Gelecek Partisi'nin 'Yüzde 1'i üzerine inşa edilen bir komplo...

Gelecek Partisi'nin 'Yüzde 1'i üzerine inşa edilen bir komplo teorisine dair

Diyorlar ki;

 

1- Gelecek Partisi alsa alsa %1 alır.

 

2- Bu %1, Gelecek Partisi’ni abat etmez; ama Erdoğan’ı / AK Parti’yi iktidardan indirip CHP’yi iktidara taşıyabilir. Zaten gaye de o.

 

Bunu derken nasıl bir hesap yaptıklarını anlamaya çalışalım:

 

“AK Parti lideri Recep Tayyip Erdoğan’ın oy potansiyeli  %50 + 1. Gelecek Partisi Genel Başkanı Ahmet Davutoğlu da cumhurbaşkanı adayı olursa 50’nin 1’i Davutoğlu’na gider, geriye %49 + 1 kalır ve Erdoğan seçimi kaybeder.” mi demek istiyorlar? İyi de, cumhurbaşkanlığı seçimi iki turlu. Erdoğan’ın potansiyeli gerçekten yüzde 50 + 1 ise, birinci turda elenen Davutoğlu’nun aldığı 1 puan ikinci turda Erdoğan’a dönecek ve Erdoğan seçimi kazanacaktır.

 

“Parlamento seçimlerinde Gelecek Partisi’nin alacağı %1, Cumhur İttifakı’na kıl payıyla da olsa çoğunluğu kaybettirebilir.” mi demek istiyorlar? E öyleyse Gelecek Partisi’ni kazanmaya çalışsınlar bir zahmet.

 

Gelecek Partisi’nin savunduğu temel insan hak ve özgürlükleri, adalet, dürüst ve akılcı ekonomi yönetimi, kamu yönetiminde ehliyet ve liyakat ilkesi AK Parti’nin de bidayette savunduğu şeylerdi; sadece iktidarda kalmak uğruna da olsa o çizgiye geri dönsünler (Herhalde AK Parti seçmeni ‘İnsan haklarına niye riayet ediyorsunuz? Adaletten niye şaşmıyorsunuz? Yolsuzluk ve israfta niye ısrar etmiyorsunuz? Kamu görevlerine niye hak edenleri tayin ediyorsunuz?’ diye isyan edecek değildir) ve seçimlerde Gelecek Partisi’yle beraber hareket etsinler. Ülkemizin diğer bir hayati meselesi olan terörle -bahusus FETÖ ve PKK’yla- mücadelenin kararlılıkla sürdürülmesi gerektiği konusunda hemfikirler zaten. Bir farkla: Gelecek Partisi, kurunun yanında yaşın da yakılmasına ve terörle mücadelenin bütün muhalif görüşleri bastırmak için kullanılmasına itiraz ediyor. Adalet ve Kalkınma Partisi’nin “Adalet”i ihya olduğunda bu şerh de kalkmış olacak.

 

Ama durun bir dakika… Bu söylediklerimizi yaptığında AK Parti’nin Gelecek Partisi’ne ihtiyacı kalmaz ki zaten. MHP’ye de ihtiyacı kalmaz. Tek başına iktidarının resmidir, Allah-u Alem.

 

Yapmadı mı? Yapmadığı için, seçimlere başka bir ittifakın çatısı altında giren Gelecek Partisi’nin “% 1”iyle meclis çoğunluğunu (Cumhur İttifakı’nın teşkil ettiği çoğunluğu) kayıp mı etti? Kusura bakmayacak o zaman.

 

Yine de endişeye mahal yok. AK Parti'den eksilecek milletvekilliklerini kazanan Gelecek Partisi’nin (Burayı muhtemel bir soruyu cevapsız bırakarak geçiyorum, sorulunca söylerim inşaallah) başında Ahmet Davutoğlu var ve bu parti genel olarak da ‘Doğrucu Davut’. İktidarın yaptığı iyi, güzel, doğru işlere, meclise getirdiği iyi, güzel, doğru tekliflere destek verir. Ama yukarıda mezkûr ilkelerle çelişen işlere ve tekliflere karşı çıkar. Dolayısıyla Gelecek Partisi’nin “%1”i AK Parti’ye sadece kötü, çirkin, yanlış işlerinde kaybettirir. Neticede AK Parti’ye kardeşçe yardım edilmiş olur. Çünkü bir Hadis-i Şerif’e göre din kardeşini zulümden alıkoymak ona yardım etmektir.

 

Yazının başındaki iddianın sahipleri, şuna da ihtimal vererek hesaplarını ona göre yapsalar iyi ederler: Mansur Yavaş ve hele Ekrem İmamoğlu örnekleri, AK Parti’nin seçim kaybetmesi için Gelecek Partisi’ne ihtiyaç olmadığını gösteriyor. Kaybedecekse her halükârda kaybedecek. Gelecek Partisi kurulduğu için değil, kendi ayağına sıkıp durduğu için kaybedecek. Gelecek Partisi’nin varlığı, böyle bir durumda alternatiflerin çoğalmasını ifade ediyor. Fena mı?

 

Bir şey daha: “%1” deyip duruyorlar, ama sergiledikleri telaş çok ama çok daha yüksek bir oy oranına tekabül ediyor sanki :)

Bu yazı toplam 1078 defa okunmuştur
Önceki ve Sonraki Yazılar