İran, Ortadoğuda ABD'nin son olarak uygulamaya koyduğu ve çalışmalarını başlattığı İran'a karşı "Ilımlı Araplar" projesinden endişeli.İran basını bu konuyu tartışıyor.

İran basını; ABD, İngiltere ve İsrail'in yanında yer almak üzere Mısır, Ürdün ve Suudi Arabistan'dan oluşacak İran karşıtı bir cephenin kurulması olasılığını tartışıyor.

Gazetelere göre, İran'ın nükleer konulardaki baş müzakerecisi Ali Laricani'nin Suudi Arabistan'ın başkenti Riyad'a gidişi de, yaklaşan tehlikeyi bertaraf etme amacı taşıyor.

Laricani'nin Suudi Kralı'na verilmek üzere, ülkenin dini lideri Ayetullah Ali el Hamaney'den bir mektup götürdüğü de biliniyor.

Ancak mektubun içeriği henüz kamuoyu ile paylaşılmadı.

Ziyaretin, ABD Dışişleri Bakanı Condoleezza Rice'ın Suudi Arabistan ziyaretinden bir gün önceye rastlaması da anlamlı bulunuyor.

Çatışma olasılığı

Tahran'daki yetkililer, İran-Suudi Arabistan ilişkilerinin geleceğinden giderek daha fazla kaygı duyuyor.

Kaygının temelinde, İran'ın Şii gruplara, Suudi Arabistan'ın ise Sünnilere verdiği destek yüzünden, iki ülkenin Irak konusunda çatışmanın eşiğine gelebileceği tahmini yatıyor.

Başka bir kaygı ise Lübnan. Suudiler Lübnan Başbakanı'na, Tahran ise muhalefetteki Hizbullah'a destek veriyor.

Suudi Arabistan'ın bu yılki hac sırasında İran para birimini kabul etmeme yönündeki kararı da, Tahran da kaygı yaratmış.

Orta Doğu'nun Arap-Fars ya da Sünni-Şii diye ikiye bölünmesi, İran'ın en son isteyeceği şey.

Bu İran'ı bölgede yalnız bırakacağı gibi, tüm Müslüman dünyası adına konuşma iddiasını da ortadan kaldıracaktır.

BBC