Abdurrahman Dilipak

Abdurrahman Dilipak

Saatleri ayarlama zamanı

Bize Rusya ile Ukrayna savaşıyor diyorlar.

Yalan söylüyorlar.

Pandemi bitti, pandomi başladı. Bir palyaçonun başkomutan sıfatı ile başlattığı bir süreç yaşanıyor.

Aslında derin devletin kendi
içinde bir savaşı var. 5’li çeteyi biliyorsunuz. 28 Şubat’ın 5’li çetesinden, 5 büyük gıda zincirinden, ihale kazanıcısı 5 büyük holdingten söz etmiyorum. Mecliste grubu bulunan partilere de bir gönderme değil kastım.

BM Güvenlik Konseyinin daimi üyelerinden söz ediyorum. Hani şu demokrasi havarisi Evanjelik ABD, Anglikan İngiltere, eski komünist Ortodosk Rusya ve Çin’den söz ediyorum. “Demokrasi cephesi” kendi içinde anlaşamıyor, ama eski komünistler, bu örtülü savaşta yan yana, omuz omuza. ABD, İngiltere ve Fransa aslında bir yanda her biri tek tek kendi içinde 2’den fazla hizibe ayrılmış. Tek bir Rusya, tek bir Çin de yok.

Ukrayna krizi, aslında bu 5’li çetenin birlikte, öteki ülkelere karşı CoVID örneğinde olduğu gibi farklı bir Global savaşa dönüşmüş durumda. Ukrayna’da bu büyük savaşı perdeleyen başka bir örtülü vekalet savaşı yaşanıyor.

Ve dünya derin bir uykuda. Hâlâ CoVID uykusundan uyanamadık. Aç koyunların bir kısmı çoban köpekleri tarafından korkutularak, diğer bir kısmı ise, önlerine konulan ot balyalarının peşinden koşup Metaverse cehennemine, yeni tanrılara kurban edilmek üzere siber mezbahaya sürükleniyorlar.

Bu Ramazan’da da uyanmayacaksak, işimiz zor. Bakalım bu Ramazan’ın ilk yarısına nasıl varacağız.

Biden 4. aşısını olmuş, çiçek aşısından sonra bir aşiretin sürüsü telef olmuş. Biz bunlarla uğraşırken, küresel çetenin yeni oyunlarına hazırlıklı olmamız gerek.

Ötekilerin kahinlerinin (Biz kahinlere itibar etmeyiz, ama Yahudi ve Hristiyanlar kahinlerin haberlerini kutsal kabul eder) kozmik ve esoterik hesaplarına göre bu ay çok önemli. Onlar buna inandıkları için kendileri de hesaplarını, işlerini, planlarını ve senaryolarını ona göre yapıyor ve onu gerçekleştirmek için çalışıyorlar. Simpson’larla ilgili kehanet de öyle.

Pesikte Rabbati 37:1-2’de bugünlere işaret kabul edilen mesajlar var.

Hristiyanların Mesih’in gelişine ilişkin “Geliş Haftası” kutlamaları da bu günlere denk geliyor. Simpson’lar 5.5.2022’de nükleer saldırı kehanetinde bulunmuştu daha önce.

Ve Rusya ve Ukrayna savaşına gönderme yapmıştı. The Economist’in kapağındaki kehaneti hatırlayın.

Özellikle Şia kaynakları olmak üzere, İslam toplumunda Kıyamet, Mehdi, Mesihiyyet, Deccaliyet konusunda birçok istihraçlar sözkonusu. Ve bu yorumların mart sonu ve mayısın ilk haftasına kadar dönemle ilişkili olması önemli.

Her Ramazan ve Kurban Bayramları döneminde İslamofobik saldırıların olduğunu hatırlayalım.

Yahudi kahinlerin, kayıp kabile Hazaralar, Kırım ve Rusların İstanbul önlerine yeniden gelmeleri, 3. Roma tartışmalarının bugüne denk gelmesi de boşuna olmasa gerek.

Sonunda ne olursa olsun, kim ne yaparsa yapsın, sonunda Allah’ın dediği olacak. Herkes yaptıklarının karşılığını görecek. Kesin olan bu.

En kötü ihtimal de gerçekleşse, en iyi ihtimal de gerçekleşse, herkesin nasibine düşecek olan kendi yaptıklarının karşılığı olandır.

O zaman ne gam. Her yokuştan sonra bir iniş, her inişten sonra bir çıkış vardır. Karanlığın en koyu anı aydınlığa en yakın olduğu zamandır. Birtakım gafiller, “Tanrıyı kıyamete zorlayacakmış” ki, Mesih, işler artık insan eliyle düzelemeyecek kadar karışınca gelsinmiş!. Bu hercümerç içinde birileri yandaş/candaş hesabı ile biri menfaat ya da korku sebebi ile sesini kısmışsa, o zaman o birilerinin başını yakacak ateş, ona da dokunur. İçimizdeki beyinsizlerin işledikleri yüzünden diğer insanlar da zarar görür.

Zuhruf’ta bize haber verilen neydi?

“32. Rabbinin rahmetini onlar mı bölüştürüyorlar? Dünya hayatında onların geçimliklerini aralarında biz paylaştırdık. Birbirlerine iş gördürmeleri için, (çeşitli alanlarda) kimini kimine, derece derece üstün kıldık. Rabbinin rahmeti, onların biriktirdikleri (dünyalık) şeylerden daha hayırlıdır. 33. Eğer bütün insanlar (kâfirlere verdiğimiz nimetlere bakıp küfürde birleşen) bir tek ümmet olacak olmasalardı, Rahmân’ı inkâr edenlerin evlerine gümüşten tavanlar ve üzerine çıkacakları merdivenler yapardık. 34,35. Evlerine (gümüşten) kapılar ve üzerine yaslanacakları koltuklar ve altın süslemeler yapardık. Bütün bunlar, sadece dünya hayatının geçimliğidir. Rabbinin katında ahiret ise, O’na karşı gelmekten sakınanlarındır. 36. Kim, Rahmân’ın Zikri’ni görmezlikten gelirse, biz onun başına bir şeytan sararız. Artık o, onun ayrılmaz dostudur. 37. Şüphesiz bu şeytanlar onları doğru yoldan saptırırlar. Onlar ise doğru yolda olduklarını sanırlar. 38. Sonunda bize geldiğinde, arkadaşına, “Keşke benimle senin aranda doğu ile batı arası kadar uzaklık olsaydı! Ne kötü arkadaşmışsın!” der. 39. Onlara, “(Bu temenniniz) bugün size asla fayda vermez. Çünkü zulmettiniz. Hepiniz azapta ortaksınız” denir. 40. Sağırlara sen mi duyuracaksın; yahut körleri ve apaçık bir sapıklık içinde olanları sen mi doğru yola ileteceksin? 41. Ya biz seni (bu dünyadan) alır götürürüz de, onlardan intikam alırız. 42. Yahut da, onlara yaptığımız tehdidi sana gösteririz ki, bizim onlara gücümüz yeter. 43. Öyle ise sana vahyedilene sımsıkı sarıl. Şüphesiz sen doğru bir yol üzeresin. 44. Şüphesiz bu Kur’an, sana ve kavmine bir öğüt ve bir şereftir, ondan hesaba çekileceksiniz.”

Ramazan ayındayız; endişe etmeyin, rızgınızı başkaları değil, Allah veriyor, rızgınızdan az ya da çok yemeyeceksiniz.

Azrail’in randevusuna erken ya da geç geldiği görülmemiştir. Ecelinizden önce ya da sonra ölmeyeceksiniz. Kaderinizden başka kader de yok, o zaman bu telaş, karamsarlık niye! Dünya hayatı işte böyle bir şey ve bu dünya hayatı dediğimiz şey sadece bir imtihandır.

Dünya hayatı, malı mülkü, parası, makamı, şöhreti bizi aldatmasın.

Zalimlerin bir kısmını diğer bir kısmının peşine takılır, inatları yüzünden birbirlerini felakete götürürler.

Süreç içinde zâlimlerin ba’zıları diğer zâlimlerin velîsi olur.

“Allah zalimlerin bir kısmını, kazandıklarından ötürü diğer bir kısmına musallat eder.” Bakara 151’de ne buyurdu Allah (cc) “ …Allah’ın insanları birbiriyle savması olmasaydı yeryüzünün düzeni bozulurdu…“ Bu zalimlerin kalpleri paramparçadır. Eğer mazlumlar akıllarını başlarına toplamazlar, menfaat uğruna ya da onlardan korkularından onlara kapılarını açar ve yakınlık kurarlarsa Allah onları onların başına musallat eder.

Şimdi bizim sözlerimizi ve işlerimizi vahye ayarlamamız gerekiyor.

Ramazan ayındayız, zamanlarımızı namaz saatlerine, mekanlarımızı camilerimize göre ayarlasak.

Camiler hayatımızın merkezinde yer alsa. İnşallah arınanlardan olalım diye selâm ve dua ile.

Bu yazı toplam 543 defa okunmuştur
Önceki ve Sonraki Yazılar