Dan Halutz askerlere gönderdiği mektupta bazı başarılar kaydetmelerine karşın çatışmaların ordunun lojistik, operasyon ve komuta konusundaki yetersizliklerini gözler önüne serdiğini söyledi.

Halutz yaşananların açık ve cesur bir şekilde 'kendisinden başlayarak en sıradan askere kadar' soruşturulacağını belirtti.

İsrail Genelkurmay Başkanı bugünlerde ülkesinde sert bir dille eleştiriliyor.

Korgeneral Halutz'a yönelik eleştirilerin bir kısmı Lübnan operasyonunun başarısız bulunmasından, bir kısmı da saldırılar başlamadan kısa süre önce borsadaki tüm hisse senetlerini sattığının ortaya çıkmasından kaynaklanıyor.

Yanlış birşey yapmadığını savunan Halutz istifa baskılarına direniyor.

İsrail'de Başbakan Ehud Olmert üzerinde de Lübnan harekatıyla ilgili özel bir soruşturma açması yönünde baskılar artıyor.

Olmert'in böylesi bir soruşturmaya onay vermesi halinde üyeleri Yüksek Mahkeme tarafından seçilecek soruşturma komisyonu, özel yetkilere sahip olacak.

Bu yetkiler arasında gerektiğinde hükümet üyeleri ve askeri yetkilileri görevden almak da var.



İsrail'de 1973 Yom Kippur Savaşı ve Lübnan'ın 1982'deki işgali sonrasında da benzer soruşturmalar açılmıştı.

1974'te dönemin başbakanı Golda Meir istifa etmiş, Lübnan'ın 1982'de işgali sonrası da dönemin savunma bakanı Ariel Şaron görevden alınmıştı.

İsrail'de yapılan kamuoyu araştırmaları halkın üçte ikisinin özel bir soruşturmayı desteklediğini gösteriyor.

İsrail 34 gün süren Lübnan'a yönelik saldırılarında ne Hizbullah'ın roket saldırılarını durdurabildi, ne de Hizbullah'ın 12 Temmuz'da kaçırdığı iki askerini kurtarabildi.

121 İsrail askerinin öldüğü operasyonun ülkeye maliyeti yaklaşık 5,7 milyar dolar.

Hizbullah'ın 4 binden fazla roket saldırısında ölen İsrailli sivillerin sayısıysa 41.

Savaşın Lübnan tarafındaki sivil kayıplar, bini aşıyor.