Abdurrahman Dilipak

Abdurrahman Dilipak

İmagine John Lennon, Olimpiyadlar vs.

Dün size Olimpiyadlardan söz ettim. Bugün Tokyo Olimpiyadlarının kapanış şarkısından söz edeceğim.. Bilmiyorum bu olanlar kimin ne kadar umurunda! Biz oltaya takılan yem gibi boynumuza takılan altın madalyalarla ve bayrağımızı göndere çektirdik diye övünürken orada neler oluyordu? Üzgünüm! Pagan ayinleri ile Satanist ayinlerin kurbanı oluyor insanlık.

Sahi, aşınızı olduğunuz mu, burnunuza o Grafenli PCR çubuğunu soktular mı? Mutlu musunuz?

Lennon’un “İmagine”si 1971’lerin hayali idi. 1648 Vestfalya Antlaşması sonrası ulus devlet projesi Bretton Woods ile zirveye ulaşırkenki Lennon hayali, 2021’de CoVID’in arkasına saklanan Great Reset ile gerçekleşme yolunda.. Katolik bir Cizvit olan Biden başkanlığı, Evangelist Trump’tan devralırken, eli Kelt İncilindeyken, Satanist Lady Gaga’nın gelişini gözlüyordu, çevresindeki LGBTQ+’lı dostları ile. Artık arkalarında Vatikan’ın duaları da vardı, “Tanrıyı kıyamete zorlama” yanlısı Evangelistler olmasa da. Giden de gelen de “Siyonist” idi sonunda.

Bugün “Yeni dünya düzeni”nden söz ediyoruz. 5G, Starlink, NeuraLink, CoVID, Trans Humanizm, Sahi bunlar kimin umurunda. Ankara’nın politikacıları, bürokratları, bilim adamları dünyada bunlar olurken, onlar ne yapıyorlar? Media, Sermaye, STK’nın ölü toprağı mı serpildi üstlerine. İpnoz mu edildiler. Beyinlerine Chip mi taktılar bunların, birer biyonik robota, Siborglara mı dönüştürdüler.

Tokyo Olimpiyadlarının kapanışında çalınan şarkının sözlerini biliyor muyuz. Neden bu konuda kimseden bir ses çıkmadı!? Bir kınama bile olmadı. Lennon ne diyordu o şarkısında! İlk cümle: “Cennet’in olmadığını hayal et” ve son cümle: “Umuyorum ki bir gün sen de bize katılırsın Ve bu dünya tek yürek olarak yaşar”. Ben bu “dua”ya “amin” diyenlerden değilim. Onların canı cehenneme! Siz aldığınız madalyalarla övünmeye devam edin. Köpeği tekmeleyeni linç edin, ama kadınları-gençleri birbirilerini dövsünler diye eğitmeye devam edin. Vurun insanların kafalarına, gövdelerine, dövüştürün onları horoz dövüştürür gibi ve alkışlayın. “Hayvan Hakları” adına horoz dövüştürmek yasaktır, ama boğa dövüşü olabilir ve tabii bir de insan dövüşü. Alkışlar, başardınız! Başarı her şeydi değil mi? Gençler artık ne sağcı, ne solcu, futbolcu! Siesta, Fiesta, Futbol! Az zamanda çok işler başardınız. Ayaklar baş oldu. Ne çok spor diye put oluşturduk. Her yerde pagan mabedleri! AVM’ler ve Olimpik stadyumlar! Umarım Olimpiyadlarla ilgili dünkü yazımı okumuşsunuzdur. Özellikle Spor Akademilerini seçenler okusun. Ve tabii bir de sporcu yetiştiren Proje İmam Hatipliler. Orada kız öğrenci de var mı? Donlarının paçaları ve başörtüsü her sorunu çözüyor mu? Boksör bir imam, camide sohbet odasında cemaatle boks antrenmanı yapmaya kalkmasın da! Hele bir de boks dalında Olimpiyat şampiyonu bir imam! Allahuekber.. Sahi bu gidiş nereye! Fe eyne tezhebun! Sahi insanlar dövüşsünler diye ordular kurmuyor muyuz, savunma sanayilerimiz yok mu? Oysa bu kadar insan ve bu kadar paranın yüzde birini barış için harcasak, harcadığımızdan daha fazla kazançlı çıkma imkanımız olmaz mı? Ölmek ve öldürmek sanki birileri için daha heyecan verici. Oysa “Bir insanı öldüren bütün insanlığı öldürmüş gibidir. Bir insanı yaşatan bütün insanlığı yaşatmış gibidir. Elbette malımıza, canımıza namusumuza, aklımıza, inancımıza karşı düşmanlık edenlere, bir yüzümüze vurduklarında öteki yüzümüzü döndürecek değiliz de, neden savaş için harcadığımızın binde birini barış için harcamayız!

Tokyo Olimpiyadının kapanışında 1 milyar kişi John Lennon’un 1971’deki şu şarkısını dinledi: “Din de yok, Devlet de. Ülke de tabii. Cennet’in olmadığını hayal et / Denersen göreceksin ki kolay - Altımızda Cehennem yok / Üstümüzde yalnızca gökyüzü -Hayal et tüm insanların / Sadece bugün için yaşadığını - Ülkelerin olmadığını hayal et / Yapması zor değil - Ne uğruna öldürecek / ya da ölecek bir şey var / Ne de dinler - Hayal et tüm insanların / Huzur içinde yaşadığını - Bana hayalperest diyebilirsin / Ama bil ki yalnız değilim - Umuyorum ki bir gün sen de bize katılırsın / Ve dünya tek yürek olur - Sömürgelerin olmadığını hayal et / Merak ediyorum yapabilir misin - Açgözlülüğe de açlığa da gerek yok / İnsanların kardeşliği - Hayal et tüm insanların / Bütün dünyayı paylaştığını - Bana hayalperest diyebilirsin - Ama bil ki yalnız değilim / Umuyorum ki bir gün sen de bize katılırsın - Ve dünya tek yürek olarak yaşarız.”

Paranın, mülkiyetin olmadığı bir dünyayı hayal et. İdeoloji yok. Herkes Chiplenmiş ve Yapay zekanın yönettiği bir dünya. Cinsiyetsiz bir toplum. Anne-Baba da yok, doğduğun yer, zaman hiçbir şey yok ve ölümsüzsün!. Klonoid, Siborg ya da Kimera, ruhsuz, biraz insan, biraz hayvan, biraz elektronik. Bedenin sürekli mutluluk hormonu salgılıyor. Suç yok ki, ceza olsun. Beynin resetlenir anında suç eğilimin algılanır algılanmaz. Ne insan, ne hayvan, NeuraLinkle maymunlarla konuşabileceksiniz. Siz Şeytanın rüyasısınız artık. Ya da onun hayali. İnsin Şeytanlaşmış şekli ya da.

2012 Londra Olimpiyatlarında Korona Sembolizmi vardı. Doktorlar, hemşireler, hastalar ve korona mikrobunun grafik görseli. Merak edenler şuradan bakabilirler: https://youtu.be/1kjAU_klVqs

Ya da Modonna’nın 2019 Haziranında İsrail’de düzenlenen Eurovision şarkı yarışmasında sahnelediği performansın şarkı sözlerine baktınız mı? Şarkının adı İlluminati. Şarkıda her şey var: İlluminati, Süleyman Mabedi, Kara büyü, Pentagram, Şeytan, kimi sözlerde kimi görselde gizli. Kara büyü, Gaga, Gucci, Prada, Altın buzağı, Kurucu babalar, yeni dünya düzeni, Isis veya anka kuşu, Mısır Piramitleri, Steve Jobs veya Bill Gates, Google ABD, Bieber, LeBron, Clinton, Obama, şarkıdaki semboller için bakın: www.youtube.com/watch?v=9ZUEC-So2-c&t=691s

The Economist ve Time dergisi kapaklarındaki mesajları bile anlamadı birileri, sadece boş gözlerle baktılar. Great Reset onlar için fazla bir şey ifade etmiyor. CoVID’i ya da PCR’yi bunlara bu şartlarda anlatmak çok zor. Çünkü anlamak istemiyorlar ve kendilerinin apaçık bozgunculuk yaptıkları ortada iken kendilerini “ıslah ediciler” olarak tanımlıyorlar. Gözleri var görmüyorlar, kulakları var duymuyorlar, kalpleri var hissetmiyorlar. Bakın bu adamlar kafayı yemiş. Jacques Attali Michel, 1984’de Michel Salomon ile yaptığı röportajda, “uzun ömürlü olmakla ilgili bir soruya verdiği cevapta şöyle diyor: İnsan ürettiğinden daha uzun yaşar ve sonra topluma daha pahalıya mal olur. Toplum açısından bakıldığında insan makinesinin yavaş yavaş bozulmadan önce aniden durması tercih edilir. Sanayi toplumunun amacı yaşam süresini uzatmak değil, insanı belirli bir yaşam süresi içinde mümkün olduğu kadar iyi yaşamasını sağlamak.” Attali, bir kitabında da “Ötenazi her durumda gelecekteki toplumların temel araçlarından biri olacak. (…) temel özgürlük intihardır. Sonuç olarak, doğrudan veya dolaylı intihar hakkı bu tür toplumlarda mutlak bir değerdir. Kapitalist toplumda, ekonomik olarak çok pahalı olduğunda yaşam ortadan kaldırmaya olanak tanıyarak öldürme makineleri, protezler ortaya çıkacak ve yaygın bir uygulama olacak. Bu nedenle, ötenazinin bir özgürlük değeri veya bir meta olarak geleceğin toplumunun kurallarından biri olacağına inanıyorum.” Bunlar dünya nüfusunu bir şekilde asgariye indirmek istiyorlar, İlaç, gıda, terör ya da savaşla.

Bu arada, İnşallah dünkü yazımı da okumuşsunuzdur. Bakalım birileri bu derin uykudan nasıl uyanacak, belki de hiç uyanmayacak, onu da bilmiyorum. Görelim Mevlam neyler. Selâm ve dua ile.

Bu yazı toplam 438 defa okunmuştur
Önceki ve Sonraki Yazılar