48] - "Vigilante" kelimesi Webster"de şöyle tercüme edilmektedir: Cinayetleri önlemeye ve suçluları cezalandırmaya dönük olarak kendi başlına kurulmuş gönüllü kuruluş üyesi..

[49] - www.pmwatch.org

[50] - New York Times, 23 Mayıs 2002.

[51] - New York Times, 6-7 Mayıs 2002.

[52] - Bu fotoğraf, bir bakıma aslî mesele olarak işgali göstermesi ve yürüyüşçüleri de işgal yanlısı olarak tanıtması açısından, New York"taki bu yürüyüşlü düzenleyenler için bir darbe olmaktaydı.

[53] - New York Times, 23 Mayıs 2002.

[54] - www.boycottthepost.org.

[55] - National Public Radio.

[56] - New York Times, 23 Mayıs 2002.

[57] - Christian Right.

[58] - Anti Defamation League.

[59] - Cantor David, The Religious Right: The Assault on Tolerance & Pluralism in America, Anti-Defamation League (New York, ADL, 1994)

[60] - Apocalyptic.

[61] - Allen Hertzke, "How Christians fit into the Middle East Equation" National Public Radio, Talk of the Nation (transcript) 23 Nisan 2002.

[62] - Evangelicals.

[63] - Richard Cizik, Washington Director oş The National Association of Evangelicals Quoted in N. D: Kristol "Following God Abroad" NYT, 21 Mayıs 2002.

[64] - International Religious Freedom Act.

[65] - Traficking Victim Protection Act.

[66] - Nicola Kristol, NYT, 21 May 2002.

[67] - Bloomberg News, 29 May 2002.

[68] - New York Times, 27 Mayıs 2002.

[69] - Anti-Christ.

[70] - Dwight Gibson of World Avengelical Alliance.

[71] - Tish Durkin "Why Israel Matters, a lot to These Christians", The National Journal, Vol. 34 No: 16, 20 Nisan 2002.

[72] - ibid.

[73] - Tish Durkin; op. cit. s. 3

[74] - www.leştbehind.com adlı bir internet sitesi de olan Leşt Behind adlı kitap dizisi, bu tür inançları, tüm dünyada ve Amerika"da geniş ölçüde yaymaktadır.

[75] - Ralph Reed, "How Christians fit into the Middle East Equation", National Public, Radio, Talk of The Nation (Transcript), 23 Nisan 2002.

[76] - Christian Coalition.

[77] - Family Resarch Council.

[78] - Nina J. Easton "Power and Glory", The American Prospect, vol. 13 No 9, Mayıs 2002.

[79] - ibid.

[80] - İbid., s. 2.

[81] - İbid., s. 2.

[82] - Grassroots base.

[83] - Easton, ibid., s. 6.

[84] - Evil regimes.

[85] - R. Kagan and W. Kristol, "National Interest and Global Responsibility" in Present Danger ED, Encounter Boks, San Francisco, 2000 s. 6–11.

[86] - Washington Times, 23 Nisan 2002.

[87] - Fox News Network, The Big Story With John Gibson, (Transcript) 26 Nisan 2002 Cuma.

[88] - Yeni Muhafazakârların İsrail"i nitelemek için kullandıkları bir terim.

[89] - Center for Strategic and International Studies, American Enterprise Institute, The Heritage Şaundation, Ethic and Public Policy Center, Middle East Forum, Center for Deşense of Democracies vs. Etkin araştırma kuruluşları içerisinde yalnızca Cato Institute ve Ludwig Von Mises Institute, Yeni Muhafazakâr görüşlere karşı çıkmaktadır.

[90] - Bu durum birçok Amerikalı Yahudi için geçerlidir.

[91] - Project for the New American Century.

[92] - Preemptive strategy.

[93] - www.newamericancentury.org.

[94] - William Kristol, Ken Adelman, Gary Bauer, Jeşşrey Bell, William J. Bennett, Ellen Bork, Linda Chavez , Elior Cohen, Midge Decter, Thomas Donnelly, Nicholas Eberstadt, Hillel Şradkin, Şrank Gaşşney, Jeşşrey Gedmin, Reuel Marc Gerecht, Charles Hill, Bruce P. Jackson, Donald Kagan, Robert Kagan, John Lehman, Tod Lindberg, Rich Lowry, Clişşord May, Joshua Murabvehik, Martin Peretz, Richard Pearle, Daniel Pipes, Norman Podhoretz, Stephan P. Rosen, Randy Scheunemann, Gary Schmitt, WilliamSchneider, Jr. Marshal Witmann, R. James Woolsey.

[95] - Washington Times, 4 Nisan 2002.

[96] - Australian Financial Review, 26 June 2002.

[97] - Zogby International.

[98] - The Chicago Tribune, Nisan 16, 2002, s. 6.

[99] - a.g.e.

[100] - Mitchell Bard op.cit.

[101] - Mitchell Bard, The Israeli ve Arab Lobbies, Jewish Virtual Library.

[102] - National Association of Arab Americans.

[103] - The National Council of the Churches of Christ in the USA (NCCCUSA).

[104] - The Chicago Tribune, 16 Nisan 2002, s.6.

[105] - Stephan Steinlight, "The Jewish Stake, in America"s Changing Demoghrapy", 2001, www.cis.org. s.16.

[106] - A.g.e, s. 17.