İran"a yapılacak baskı öncelikle Batıya zarar verecektir
Ali Laricani Avrupanın ABD baskılarına yenilmesi halinde radikal şartların ortaya çıkacağını böyle bir durumda herkesten çok Batının bundan zarar göreceğini söyledi.
İran İslam Cumhuriyeti Ulusal Yüksek Güvenlik Konseyi Sekreteri Ali Laricani Avrupa"nın ABD baskılarına yenilmesi halinde radikal şartların ortaya çıkacağını böyle bir durumda herkesten çok Batının bundan zarar göreceğini söyledi.
Laricani yaptığı açıklamada 5+1 grubunu aba altından sopa gösterme siyasetlerinin sona erdiği uyarısında bulunarak, BMGK"nde alınacak yeni bir kararın karşılıklı anlayış ortamını bozacağını belirtti.
AB Dış Politika Sorumlusu Javier Solana ile dört uzun oturum gerçekleştirdiğine değinen Laricani, İran nükleer meselesinde her zaman İran"ın batının girişimlerini şüpheci karşılaması, Batının İran"ı nükleer enerji kullanımı konusunda mahrum bırakması ve Batının İran nükleer meselesinde sapma olmadığını konusunda garanti gibi iki ana konunun meydana çıktığını belirtti.
Laricani konuyla ilgili olarak kendisinin Solana ile ele alınan konuların sona erdiğini düşündüğünü ve sonuçların İran"ın istediği gibi olmamasına rağmen konunun insaflı bir şekilde çözümlenmesi için ortak paydaların bulunduğunu söyledi.
İran"ın müzakere konusunda ciddi olduğunu taraflara gösterdiğini hatırlatan Laricani, 5+1 grubunun bir anlaşmaya varmayı istemesi halinde solana ile yapılan görüşmlerin gerekli ortamı hazırladığını vurguladı.
Laricani Solana ile yapılan görüşmeler ardından tarafların görüşmelerin olumlu veyapıcı geçtiği yolunda görüş bildirdiğini ama bugünlerde Batılı tarafların daha fazla imtiyaz sahibi olma düşüncesiyle baskıyla karışık bir siyaset izlemek istemiş olabileceğini belirterek, Avrupa"nın ABD baskısı altında olduğunu tahmin ettiğini aslında Solana ile görüşmelerde anlaşmaya varılması için gerekli zeminelerin hazırlandığını söyledi.
Laricani Solana"nın deneyimli bir diplomat olduğunu hatırlatarak, Solana ile diyalog sürecinde tarafların kazanabileceği bir strateji üzerine oturtmaya çalıştıklarını ve anlaşmaya varmak için yeterli zeminin var olduğunu vurguladı.
Laricani açıklamalarının devamında, İran nükleer meselesinde batılı bazı tarafların aksine BMGK seçeneğinin hiç de gerçekçi ve doğru bir yol olmadığını vurguladığını ve bu yolun öneri paketi ve müzakere ruhuyla uyuşmadığını Batılı kaynaklara aktardığını belirtti.
Kuzey Kore"de yaşanan nükleer krizin ardından bazı Batılı ülkelerin İran nükleer meselesi konusunda devam eden olumlu müzakere ve diyalog ortamını kullanmaya çalıştığına değinen Laricani, dünyada herkesin İran ve Kuzey Kore nükleer meselelerinin iki çok farklı konu olduğunu bildiğini hatırlattı.
Laricani İran"ın nükleer faaliyetlerinin öncelikle NPT anlaşması çerçevesinde uluslar arası kurumlar ve kanunlar ışığında denetlenen bir faaliyet olduğuna dikkat çekerek, İran"ın defalarca nükleer silah üretmek gbi düşüncesi bulunmadığını ilan ettiğini ve uluslar arası kurumların ve denetim sonuçlarının da bu gerçeği desteklediğini vurguladı.
ABD ve İsrail"in her halükarda Kuzey Kore meselesinin İran"a karşı kullanmak istediğine değinen Laricani, bu iki ülkenin İran nükleer meselesini Kuzey Kore konusuyla bağdaştırarak BMGK"ne çekmeyi ve ortamı iyice bulandırmak istediğini belirtti.
ABD"nin İran aleyhinde BMGK"nde yayınlanacak yeni bir kararın kendi yararlarına olacağını düşünmelerinin büyük bir hata olduğuna değinen Laricani, İranlı makamların iyi niyetli olduğunu ama sade insanlar olmadığını ve bütün durumları değerlendirdiğini, kendisine yönelen düşmanca girişimlerin tamamen farkında olduğunu hatırlattı.
İRNA
