Boşa Gitmek

Boşa Gitmek

Hakikat perdesi açıldığında bir ömür yapılan herşeyin boşa gittiğini görmek nasıl bir duygudur?

Boşa Gitmek

Hakikat perdesi açıldığında bir ömür yapılan herşeyin boşa gittiğini görmek nasıl bir duygudur? Nefsin kılavuzluğunda, Allahsız bir hayattan, dünya kapısında çekişip itişmekten, ne umulabilir ki? Dünya ile meşgul olup ahiretten yüz çevirmekle şeytanları sevindirmiş oluruz. Haktan gayrı herşeyde ziyan içinde ziyan vardır. Her ne yaparsak Allah için yapmalıyız. Çünkü Hak için olmayan herşey hiç olacaktır.

Muhammed Suresi:8,9. "İnkar edenlere ise, yıkım ve yokluk olsun! Allah onların işlerini boşa çıkarır. Bu, Allah'ın indirdiklerini beğenmediklerinden ötürüdür. İşlerini Allah bunun için boşa çıkarmıştır."

Ehlullah bu ayeti şöyle tefsir eder:

"Yok olsun o kâfirler! Zaten Allah onların tüm amellerini boşa çıkarmıştır. Onların tüm yaptıkları boşa gitmiştir. İşte böyledir, çünkü onlar Allah'ın indirdiklerinden hoşlanmadılar, Allah'ın indirdiklerinden tiksinip nefret ettiler. Namazdan, tesettürden, Allah'ın istediği şekilde bir hayat yaşamaktan tiksindiler. Allah da bu tavırlarından ötürü onların tüm sa'ylerini, tüm çabalarını boşa çıkardı...

Bunların yaptıklarının, yapacaklarını tamamı boştur. Çünkü bunlar gönüllerini İslâm'dan ve kulluktan soğutmuşlar, Allah'tan, Allah'ın dininden, Allah'ın kendilerine gönderdiği hayat programından hoşlanmamışlar, kendilerine başka başka hayat programları aramışlar, peygamberden nefret etmişler, kitaptan tiksinmişler, namazı, orucu, haccı, zekâtı beğenmemişlerdir. İdama gidiş bilmişlerdir mescide gidişi. İşte bunun içindir ki Allah onların tüm amellerini boşa çıkarmıştır. Kur'an'ın başka yerlerinden öğreniyoruz ki, haktan, Allah'tan gelenlerden nefret eden bu alçaklara Rabbimiz pisliği, necaseti sevdirmiş, onlardan razı olacak hale getirmiştir.

Şimdi bu durumda kendimizi bir sorgulayalım. Eğer İslâm'dan razı değilseniz, eğer Kur'an sizi sıkıyorsa, eğer hadislerden zevk almıyorsanız, eğer Kitap ve Sünneti öğrenmeye isteksizseniz, namazdan, abdestten, tesettürden, haccdan, zekâttan hoşlanmıyorsanız, eğer mü'minlerle beraberlik sizi sıkıyorsa, eğer dinden, âyetten, peygamberden bahsetmekten sıkılıyorsanız, Cenâb-ı Hakkı hatırlamak, âhireti, hesabı, kitabı düşünmek size zevk vermiyorsa o zaman kesinlikle söyleyebilirim ki siz bir pislik içindesiniz, siz necasetten hoşlanıyorsunuz. Halbuki Allah onu kâfirlere yazmıştır, durumunuzu bir daha gözden geçirin. Çünkü sevdikleriniz, beğendikleriniz, razı olduklarınız Allah'ın sevip sizin adınıza gönderdiği şeyler değildir. Halbuki bizim hayatımız için en güzelini, en doğrusunu, en sevilmesi gerekeni gönderen Allah'tır.

Din adına, hayat adına en güzelini, hayat programı ve sistem adına en güzelini, hukuk, eğitim, kanun, kazanç, eşya, ev tefrişi adına en güzelini Allah'ınki bilmiyorsanız, Allah'ınkinden hoşlanıp razı olmuyorsanız, bunları insanlardan veya toplumdan almaya, Avrupa'dan, Amerika'dan, İsviçre'den, Fransa'dan almaya çalışıyorsanız, bilesiniz ki siz kesin hidâyetten çıkmış pisliğe batmış insanlarsınız...

Peki niye böyle oluyor? Neden böyle pislik içindesiniz? Çünkü En'âm'da Allah öyle diyor da ondan:

"İşte biz böylece kâfirlere pisliği, rics'i yazdık, sevdirdik."(En'âm 125)

İşte Allah böylece inanmayan kâfirlere pisliği yazmıştır. Pislikten hoşlanma ve hayırdan hoşlanmama onların vazgeçilmez özelliğidir. İşte böylece, Allah inanmayanları bataklılar, pislikler içinde bocalar bir vaziyette bırakıverir. Allah kâfirlere kötülüğü yazıyor. Çünkü onlar hep kötülükten yana olmuşlardır. Çünkü onlar oylarını hep kötülükten yana kullanmışlardır. Çünkü onlar hidâyetten nefret edip dalâleti tercih etmişlerdir. Çünkü onlar bunu istemişler, iradelerini bu istikâmette kullanmışlar, kötülükten razı olmuşlar, kötülüğün peşinde olmuşlar, Allah da onlara bunu yazıvermiştir. Kötülüğü onların vazgeçilmez özelliği yapıvermiştir."

Filiz Konca