Ruanda soykırımına katılanlar serbest
Ruanda'daki soykırıma katılan 8 bin mahkum, hapishanelerde yer kalmadığı gerekçesiyle serbest bırakıldı.
Ruanda'daki iki etnik grup, Hutular ve Tutsiler arasında 1994 yılında yaşanan ve 800 bin kişinin öldürüldüğü soykırıma katılan 8 bin mahkum, hapishanelerde yer kalmadığı gerekçesiyle serbest bırakıldı.
Kimileri "affın toplumsal hoşgörüye katkı yapacağı"nı düşünürken, kimileri de "boşalan hapishanelerin sokaklardaki suç oranını artırması"ndan endişe ediyor.
Hükümetin "tıka basa" dolu olan hapishaneleri boşaltmak için aldığı karar, 21'inci yüzyıla beş kala, bütün dünyanın seyirci kaldığı katliamda yer alan kişileri bile şaşırtmış durumda:
"Gerçekten çok şaşırdım. Böyle birşey asla aklıma gelmezdi. Mutluluğumu anlatmaya kelimeler yetmez. Hükümete çok teşekkür ederim."
Her af kararında olduğu gibi, Ruanda'dakinde de toplumsal barışın yeniden tesis edilmesi amaçlanıyor.
Ancak başsavcı Martin Engoga, daha önce serbest bırakılan suçluların kısa süre sonra hapishaneye yeniden düştüğünü söylüyor.
En çok işlenen suç ise "soykırıma katıldığına kanıt oluşturabilecek delilleri yok etmek, tanıkları öldürmek"...
Mahkumların köylerine geri döndüklerinde nasıl karşılanacakları da belirsiz. Ancak bu aynı zamanda Ruanda'nın yaralarını sarması için de önemli bir adım.
Devlet Başkanı Paul Kagame'ye göre, yüzbinlerin hayatını kaybettiği katliamın gerçek sorumlusu başta Fransa olmak üzere Batılı ülkeler.
Kagame, Fransa'yı Hutular'dan oluşan orduyu ve milis güçlerini eğitmek ve silahlandırmakla suçluyor.
Birleşmiş Milletler görevlileri de Batılı ülkeleri "ülkenin iki etnik grubu arasındaki gerilimin tırmanması ve katliam karşısında seyirci kalmak"la suçlamıştı.
1994 yılında Ruanda'da görevli olan Birleşmiş Milletler Komiseri Romeo Deler, "Sadece üzgünüz diyerek elindeki Ruandalı kanını temizleyebilecek hiçbir
ülke yok" demişti.
100 günde 1 milyona yakın kişi öldürüldü
1994 yılında gerçekleştirilen Ruanda soykırımı sırasında, radikal Hutular rakip etnik grup Tutsileri ve ılımlı Hutuları katletti. 100 gün içinde 1 milyona yakın kişi öldürüldü.
Soykırımdan sonra kurulan yeni Ruanda hükümeti, katliamların bu noktaya gelmesinin baş sorumlusu olarak Fransa'yı gösteriyor. Fransa, soykırımı yapan Hutu milislerini eğitmek ve onlara silah temin etmekle suçlanıyor.
Hatta Fransızların, dönemin Hutu iktidarının Tutsilere yönelik bir soykırım planından haberdar olduğu da iddia ediliyor.
Katliamlar yoğunlaşınca, dönemin Tutsi asileri başkent Kigali'ye ilerlemek istemiş, ancak ilerleyişleri Fransız askerlerince geciktirilmişti. Böylece ölenlerin sayısı daha da artmıştı. Fransa ise tüm bu iddiaları reddediyor.
cnn
