Sırplar, Kosova'nın Bağımsızlığını Belirsizleştirmeye Çalışıyor.

Sırplar, Kosova'nın Bağımsızlığını Belirsizleştirmeye Çalışıyor.

Kosova’nın nihai statüsünü belirlemek amacıyla, Sırbistan ile Kosova arasında Viyana’da gerçekleşen 17 müzakere turunun ardından, Kosova sorunu yeni bir aşamaya girdi.

Kosova"nın nihai statüsünü belirlemek amacıyla, Sırbistan ile Kosova arasında Viyana"da gerçekleşen 17 müzakere turunun ardından, Kosova sorunu yeni bir aşamaya girdi. Hatırlatmak gerekirse, Birleşmiş Milletler Kosova Özel Temsilcisi Marti Ahtisaari, Kosova"nın statüsü üzerine hazırladığı öneriler raporunu, 2 Şubat 2007"de taraflara sunmuştu. Tarafların değişiklik önerilerini iki ilave müzakere turunda dinledikten sonra, Ahtisaari, Kosova"nın statüsü üzerine nihai önerilerini 14 Mart 2007"de Birleşmiş Milletler Genel Sekreterine, 26 Mart Pazartesi günü ise Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi ülkelerine teslim etti.


Geçen seferden farklı olarak, Ahtisaari iki belge açıkladı. Birincisinde, Kosova statüsünün çözümüne ilişkin ayrıntılı öneriler yer almakta, ikincisinde ise birinci rapordaki öneriler anlatılmakta ve Ahtisaari"nin kişisel görüşlerine yer verilmektedir. Ahtisaari"nin bu kişisel görüşleri içinde ise, "Kosova"nın statüsü, uluslararası topluluk tarafından denetlenen bir bağımsızlık olmalıdır" önerisi yer alıyor. Böylece, Ahtisaari, Kosova"nın bağımsızlığından yana olduğunu ilk defa açık olarak belli etti.

Kosova statüsünün çözümüne ilişkin ayrıntılı önerilerin yer aldığı raporda, Kosova"nın bağımsız olacağı açıkça belirtilmiyor ise de, Kosova"ya bağımsız devlet muamelesi yapılmaya devam ediliyor. Sırbistan, Ahtisaari raporunun 2 Şubat 2007 tarihli versiyonunda Kosova"ya bağımsız devlet muamelesi yapan bütün hükümlerin değiştirilmesini talep etmişti. Ancak, anlaşılan o ki, raporda daha çok "teknik değişiklikler" yapıldı ve Kosova statüsüne ilişkin dolaylı hükümler esasta aynı kaldı.

Kosova statüsünün çözümüne ilişkin ayrıntılı önerilerin yer aldığı raporda yapılan önemli bir değişiklik, Kosova"daki Sırp olmayan azınlıkların hakları üzerinedir. Aralarında Türklerin de yer aldığı bu azınlıkların hakları raporun ikinci ekinde ayrıntılı bir şekilde düzenlendi. Böylece, uluslararası anlaşmalarda belirtilen haklar ve özgürlükler dışında, azınlıkların varlığı, dili, kültürü, eğitimi ve diğer ulusal niteliklerinin korunması için gereken güvence sağlandı. Dahası, raporun Genel Hükümler başlığı altındaki 1. maddenin 6. fıkrasında, Türkçe"nin, Boşnakça"nın ve Roman dilinin belediye düzeyinde resmî olacağı veya kanuna uygun olarak resmî kullanımda olacağı belirtiliyor.

Amerika, Avrupa Birliği ve NATO yetkilileri, Ahtisaari"nin Kosova"nın statüsüne ilişkin en son önerilerini desteklediğini açıkladı. Gerçi, Avrupa Birliği içinde bağımsız Kosova hususunda tam bir fikir birliği henüz yok. 30-31 Mart 2007 tarihlerinde düzenlenecek olan Avrupa Birliği dışişleri bakanları toplantısında, Birliğin Kosova konusundaki tutumunun uyumlu hale getirilmesi için çalışılacak ve büyük ihtimalle başarılı olunacak.

Aslına bakılırsa, Kosova bağımsızlığına ciddi bir şekilde karşı çıkan tek ülke, Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi"nde veto hakkına sahip olan Rusya Federasyonu"dur. Şimdilik Ahtisaari raporunun Güvenlik Konseyi"nde ne zaman görüşüleceği belli değil. Sırbistan, Rusya sayesinde Ahtisaari raporunun tıkanacağına inanıyor ve bununla Kosova statüsünün yıllarca belirlenemeyeceğini ümit ediyor. Oysa, Kosova sorunu, zamanla çözülebilecek bir sorun değildir. O yüzden, Kosova"nın nihai statüsünü belirleme sürecini çok fazla ertelemek ne doğru, ne de mümkündür.