İsrail Suudi Planına İstekli
Livni, Suudi planının pozitif yönleri olduğunu; ancak iki devletli çözüme zıd maddeler de içerdiğini söyledi.
Siyonist İsrail Başbakanı Ehud Olmert'in dün 2002 Suudi barış girişimi hakkında olumlu bir açıklama yapmasının ardından İsrail Dışişleri Bakanı Tzipi Livni'den de benzer bir açıklama geldi. Livni, Suudi planının pozitif yönleri olduğunu; ancak iki devletli çözüme zıd maddeler de içerdiğini söyledi.
Arap Birliği, bu ay Riyad'da düzenleyeceği bir zirveyle ilk kez 2002'de teklif edilen Suudi girişimini değerlendireceğini duyurmuştu. İsrail Başbakanı Ehud Olmert de dün kabine toplantısından sonra yaptığı açıklamada 2002 Suudi girişimini "ciddi bir şekilde ele almaya hazır olduklarını" söylemişti. Olmert, İsrail'in 1967'den sonra işgal ettiği yerlerden çekilmesi halinde Arap ülkeleri ile İsrail arasında kapsamlı bir barış sağlanmasını öngören girişimi desteklediklerini dile getirmişti.
Ziyarette bulunduğu ABD'de İsrail radyosuna konuşan Tzipi Livni, Suudi girişiminin İsrail için "iki sorunlu madde içerdiğini" dile getirdi. Tzipi Livni, bu maddelerin de Filistinli göçmenlerin geri dönmesiyle ilgili olduğunu belirtti.
Tzipi Livni, 1 Mart'ta Filistin'in El Eyyam gazetesinde yayınlanan röportajında da İsrail'in, Suudi barış planını "şuan ki şekliyle kabul edemeyeceğini" söylemişti.
Suudi Arabistan tarafından 2002 yılında ilk defa gündeme gelen ve üzerinde fazla durulmadan rafa kaldırılan 'Geniş Kapsamlı Barış' anlaşması gereği İsrail işgal ettiği bütün Filistin topraklarından çekilecek ve 1967 sınırlarına dönecek. Buna karşılık ise bütün Arap dünyası İsrail'in bölgedeki varlığını tanıyacak ve ikili ilişkiler geliştirilecek.
İsrail, daha önce bu girişimin bazı kısımlarına karşı çıkmıştı. Özellikle Batı Şeria'dan ve Doğu Kudüs'ten çekilmeyi net bir dille reddetmişti. Bu iki yer de 1967 savaşında İsrail tarafından işgal edilmişti.
İsrail ayrıca işgalden dolayı yerlerinden olan Filistinli göçmenlere BM'nin 194 numralaı kararı gereği "geriye dönme hakkı" verilmesine de karşı çıkıyor. İsrail, halihazırda yüz binlerce mülteci olduğunu ve onların geri dönmesinin İsrail devletinin ortadan kalkacağı anlamına geldiğini savunuyor.
İsrail, bunların aksine ise İran ve Hamas ile Hizbullah gibi siyonist oluşuma karşı duran gruplara karşı koyabilmek amacıyla girişimin Arap ülkeleri ile ilişkileri geliştirmeye yönelik kısımlarını destekliyor.
Girişimin, ABD'nin bölgedeki iki müttefiki İsrail ve Suudi Arabistan tarafından desteklenmesi de dikkat çekiyor.
