Kimse “amaaaa…şiddet….”le başlayan cümlelere sarılmasın. Tabii, sözümün muhatabı Müslümanlar. Kendini Müslüman addedip tanımlayanlar. Sözüm liberale değil, ateiste değil, komüniste değil, solcuya değil, lafım Müslümanlara. Şiddet değil mesele, yoksa değil insanı, hayvanı, bitkiyi, yaratılmışın hepsini yücelten bir dinin şiddete bakışı ortada, şiddet değil mesele. Mesele, nasıl bir Türkiye, nasıl bir dünya bırakacağımızla alakalı, gelecek nesillere… Bir Müslüman olarak neye sahip çıkıp, neyi promote ede“bileceğimiz”le alakalı… Dinen neyi sahiplene“bileceğimiz”le yakından ilgili. Yoksa “yoktur bizim sizin gibi kurallarımız, geri çekenlerimiz, prensiplerimiz” derseniz, biz de “selametle” der yolumuza devam ederiz. Mesele Müslüman kisvesi altında liberal olmakta. Sorun, görünüşte Müslüman, zihinde liberal olmakta. Sözde “onur” yürüyüşünde Lût kavmine sahip çıkmak da, sessiz kalmak da. “Onur” yürüyüşüymüş(!).

CHP ve HDP memnun olmalı, onların hanesine yazıldı çünkü bu. Hatırlıyorum, 2011-2012 miydi.. CHP’li Binnaz Toprak ve o zamanki BDP’li Ertuğrul Kürkçü Meclis’te bu kavmin peşinden gidenleri öve öve bitirememişti. CHP haydi anladık ama HDP’nin alnı secdede, Müslüman seçmeni ne der bu işe şimdi… HDP’nin Müslüman seçmeni partilerinin eşcinsel adayını tanır mıydı mesela…

Sözüm Müslümanım diyene. “Onur” yürüyüşüymüş(!). 2000’li yılların başında DSP’li Bakan Hikmet Uluğbay’ın intihar teşebbüsüne, 28 Şubatçı Doğan Medyasının Amiral Kaptanının “Onurlu” davranış nitelemesinden ne farkı var bu işin… “Onur”muş (!). Ne kadar da ucuzlamış kıymet konseptleri, ne denli içleri boşaltılmış…ne acı… Ahir zaman bu olsa gerek.

Bizden uyarması:

Araf Süresi- Lût’u da (peygamber gönderdik). Kavmine dedi ki: “Sizden önceki milletlerden hiçbirinin yapmadığı fuhuşu mu yapıyorsunuz? Çünkü siz, şehveti tatmin için kadınları bırakıp da şehvetle erkeklere yanaşıyorsunuz. Doğrusu siz taşkın bir milletsiniz.” Kavminin cevabı: Onları (Lût’u ve taraftarlarını) memleketinizden çıkarın; çünkü onlar fazla temizlenen insanlarmış! demelerinden başka bir şey olmadı. Biz de onu ve karısından başka aile efradını kurtardık; çünkü karısı geride kalanlardan (kâfirlerden) idi. Ve üzerlerine (taş) yağmuru yağdırdık. Bak ki günahkârların sonu nasıl oldu!

Hud Süresi- İbrahim’den korku gidip kendisine müjde gelince, Lût kavmi hakkında (adeta) bizimle mücadeleye başladı. İbrahim cidden yumuşak huylu, bağrı yanık, kendisini Allah’a vermiş biri idi. (Melekler dediler ki): Ey İbrahim! Bundan vazgeç. Çünkü Rabbinin (azap) emri gelmiştir. Ve onlara, geri çevrilmez bir azap mutlaka gelecektir! Elçilerimiz Lût’a gelince, (Lût) onların yüzünden üzüldü ve onlardan dolayı içi daraldı da “Bu, çetin bir gündür” dedi. Lût’un kavmi, koşarak onun yanına geldiler. Daha önce de o kötü işleri yapmaktaydılar. (Lût): “Ey kavmim! İşte şunlar kızlarımdır (onlarla evlenin); sizin için onlar daha temizdir. Allah’tan korkun ve misafirlerimin önünde beni rezil etmeyin! İçinizde aklı başında bir adam yok mu!” dedi. Dediler ki: Senin kızlarında bizim bir hakkımız olmadığını biliyorsun. Ve sen bizim ne istediğimizi elbette bilirsin. (Lût:) Keşke benim size karşı (koyacak) bir gücüm olsaydı veya güçlü bir kaleye sığınabilseydim! dedi. (Melekler) dediler ki: Ey Lût! Biz Rabbinin elçileriyiz. Onlar sana asla dokunamazlar. Sen gecenin bir kısmında ailenle (yola çıkıp) yürü. Karından başka sizden hiçbiri geride kalmasın. Çünkü onlara gelecek olan (azap) şüphesiz ona da isabet edecektir. Onlara vâdolunan (helâk) zamanı, sabah vaktidir. Sabah yakın değil mi? Emrimiz gelince, oranın altını üstüne getirdik ve üzerlerine (balçıktan) pişirilip istif edilmiş taşlar yağdırdık. (O taşlar:) Rabbin katında işaretlenerek (yağdırılmıştır). Onlar zalimlerden uzak değildir.

Devam edeyim mi.. Hicr.. Enbiya.. Şuara.. Neml.. Ankebut.. Saffat.. Kaf.. Necm.. Kamer.. Tahrim…

yeniakit