Merve Kavakçı

Merve Kavakçı

Dışarıdan bir göz

Şimdi efendim, CHP’yi de anlamak lazım...onun da işi kolay değil...şöyle ifade edelim.... Önünde bir iktidar partisi var, ne kadar ne yapsa yetişemiyor... Geçmek şöyle dursun yetişmeye zaman bulamıyor. Trafikte araç misali solunda geçip gündem koyucu olmak şöyle dursun önündeki iktidarın far lambalarında ancak yolunu buluyor, çoğu zaman da iyice geride kalıp karanlıkta kayboluyor. Örnek mi...örnek bol, siz deyin terörist listesinden isim benzerliği gafı, ben diyeyim devlet kurumunda “başkanlık” kelimesini görünce “hah! İşte başkanlığı getirdiler! Hem de 2019 bile olmadan!” komedisi! Bunu gören halk CHP’yi ciddiye alır mı diye sormadan devam edelim...

İktidar partisinin siyaseti ile mukayeseye devam edelim. Geçmişi, böbürlene böbürlene bir yere koyamadığı geçmişi gibi uzun olmayan, kanlı hiç olmayan bir parti ile yarışta. Olacak tabii. Siyaset yarış, iktidara yürüyüş demektir. İktidar olmak için koşmak demektir. Burada bir muhteva eksikliği mevcut CHP’de; ki bunu dışarıdan bizimkisi gibi gözler değil, içeriden CHPli diller telaffuz ediyor. Olmadık yerde hırslı olmadık yerde durağan bir ideolojik duruştan söz edilebilir rahatlıkla. Geçmişe sahip çıksa hemen İstiklal Mehkemelerini, Dersim’in kayıp kızlarını veya Sabiha Gökçenli bombaları hatırlatıyor halkı ona. Sahip çıkmasa olmuyor, çünkü geride bir şey kalmıyor, İnönü’den başka. Milli Şef’i de Atatürk’ün gölgesinde ezilmiş bir dikta ile hatırlıyor halkı, orada da zor duruma düşüyor CHP... Sonra? Sonrası var mı CHP’de...var ama yok, solcu ama değil, sağcı hiç değil, dindar hiç hiç değil bir tuhaf sosyal demokratlık, ne sosyal, ne demokrat, ne de solcu, tam da Türk solcusu... İnönü, Karayalçın, Baykal düzleminde hep halkının önünde sed çeken bir elitist zihniyet temsilcisi olmayı yeğledi CHP...

2002 tarihli bir parti karşısında. Yaş itibariyle mazisi kısa gibi gözükse de mana aleminde Menderes’e uzanan bir çizgiye sahip. Bugün o CHP’nin ağzından düşürmediği Erbakan kadar Menderes’in de mündemiç olduğu bir parti. Ne yapsın ki CHP...onu da anlamak lazım. Her ne kadar halkının hafızasında Erbakan’ı siyasetten silmeye azmetmiş bir CHP zihinlerde taze ise de, hem Menderes’i çok dışlar gözükmeyecek, hem de Erbakan’ı kucaklarmış gibi yapacak bir ikiyüzlülükte sabit kalacaksın, bu da zor iş...hem düne atıfta bulunacak hem de bugünü geçip yarınlara demir atacaksın, bu da hiç kolay bir şey değil. İktidar partisini on beş senedir devirmeye kaadir olamayınca, hem de dört, sekiz, on, on sekiz yandan saldıracak sonra hâlâ alt edemeyecek olunca.... CHPyi hoş görmek lazım... Kendi kimlik krizinden muhalefet yapacak hali olmadı ki CHP’nin... Sahi nedir CHP’nin bir türlü anlatamadığı kimliği? İslam adına, küfre karşı dökülen şehid kanlarıyla beslenmiş Gelibolu topraklarında bugün CHP’nin bira şişelerinde mi gizli o kimlik...

yeniakit

Bu yazı toplam 643 defa okunmuştur
Önceki ve Sonraki Yazılar