"Soğuk savaş dönemi sonrasında NATO'nun siyonist saldırganlığının emperyalist saldırganlığının merkez üssü haline geldiği bizzat NATO tarafından ifade edilmiştir. Örneğin 92'li yıllarda sayın konuşmacılarının ifade ettiği gibi Bosnahersek'te batılılar Sırpları desteklerken ve aynı şekilde Rus Ortodokslar Sırpları desteklerken sadece Bosnalı kardeşlerimizin yanına İslam dünyası Türkiyeli Müslümanlar koşmaya çalışıyordu ama NATO Bosna'nın yanına bir kurşun gitmesin diye Bosna'nın etrafında Adriyatik'te bir baraj bir barikat kurmuştu.

Bir İslam ülkesi olan Türkiye o zaman piri reis turgutreis firkateynleriyle birlikte Bosna'ya silah götüren gemileri önleyen bir görev üstlenmişti. Yani NATO Türkiye'ye o zaman Bosnalı kardeşlerimizin kurtuluş mücadelesinin hayatta kalma mücadelesinin destekleme amaçlı gönderilen silah gemilerini durdurma görevi verilmişti ve bunu maalesef bizim gemilerimiz yapmıştı.

NATO aynı şekilde Türkiye'ye hem Siyonist rejimi koruma ve kollama hem de İran İslam cumhuriyetinin batılı emperyalistler ve Siyonistler karşısındaki caydırıcılığını önleme amaçlı yeni bir görev veriyor. Ve NATO oldum olası her zaman İslam dünyasına karşı Müslüman halklara karşı böylesi bir tavır içerisine girerken ne yazık ki jandarmalık görevini koruma kollama görevini İslam ülkelerine ve Müslümanlara vermeyi de sürdürüyor.

Bizler Türkiyeli Müslümanlar olarak NATO'nun haçlı emperyalist Siyonist yapısını gözler önüne koyduktan sonra şunu söyleyebiliriz, Türkiyeli Müslümanlar olarak; biz terör denilince rahatsız olmuyor muyuz? Biz terör denilince hemen terörle mücadele deyimini hatırlamıyor muyuz? Biz gerçekten teröre karşı mıyız? Biz gerçekten terörün karşısında mıyız? Evet, eğer biz teröre karşıysak, eğer biz terörizmin karşısında terörle mücadeleden söz edeceksek, şunun altını önemle ve özellikle çizmemiz gerekiyor ki dünyada en büyük terörizm Siyonist terördür, en büyük terörde Siyonist rejimin varlığıdır.

Yani en büyük terörist olan Siyonist rejimin korunması ve kollanması terörizmi destekleme değimlidir? Teröristlerin yanında olmak değimlidir. İşgalcilerin katillerin yanında olmak değimlidir? Sayın başbakan bizzat dansta Siyonist rejim cumhurbaşkanı Şimon Peres'e "siz ancak halkları insanları çocukları kadınları katletmeyi bilirsiniz" deyince bütün İslam dünyası ve Türkiye halkı bunun sevincini yaşamadı mı, yani biz buna sevinirken şimdi demeyecek miyiz ki bu katilleri koruma ve kollama görevi bize mi düştü? Haklın Filistin halkının katillerini koruma ve kollama görevi bize mi düştü?

Biraz evvel sayın başkanın da ifade ettiği üzere Akdeniz sularında sadece insani yardım amaçlı Gazze'ye yardım götüren özgürlük filosu ve Mavi Marmara'da ki kardeşlerimizi barbarca bir saldırıyla katleden bu katil siyonistleri koruma ve kollama görevi bize mi düştü?

Yine özellikle Kur'an-ı Kerim'de, yeryüzünde insanlar arasında müminlere karşı en büyük şiddetli düşman olarak tanımladığı bu siyonist Yahudileri bu katilleri koruma ve kollama görevi bize mi düştü.

Sonuç olarak şunu ifade etmek istiyorum ki, bizler Türkiyeli halkı olarak ve Türkiyeli Müslümanlar olarak her türlü teröre karşıyız. Her türlü terörün karşısındayız. Karşısında olduğumuz en büyük terör haçlı terörüdür. Emperyalist terördür, Siyonist terördür.

Amerika'nın kendisi terör devletidir. En büyük teröristler Washington Beyaz Saray'dadır. En büyük teröristler Telaviv'dedir. En büyük teröristler Bush'lardır Obama'lardır, Netenyahu Baraklar'dır. Dolayısı ile o teröristlerin yanında o teröristlerle iş birliği halinde olmak her şeyden önce insanlığı karşı işlenmiş en büyük suçtur. Dünya Müslümanlarına karşı işlenmiş en büyük suçtur.

Şunu isteyerek söylediğimiz çağrıda bulunarak söylerime son vermek istiyorum. O halde bizler dünya halklarıyla özgürlük ve adalet adına teröristlerin karşısında duralım. Teröristlerle mücadele edelim ve teröristlerle işbirliği yapmayalım. Teröristlerle işbirliği yapanlar insanlık vicdanlarında mahkûm olmaya yargılanmaya ve lanetlenmeye mahkûmdur.

Türkiye'nin ve Türkiye'nin adının bu teröristlerin yanında ve onların işbirliği içerisinde onların koruma ve kollama görevi üstlenen bir jandarma olarak alınmasını istemiyoruz. Biz özgür ve bağımsız olarak Müslüman halklar ile birlikte İslam dünyasından Amerikan hegomanyasının siyonist hegomanyanın bütününe karşı durulmasını Siyonist elçiliğinin Türkiye'den kovulmasını ve Türkiye'nin hiçbir karış toprağında emperyalistlerin ve siyonistlerin kendi çıkarlarını gözetecek hiçbir iş yapmasını istemiyoruz."

 HABERİN VİDEOSU İÇİN TIKLAYINIZ