"Gazze'de Aile İçi Şiddet Var"(!)

"Gazze'de Aile İçi Şiddet Var"(!)

Almanya Dışişleri Bakanlığı tarafından kurulan “İslam dünyası ile diyalog: Qantara” isimli projenin internet sitesinde...


Almanya Dışişleri Bakanlığı tarafından kurulan ve Federal Siyasal Eğitim Merkezi, Deutsche Welle, Goethe Enstitüsü ve Dış İlişkiler Enstitüsü'nün de destek verdiği, "İslam dünyası ile diyalog: Qantara" isimli projenin internet sitesinde yer verilen bir haber, Batı'nın vicdanının ancak buraya kadar olduğunu gözler önüne serdi.

Site, verdiği haberde Gazze'de devam eden ambargonun getirdiği devasa problemlere değinmeden savaşın Gazze Şeridi'nde kadınlara yönelik aile içi şiddeti tetiklediğini iddia etti. Bu noktada İslam dinini ve HAMAS'ı suçlayan sözde diyalogcu proje, Batı'nın İslam dünyası ile diyalog arayışlarında dahi vicdansızlığı elden bırakmadığını gösterdi.



"İslam dünyası ile diyalog: Qantara" ismi ile kurulan ve başta Almanya Dışişleri Bakanlığı olmak üzere, Almanya'nın önde gelen kuruluşları, Federal Siyasal Eğitim Merkezi, Deutsche Welle, Goethe Enstitüsü ve Dış İlişkiler Enstitüsü'nün de desteklediği projenin internet sitesinde yer verilen bir haber, Batı'nın vicdanının ancak buraya kadar olduğunu gözler önüne serdi.

GAZZE'DE SOYKIRIM DEĞİL AİLE İÇİ ŞİDDET VAR

Site, verdiği haberde Gazze'de devam eden ambargonun getirdiği devasa problemlere değil de savaşın Gazze Şeridi'nde kadınlara yönelik aile içi şiddetti tetiklediğini iddia etti. Ruth Kinet'in yazdığı haberde "Gazze Şeridi'nde yaşanan son savaştan sonra, kadınlara yönelik aile içi şiddette büyük bir artış oldu. Bunda, kadına yönelik baskının Hamas tarafından dinsel olarak meşrulaştırılmasının da payı var" denilerek HAMAS ve İslam dini suçlandı. Bazı sivil toplum kuruluşlarının girişimlerinin kadınlara bir parça da olsa umut verdiğini iddia eden Kinet; "Savaşların kurbanları kadınlar oluyor: Gazze'deki STK temsilcileri yaşanan son savaşta, Gazze Şeridi'ndeki birçok ailenin parçalandığını, kadınlara yönelik cinsel şiddette de yeniden artış görüldüğünü bildiriyorlar. Kadınlar büyük bir stres altındalar. Savaş sırasında çok sayıda aile parçalandı, özellikle cinsel şiddet savaş yüzünden çok arttı; en başta da evleri yıkılan ve artık özel alanın kalmadığı çadırlarda yaşamak zorunda kalan ailelerde" diye yazdı.

GAZZE SOYKIRIM'INA BU KADAR YER AYIRMAMIŞLARDI

Diyalog iddiasındaki projenin haberde yer verdiği detaylar ise haberin ahlaksızlığını belgeliyor. Gazze soykırımına bu kadar yer ayırmayan Alman Dışişleri Bakanlığının desteklediği sitede yer alan örnekler, haberin Gazze'ye ve soykırıma yönelik bir dikkat çekme amacı ile değil, tamamen olayı ajite edip, bir saldırı mekanizması daha geliştirme amaçlı olduğunu gözler önüne seriyor. İşte haberde yer alan örnekler; "Bir defasında kocam beni yatağa yatırdı, yatağa gazyağı döktü, ateşe verdi ve odanın kapısını kilitledi", "Kocam beni bir elektrik kablosuyla dövdü. İlk önce kabullendim ve sabır gösterdim. Sonra bir gece bana elektrik şoku verdi. O zaman kaçtım", "Kızı henüz yedi yaşındayken, kızının ellerine kor halindeki demiri bastırmış. Çocuklarını kışın sık sık çıplak bir halde sokağa atıyormuş."

"ŞERİAT KANUNLARI BÖYLE ÖNGÖRÜYOR"

Bu noktada İslam'ı ve HAMAS'ı suçlayan sözde diyalogcu proje, Batı'nın İslam dünyası ile diyalog arayışlarında dahi vicdansızlığı elden bırakmadığını gösterdi. Haberde şöyle denildi; "Gazze Şeridi'nde aile meselelerinin düzenlendiği şeriat kanunu böyle öngörüyor. Birçok kadın, kocamın beni dövmeye hakkı var diyor. Dayak yiyorsam, bu benim suçum, diye düşünüyorlar. Bunu söylerken de Kuran'a dayanıyorlar. Nisa suresinin 34. ayetinde erkeklere karılarına karşı tam yetki ve sorumluluk veriliyor. Kadınların alçak gönüllü ve itaatkâr olmaları gerekiyor. Böyle davranmazlarsa ikaz edilirler, yatakta yalnız bırakılırlar ve sonunda dövülebilirler de. Reem El Nayrab ve kadın merkezindeki meslektaşları, kadının evlilik içinde, dinsel olarak da meşrulaştırılmış bir baskı altında tutulmasına karşı, çalıştaylar düzenleyerek bilgilendirme çalışmaları yapıyorlar."



MUSTAFA R. ÖZGÜR / VAKİT