“Islah Edicileriz” diyorlar, bunlar “Bozguncular”ın ta kendileridir

“Islah Edicileriz” diyorlar, bunlar “Bozguncular”ın ta kendileridir

Yangın var, yangın var...

Derin Gerçekler

Yangın var, yangın var... Ve yangına körükle gidenler var. TİME dergisi bu müjdeyi (!?) 15.4. 2021’de vermişti.
Buyurun bakın: https://time.com/5954495/story-behind-climate-is-everything-cover/
Derginin kapağında “İklim Herşeydir”yazıyordu İngilizce.
Ormanlar “yanmaya hazır yeşil başlı kibritler”den oluşuyordu.
D.W.Cam bu kapağın hikayesini anlatıyor: TIME'ın 26 Nisan sayısı için iklim değişikliğinin birbirine bağlı dünyamız üzerindeki dramatik etkilerini göstermek için kapak tuvalini "boya fırçası olmadan resim yapan bir sanatçıyla" yapıldı. Malezyalı sanatçı Red Hong Yi, kısmen heykel, kısmen performans sanatı olan bir görüntü yaratmak için iki hafta harcadı. O ve altı kişilik ekibi, “50.000 yeşil uçlu kibrit çöpü”nden 7,5 x 3 metrelik bir dünya haritası oluşturdu. Daha sonra küresel iklim krizinin nerede yaşarsak yaşayalım hepimizi nasıl etkilediğini temsil eden sanat eserini ateşe verdi. Red, "Bunun arkasındaki motivasyon, [iklim değişikliği] ile birlikte mücadele etmenin aciliyetinden geldi" diyor. "Fikir, herkesin dahil olduğu ve bir yer etkilenirse tüm yerin etkileneceği bir dünya haritasını vurgulamak istemekten doğdu." Red, bilgisayarda kibrit çöplerinin boyutlarını ve konumlarını tasarladı, tahtadaki delikleri lazerle kesti ve ardından her birini elle yerleştirmek gibi zorlu bir işe başladı. Ekibi ayrıca yangının tüm parçayı kaplamamasını sağlamak için tahtanın hem önüne hem de arkasına yangın geciktirici boya katmanları sıktı. Topografik etki yaratmak için farklı yüksekliklere yerleştirilen yeşil kibrit çöpleri, ağaçlar için bir metafor işlevi gördü. Yaklaşık 100 yıllık TIME kapaklarında, hiçbir sanat eseri bu kadar köklü bir değişime uğramamıştı.”

detail-photo-fancybox-0

Dergide bir başka haber daha vardı, başlığı “Pandemi Toplumun Her Köşesini Yeniden Yarattı. Şimdi Sıra İklimde”. Resimde yanan bölgeler gökten inen bir ateşle yakılmış havası verilmiş. Tuvalin zemini LASER ile delinmiş. 50.000 “Yeşil başlı” kibritler kullanılmış. Ve evet, Ormanlar “yanmaya hazır yeşil başlı kibritler”den oluşuyor. Bu resim "boya fırçası olmadan resim yapan bir sanatçıyla" yapılmış. “herkesin dahil olduğu ve bir yerde, yani dünyada, bir yer bir olaydan etkilenirse tüm dünyanın bundan etkileneceği” mesajını vermek istemişler. Yani TEK DÜNYA, TEK ULUS, TEK DÜZEN, TEK PARA! Bu da Globalist çetenin Rabiası!?

Bunun devamı da var aslında TEK TİP İNSAN! TransHumanizm’de, Din, ahlak, gelenekten ve biyolojik cinsiyetinden bağımsız, GENDER diye tanımlanan ve Nesnelerarası iletişimin NESNE’si olan bir GENOM BİREY sözkonusu! Human 2.0 böyle bir şey. O, Endüstri 4.0 için üretilecek olan bir biyonik robot olarak Klonoid ya da Siborg olarak tanımlanacak. Ve onun ait olduğu toplum da Toplum 5.0 olarak tanımlanacak. İnsan NESNE olunca 5G gibi, Ya da Cep telefonlarındaki seri numaraları gibi kodlarla tanımlanacak. Tıpkı araba modelleri gibi.

İki hafta sonra Hindistan’da G20 zirvesi var. Dananın kuyruğu orada kopacak. Dilerim böyle bir Şeytani plana ''bizimkiler'' teslim olmazlar. Bugünden verilen mesajlar korkunç!

Avusturalya’da Meclis BionTech’i sorguluyor. Almanya’da yargılama devam ediyor, dünyanın dört bir yanından yükselen seslere karşı, bizde Yasama, yürütme, yargı derin bir sessizlik içinde. Bakın Türkiye seçime gidiyor. Sağlık, Gıda, Şehircilik, Ulaştırma, Sanayi, Dışişleri, MSB ve Maliye bakanlarının başı çok ağrıyacak bu gidişle. Dilerim İçişleri ve EGM bu uluslararası komploya alet edilmez. Ankara DSÖ ve benzeri örgütlerle ve Şabat’la ilişkilerini gözden geçirse iyi eder. Çünkü bunun faturası ağır olur. İnşallah Limanlar, THY, Etibank ve BOR üzerinde bu çevrelerle de imtiyazlı anlaşmalar yapılmaz.

Ne garip değil mi, soru soran kimse de yok mecliste. Meclis neden bu iddiaları soruşturmuyor. DSÖ’den, BionTech’ten bilgi isteyin. Yoksa bizimkilerde mi gizli anlaşmalar yaptılar. Bizden ONAM almaları yetmedi, bu hainlere diplomatik dokunulmazlık, yargı muafiyeti, imtiyazlı statü ve özel, kamu, devlet, üniversiteler, STK’lar, yerel yönetimlerle doğrudan temas kurma ve para aktarma imkanı sağladılar. KaosGL bu şekilde BM, AB, İsveç gibi ülkelerden aldığı, doğrudan ve dolaylı desteklerle, LGBT misyonerliği için 220 kitap yayınlamış.

Sahi bizim muhalefet, cemaat denilen yapılar, STK’lar, sendikalar, meslek odaları, 2. Barolar, Media neden suskun. Yahu niye bu süreci sorgulamıyorsunuz? 5G, İklim Anlaşması, tek para sistemi, Performans Pass. Karbon ayak izi; akılsızlık eseri olarak, büyük gözaltı hapishanesine döndürülecek olan yapay zeka ve yapay bilinç tarafından yönetilecek olan “Akıllı şehirler” konusunda neden kimse soru bile sormaya korkuyor. Allahtan korkun, SatanistPedofiolik’lerden değil.

Daha önce Maliye Başkanı konuşmuştu bu konuda, sonra Meclis başkanı konuştu. Şimdi de İklim bakanı: “İklim değişikliği ve su krizinin önüne geçmek için Paris İklim Anlaşması’na taraf olduk, 2053 Net Sıfır Emisyon ve Yeşil Kalkınma hedeflerini belirledik, Sanayide yeşil dönüşüm planlamamızla da bu alandaki çalışmaları destekliyoruz. Saygıdeğer Emine Erdoğan Hanımefendi’nin himayelerinde başlattığımız Sıfır Atık projesi ve yeşil alan artırma çalışmalarımızla da ortak evimiz dünyayı korumak için çalışıyoruz.”
Hayır hayır, bin kere hayır!
Ya Rab, ıslah edicileriz diye bu milletin başına bela edilmekte olan bozguncuların başımıza bela etmekte oldukları bu büyük fitnenin şerrinden insanlığı koru. biz Hz.İbrahim'in ayak izine dönersek tamam, o ateş bizi yakmaz. Ama Cehenneme doğru Şeytanın ayak izinden koşmaya devam edeceksek, gelecek günler geçen günleri aratacak!

Hiç düşünmez misiniz bu ormanlar, ekinleri, siloları kim, niçin yakıyor? Hawaii’yi kim yakıp küt etti, nasıl oldu bu iş! Kanada’yı kim yaktı? Şimdi Hawaii’de de yeni modern bir CyberCity kuracaklarmış. Antakya’yı yakanlar da orada yeni bir akıllı şehir kuracaklarmış..

Çanakkale yanıyor, Bursa yanıyor, Eskişehir yanıyor. Bunlar Alçak ve Yüksek irtifa uyguları üzerinden RF, Laser ve Titanyum çubukları ile yemeyecekleri halt yok. Deprem, iklim, yargın, fırtına daha bir çok şeyi manipüle edebilirler. WiFi’ler üzerinden cep telefonlar, otonom robotik sistemler, akıllı evler ve akıllı üretim sistemleri, hava, kara ve deniz sistemleri bloke edebilirler, yakabilir, patlatabilirler.

Yapay zeka, NanoChipler’le üretilen Quantum Bilgisayarlar insanlığın başının belası olacak. Depremler, yangınlar, fırtınalar, kıtlık, kuraklık bu akılsızlıklar arkası arkasına gelecek. İşsizlik patlayacak. Bu savaşlara, kargaşalara büyük göç dalgalarına sebeb olabilir. Bu yangınlar sadece bizde değil, her yerde. Bu arada Yunanistan'daki yangın Türk köylerine kadar ulaştı. Sınırımızdaki Dedeağaç’da çıkan yangın nedeniyle bölgede acil durum ilan edildi. Yetkililer başkent Atina çevresinde yangın uyarısında bulundu.

Bakara 204,205’de ne deniyordu: “Dünya hayatına dair konuşması senin hoşuna giden, pek azılı düşman iken, kalbinde olana Allah'ı şahid tutan, işbaşına geçince, yeryüzünde bozgunculuk yapmaya, ekin ve nesli yok etmeğe çabalayan insanlar vardır. Allah bozgunculuğu sevmez.” Evet onlar ekinleri talan ettiler ve hayvanları öldürdüler. Sıra insanlarda!

Daha önce yazdım, bugünlerde, batılıların şuuraltına yön veren iki kaynak söyleyeyim size. “Yuhanna vahyi”nir okuyun. İnternette var, buna bir bakın. Bir de evengeliklerin aklını anlamak için “Tanrıyı kıyamete zorlama” konusunu araştırın derim. Bu süreçte olanları anlamak için, Din, Tarih, Mitoloji, Astroloji, Kehanet, Komplo, İlim (Jeoloji, Astronomi, Coğrafya, Elektromanyetik, Meteoroloji) üzerinden anlatılanları birlikte düşünmek gerek. Bir de Fütüristik açıdan bir bakış açısı, biraz siyaset, biraz ekonomi bilmek gerekiyor.

İnanın bugün ülkemizin karşı karşıya olduğu tehditler, FETÖ ve PKK’nın çarpımından daha büyük. Cumhuriyetin 100. Yılına bu atmosferde giriyoruz. Bu konuda yazacak daha bir çok şey var. Önümüzdeki günlerde bunları yazmaya devam edeceğim.

Selam ve dua ile.