Filistin’deki Roketlerin Kaynağı Ne ?

Filistin’deki Roketlerin Kaynağı Ne ?

Fehim Taştekin yazdı: Filistin’deki roketlerin kaynağı ne? İsrail Suriye’yi neden vuruyor?

Gazeteci ve Ortadoğu Uzmanı Fehim Taştekin, BBC Türkçe’ye ‘Filistin: İsrail’in ezberini bozan direnişin yeni profili’ başlıklı bir yazı kaleme aldı.

Taştekin, Filistinli direniş gruplarının askeri kapasitelerine ilişkin önemli veriler aktardı.

Yazıdan bir bölüm şöyle:

Bu savaşın en çok konuşulacak tarafı Gazze'den atılan roketlerin menzil, isabet ve etki bakımından hayli gelişmiş bir tablo sergilemesidir.

Gazze'deki örgütler silahlanma ve özellikle roket üretim kapasitelerini artırmalarını önemli ölçüde İran'a borçlu. 1988'de İsrail'in varlığını tanıyıp silahlı direnişi reddettikten sonra dönüşüm geçiren ve Oslo Anlaşması'ndan sonra adeta dişleri sökülen El Fetih'in yerini hızla İslamcı örgütler doldurdu.

Direnişin İslamcılaşması İsrail'in işine gelirken İran'ın devreye girmesiyle bugün roketler üzerine kurulan zorlu bir denge oluştu.

İran, Suriye ve Lübnan'daki Hizbullah'ın yer aldığı eksen tedarik, sevkiyat ve askeri- teknik eğitim açısından önemli rol oynadı. İsrail son birkaç yıldır Suriye'de İran varlıklarına yönelik bitmeyen hava saldırılarıyla bu tedarik hattının daha da gelişmesini önlemeye çalışıyor.

2006 savaşı sonrası Lübnan için kullanılan caydırıcılık ifadesi son savaşta Gazze için de telaffuz edilmeye başladı. Bir haftada 3 bin civarında roket kullanan Gazze'nin savaşı bu minvalde 1-2 ay sürdürebileceği düşünülüyor.

Bu, oyunun kurallarının değiştiren yeni bir gerçeklik. İsrailli kaynaklara göre Hamas'ın stokunda 5-6 bin, İslami Cihad'ın stokunda 8 bin roket var. Bazı kaynaklar da toplam roket sayısını 30 bin olarak veriyor. Gerçek rakamları bilmek imkansız.

Gazze'de askeri güç açısından İzzeddin Kassam Tugayları'nın üstünlüğünü Kudüs Tugayları izliyor. Başta FHKC olmak üzere sol gruplar da İran'a en yakın grup olan İslami Cihad üzerinden silah ediniyor.

FHKC'nin doğrudan İran'la ilişkileri de son zamanlarda arttı. FHKC dışında sol kanattan silahlı direnişe katılanlar arasında Filistin Demokratik Kurtuluş Cephesi ve Nasır Selahaddin Tugaylarını sıralamak mümkün.

Hamas ile İslami Cihad artık roketleri kendi yeraltı tesislerinde üretecek kadar uzmanlaştı ve dışa bağımlılık çok azaldı. Suriye'den temin edilen tanksavar kornet gibi bazı silahlar ise Mısır'ın Sina Yarımadası'ndan Gazze'ye tünellerle sokuluyor. Daha önce gizli güzergâhta Sudan da vardı.

Gazze'den İsrail'e şimdiye kadar Kassam (10 km), Kudüs 101 (16 km), Grad (55 km), Siccil (55 km), Fecr (100 km), Bedir 3, M-75 (75 km), SH-85, J-80 (80 km), J-90 (90 km), R-160 (120 km), A-120 (120 km), Suriye tabanlı yerel üretim M-302 (200 km) ve Ayyaş 250 (250 km) roketlerinin yanı sıra kamikaze droneları ve kornetler kullanıldı. Aşdod, Aşkelon, Dimona, Negev, Bir Şeba, Lod, Ramle, Kudüs, Tel Aviv şehirlerinin yanı sıra Ben Gurion Havaalanı hedef alındı.

Hamas ve İslami Cihad'ın dışındaki örgütlerin kullandığı roket/havanların menzilleri ancak Aşkelon-Aşdod'a kadar ulaşabiliyor. Filistinli bir kaynağın tahminlerine göre İsrail'e atılan roketlerde Hamas'ın payı yüzde 45-50, İslami Cihad'ın payı yüzde 35-40, geri kalan 10-15 diğer örgütlere ait. Direnişin sivil kanadında da her bir örgütün yeri ayrı. Mesela sol gruplar sağlık alanında öne çıkıyor.