İsrailli yayın organı Ynet’e konuşan kaynaklar, Katar ve Türkiye’nin, “örgütün Gazze’de silahlı olarak kalacağı belirli bir durum yaratmak için” çalıştığını öne sürdü.

Kaynaklar, “Amerikalılarla yapılan görüşmelerde, iki ülke Hamas’ın silahlarını Filistin Yönetimi’ne teslim etmesi veya silahları bir tür denetim altında bir depoya aktarması için çeşitli seçenekler gündeme getiriyor,” dedi.

Haber şöyle devam ediyor:

“Hamas’ın silahsızlandırılması için zaman çizelgesi konusunda da anlaşmazlık var: Katar ve Türkiye, Hamas’ın silahlarını elinde tutmaya devam edebileceği iki yıllık bir süre önerirken, İsrail buna şiddetle karşı çıkıyor ve birkaç ayda ısrar ediyor. İsrail’in Amerikalılara verdiği mesaj, Hamas’ın silahsızlandırılmaması halinde İsrail’in devreye girip onu silahsızlandıracağı yönünde.”

Ynet’e göre, Washington bu plana açık olabileceğinin sinyalini verdi. Haberde, ABD’li yetkililerin son zamanlarda tam bir silahsızlandırma yerine silahların ”kullanımdan kaldırılması” fikrini ortaya attığı belirtildi.

Haberde, bunun yirmi yıl önce İrlanda Cumhuriyet Ordusu’nun (IRA) denetimli devre dışı bırakma sürecinin modelini izleyeceği belirtiliyor. Kuzey İrlanda barış sürecinin bir parçası olarak, IRA’in silahları sonunda kalıcı olarak kullanılamaz hale getirildi.

Yeni Türk-Katar planı, Mısır’ın bu yılın başlarında Gazze için sunduğu öneriyi yansıtıyor. Bu öneri, Filistin direnişinin silahlarının Kahire ve AB’nin denetimi altında belirli yerlerde depolanmasını öngörüyordu. Mısır ayrıca Hizbullah’ın silahlarını ele almak için de bir plan önerdi.

Haberde ayrıca Washington’un, “Gazze İstikrar Gücünü” (ISF) oluşturmakta zorluk çektiği vurgulandı ve “Hamas’ın nasıl ve ne zaman silahsızlandırılacağı konusunda bir anlaşma sağlanmadıkça, Arap ve Müslüman ülkeler asker göndermeye istekli olmayacaklar,” diye belirtildi.

Channel 14 de Ynet’in haberini yineleyerek, “Trump yönetiminin üst düzey yetkilileri, Hamas’a silahsızlanma için iki yıla kadar süre tanınması için baskı yapıyorlar,” dedi.

ABD Başkanı Donald Trump’ın Gazze için hazırladığı “barış planının” en önemli unsurlarından biri, bölge ülkelerinden oluşan bir Uluslararası Güvenlik Gücü’nün konuşlandırılması. Türkiye, Katar, Azerbaycan, Endonezya ve Pakistan asker göndermeye hazır olduklarını belirtti ama İsrail, Türkiye ve Katar’ın katılımından rahatsız olduğunu ifade etti.

Trump planı, ISF’yi Hamas ve diğer direniş gruplarını silahsızlandırma ve dağıtma görevinden sorumlu tutuyor. Son haftalarda, Arap ve bölge ülkelerinin Gazze’de silahlı çatışmalara girmeye zorlanma fikrinden önemli ölçüde rahatsız olduklarını ortaya koyan çok sayıda haber ortaya çıktı.

Üst düzey bir Pakistanlı yetkili, geçtiğimiz günlerde ülkesinin barışın korunması için asker göndermeye hazır olduğunu, fakat silahsızlandırma sürecine katılmayacağını açıkladı.

Ateşkes planına göre, silahsızlandırma süreci devam ederken İsrail ordusunun daha fazla geri çekilmesi gerekiyor. Trump’ın planı, direnişin tamamen teslim olması ve ortadan kaldırılması sağlanana kadar İsrail’in Gazze’de sınır bölgesinde varlığını sürdürmesine izin veriyor.

ABD başkanının planı, belirli reformlar şartıyla Filistin Yönetimi’nin Gazze’yi yönetmek üzere geri dönmesini de içeriyor.

Geçen hafta verdiği bir röportajda, İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu, Filistin Yönetimi’nin Gazze’ye geri dönmesini reddettiğini yineledi.(Harici)