İşgal altındaki Filistin topraklarında faaliyet gösteren İslamî Cihad Hareketi liderlerinden Şeyh Hıdır Adnan, işgal ordusuyla sürdürülen koordinasyona, direnişçilerin takip edilip tutuklanmasına ve Batı Yaka’da devam eden siyasi tutuklamalara son verilmesini isteyerek, Abbas yönetimine bağlı asker ve subaylardan bu konuda gelen emirleri dinlememelerini istedi.

Filistin Enformasyon Merkezinin kendisiyle yaptığı röportajda gündemdeki konuları değerlendiren Şeyh Adnan, işgal polisiyle, asker ve yerleşimcilerin Mescidi Aksa ve Batı Yaka’daki camilere saldırmalarıyla, Batı Yaka’da her geçen gün artan yerleşim birimlerinin yeni bir intifadanın yakında başlamasının kıvılcımları olabileceğini söyledi .

Kendisiyle yaptığımız röportajı sunuyoruz:

Siyasi tutuklamalar

Filistinli lider Şeyh Hıdır Adnan Batı Yaka’da devam eden siyasi tutuklamaların artık hizbi sınır ve rengi aştığını belirterek “Batı Yaka’daki tutuklamalar bölünmenin taraflarını aşmış durumda. Burada sadece Hamas hareketiyle yetinmiyorlar. Hizbuttahrir, Filistin solu ve İslamî Cihad Hareketi mensupları da tutuklanıyor. Erkeklerin yanında kadınlar, esirlerin eşleri, yaşlılar, çocuklar, üniversite öğrencileri ve aydınlar da tutuklanıyor” dedi.

Siyonist işgal rejimi zindanlarında iken özgürlüğe kavuşmak için 2012 sonlarında başlattığı ve 66 gün sürdürdüğü açlık grevinden sonra özgürlüğe kavuşan eski esirlerden Hıdır Adnan, siyasi tutuklamaların Filistin’de bölünme meydana gelmeden önce de var olduğuna dikkat çekerek aslında bu sürecin Filistin Yönetimi'nin kurulmasıyla fiilen başladığını belirterek sözlerini şöyle sürdürdü:

“Siyasi tutuklamaların nedeni görüldüğü kadarıyla Batı Yaka'daki güvenlik güçlerinin taşıdığı güvenlik anlayışı ve düşüncesinden kaynaklanıyor. Filistinliler olarak düşmanla yapılan müzakerelerin ve Amerika liderlerinin bölgeye yaptıkları ziyaretlerin bedelini ödüyoruz. Birçok direniş lideri ve sembol kişisi düşmanla yapılan anlaşmaların başında ya da sonunda tutuklandı.”

Direnişe karşı savaş

Filistin’deki bütün siyasi güçlerden siyasi tutuklamaların haram ve suç sayılması için bir manifesto yayınlamalarını isteyen Hıdır, buradaki güvenlik güçleriyle onlara bağlı asker ve subaylardan da temelden hukuksuz olan ve Filistin'in milli menfaatleriyle çelişen bu uygulamalar için kendilerine verilen emirleri dinlememelerini istedi.

İşgal altında bulunan bir halk olarak işgale karşı durmak için her türlü aracı kullanmak istediklerini belirten İslamî Cihad Hareketi liderlerinden Şeyh Hıdır Adnan, Batı Yaka’da direnişten bahsederken bir başkasının direniş adına konuşan ve hareket eden herkesle savaştığını söyledi.

Şeyh Adnan, Filistin’in ancak direnişle özgürleşebileceğine dikkat çekerek, direnişten yorulan varsa dinlenmek için bir kenara çekilmesini istedi ve tarihin işgale uğrayıp da buna karşı direnmeyen bir tek halktan bahsetmediğini dile getirdi.

Özgürlüğe kavuşanların yeniden tutuklanması

Özgürlüğe kavuşan esirlerin yeniden tutuklanması ve işgal zindanlarında idari cezalarla tutulmasına da değinen İslamî Cihad lideri, işgalcinin özgürlüğe kavuşanları yeniden tutuklayarak, onlardan intikam almak, iradelerini kırmak ve onları daha uzun yıllar içerde tutmak istediğini söyledi.

Bu konuda şu tespitleri de paylaştı:

“Esirler direnişin bir paçasıdır. Onlar işgali ve işgalciyi reddediyorlar. İçerde yaşadıkları olaylar nedeniyle işgalciye karşı nasıl bir tavır geliştireceklerini çok iyi biliyorlar.  İster sahada olsun iste cezaevlerinde bu kahramanlar işgale karşı direniş ve işgalciye karşı gösterilmesi gereken tavır konusunda iyi bir tecrübe ve deneyime sahiptirler."

“Özgürlüğe kavuşan esirlerin Filistinliler nezdinde büyük bir yeri var. Onlara birer kahraman ve sembol gözüyle bakıyorlar. Abbas’a bağlı güçlerin bu kahramanlara karşı sürdürdüğü tutumu şiddetle kınıyoruz. Bunun tekrarlanmamasını temenni ediyoruz.”

Amerika ve Filistin davası

Amerika Dışişleri Bakanı John Kerry’nin bölgeye yaptığı ziyaretler, taraflarla gerçekleştirdiği yoğun görüşmeler ve bahsedilen Çerçeve Anlaşması'na da değinen Şeyh Adnan, Amerika’nın hiçbir zaman Filistin halkıyla ümmetin çıkarına uygun bir tavır sergilemediğini söyledi.

Tespitlerine devam eden İslamî Cihad lideri şunları söyledi:

“Amerika ikili oynuyor ve çifte standart uyguluyor. Filistinlileri öldürmesi için işgalciyi en modern silahlarla donatmaya devam ediyor. Yine öldürülen bir işgal askeri veya Şalit gibi esir alınan bir asker için gözyaşı dökebiliyor. Buna karşılık, işgal rejiminin zindanlarında bulunan ve aralarında hasta, yaşlı, kadın ve çocukların da olduğu binlerce Filistinli esir için bir tek kelime söylemiyor.”

Şeyh Adnan Amerika’nın bölgedeki rolüne hakkında ise şunları söyledi:

“Amerika’nın başında bulunduğu küresel sistem bize karşı işlenenlere gözlerini kapatmış, kulaklarını tıkamıştır. Kanaatimizce buradaki savaş ve mücadele Kerry’nin bölgeye yaptığı ziyaretlerle bitmeyeceği gibi başka liderlerin ziyaretleriyle de bitmeyecektir. Direniş Filistin halkı için güçlü bir seçenek olmaya devam edecektir. Bu Amerika’nın bölgeye yaptığı ziyaretlere ve sürdürülen müzakerelere umut bağlamayan Filistin halkının asil tercihidir.”

Filistin yönetiminden dış güçlerin şartlarına ve Siyonistlerin dayatmalarına karşı koymasını isteyen Adnan, bütün çabasını işgalciye karşı direnişe vermesini istedi.

İşgal ordusuyla sürdürülen koordinasyona son verilmesini, Amerika’nın baskılarına boyun eğilmemesini ve Kerry’nin belgesi olarak isimlendirilen maddelerin reddedilmesini isteyen Adnan, gazetelerin “İsrail'in şartlarını kabul etmediği zaman Ebu Mazin’in sonu Arafat gibi olur” yazdığı bir süreçte düşmanla koordinasyonun bu şekilde sürmesinin ve işgal rejimi adına tutuklamaların devam etmesinin doğru olmadığını söyledi.

Önümüzdeki aşamaya hazırlık

Cani olan işgalciye karşı yeni savaşlara hazırlanmak için Filistin halkından hazırlık yapmasını isteyen Adnan, Filistinliler olarak daha çok çalışıp hazırlık yapmaları, hizipçiliği bir kenara bırakıp direniş etrafında kenetlenmeleri, direnişe yakınlaştıracak her türlü vesileye yapışmaları gerektiğini ifade etti.

İslami Cihad lideri sözlerini şöyle sürdürdü:

“İşgal altında oluşacak yönetim hep eksik kalacaktır. Filistinliler olarak en büyük gayemiz işgalciyi defetmek olmalıdır. Bunu gerçekleştirdikten sonra işgal olmadan ‘bizi en iyi kim yönetecek?’ sorusuna cevap aramaya başlarız.”

“Batı Yaka’da direniş gittikçe yoğunlaşıyor. En basit silah olan taşlarla sürdürüyor direnişi. Halkımız cömert, bu topraklar bereketlidir. İşgalciye karşı direnmek gençlerimizin kanına işlemiştir.”

“Bazı dönemlerde direniş biraz gerilese de, işgalcinin Mescidi Aksa ve Batı Yaka’daki camilere saldırması, yerleşim birimlerinin yoğun bir şekilde inşa edilmesi ve giderek genişletilmesi, Siyonist gaspçıların Filistinlilere saldırması yakında başlayacak bir intifadanın kıvılcımı olacak. Kimsenin beklemediği bir anda volkan gibi patlayacak bir intifadanın nasıl olacağını Allah’tan başka kimse bilemez.”