“Masada olmayan menüde olur” siyasi kavramı Sayın Cumhurbaşkanı tarafından bir daha gündeme taşındı. Konumuza uygun düştüğü için biz de kullanalım istedik.

Bizim masadan maksadımız Terörsüz Türkiye masasıdır.

Belki ilk bakışta Kemalizm ile Terörsüz Türkiye konusunun birbiriyle ne alakası vardır diyenlerimiz olabilir. Ama iyi bilin ki Terörsüz Türkiye bir masada konuşulacaksa mesele hep dönüp dolaşacak dayatılmakta olan Kemalist tapınmaya gelecektir.

Biz bu soruya cevap vermeden önce şu günlerde Kemalizm yükselişte mi, çöküşte mi sorusuna cevap aramaya çalışalım.

Çünkü son dönemde Kemalistlerin canhıraş çırpınışlarına şahit oluyoruz. Buna mukabil artık Kemalist tapınmanın bir son bulmasını isteyenler de seslerini iyice yükseltmiş durumdalar. Bu arada söz konusu atışmaların seviyeli bir şekilde seyrettiğini söylemek de mümkün değil, bu da ayrı bir konu.

Düne kadar Kemalist tapınmaya itiraz edenler daha çok Türküyle, Kürdüyle dindar kesimdi. Fakat bundan sonra dindar olmayan Kürdlerin de yüzyıllık dayatılan bu tapınmaya itiraz edeceklerini tahmin etmek zor değil.

Yoksa yanılıyor muyum? Müzakere masasına oturacak Kürdler: “Yok efendim, bizim Kemalist tapınmayla bir problemimiz yok, biz de her aşamada Atatürk ilkeleri üzerine ant içeriz...” derler mi bilmiyorum.

Şurası unutulmamalıdır; eğer “Terörsüz Türkiye” bir kucaklaşma ve barış ihtiva edecekse Kemalizm var olduğu günden bu yana hiçbir zaman bir yapıştırıcı bir kucaklaştırıcı olamadığı gibi ayrışmaların yegâne sebebi olagelmiştir.

İnşaallah bunu devlet anlamıştır. Çünkü bizzat CHP’nin kendisi bunun farkındadır; yani Kemalizm’in CHP’ye bile hiçbir getirisinin olmadığını görmüştür.

“CHP Atatürk’ün yolundan ayrılmıştır” şikayetiyle Muharrem İnce gibi CHP’den ayrılan kim varsa havasını almıştır. Çünkü Kemalizm’in halk nezdinde hiç mi hiç karşılığı yoktur.

Dikkat ederseniz son zamanlarda CHP’ye ait birçok parti binasında Mustafa Kemal resimleri kaldırılmış durumdadır.

Sizin anlayacağınız; Kemalizm menüdedir, masada değil.

Selam ve dua ile.