Abdurrahman Dilipak: Partiler ve Adayları

Abdurrahman Dilipak: Partiler ve Adayları

Haber Vakti .com yazarıı Abdurrahman Dilipak'ın yazısını iktibas ediyoruz

2022 Mayıs ayı itibariyle 2023 Haziran’ında yapılacak genel seçimler için seçime girme yeterliliğine sahip parti sayısı 27 oldu. Seçime girecek partilerin listesi şöyle:1-Adalet Partisi, 2-Adalet ve Kalkınma Partisi, 3-Anavatan Partisi, 4-Bağımsız Türkiye Partisi, 5-Büyük Birlik Partisi, 6- Cumhuriyet Halk Partisi, 7-Demokrasi ve Atılım Partisi, 8-Demokratik Sol Parti, 9-Demokrat Parti, 10-Emek Partisi, 11-Gelecek Partisi, 12-Genç Parti, 13-Halkların Demokratik Partisi, 14-Hür Dava Partisi, 15-İyi Parti, 16-Memleket Partisi, 17-Millet Partisi, 18-Milliyetçi Hareket Partisi, 19- Muhafazakar Yükseliş Partisi, 20-Saadet Partisi, 21-Sol Parti, 22-Türkiye Değişim Partisi, 23-Türkiye İşçi Partisi, 24-Türkiye Komünist Hareketi, 25-Türkiye Komünist Partisi, 26-Vatan Partisi, 27-Yeniden Refah Partisi.

Peki, şimdi kaç grup var: Cumhur ittifakı: AK Parti, MHP, BBP.. Daha sonra destek vereceğini açıklayan partiler: Vatan Partisi, ANAP, AS Parti, GAAP, Osmanlı, Cumhurbaşkanlığında HUDAPAR destek açıklaması yaptı. Bu durumda doğrudan ve şartlı destek açıklaması yapan 9 parti var Cumhur İttifakında. Millet İttifakı’na gelince; CHP, İYİ Parti, DP, SP ile başlayan harekete DEVA, GP, BTP’de katıldı. Yani bu ittifak da 7 partiden oluşuyor.

Aslında Cumhur İttifakı 9, Millet İttifakı 7 partiden oluşuyor. Toplumda ise Millet İttifakı’nın daha çok paydaşlı bir ittifak olduğu zannediliyor.

Böylece seçime katılacak 27 Parti’den 15’i 2 ittifakın içinde yer alıyor. 12 Parti’nin durumu ise değişken. Mesela Erbakan’ın Yeniden Refah’ı, Ümit Özdağ’ın Zafer Partisi bunlardan. Bunlar şimdilik ittifak dışı. Bu arada 3. Bir İttifak için bir takım çalışmalar yapılıyor. “Türkiye İttifakı Partisi” seçime girmek için eksiklerini tamamlamaya çalışıyor bildiğim kadarı ile. Büyük Türkiye Partisi, Anadolu Birliği Partisi ve Büyük Türkiye Partisi de bu oluşuma destek veren ve seçime katılmak için eksiklerini tamamlayan partilerden. Seçime katılamayacak ama kurulmuş 15 partinin ise bu yeni ittifaka destek vermek için açıklama yapacakları söyleniyor.

Tabi bu seçimde bir de “Plandemi Bağımsızlar Hareketi” diye bağımsızlar hareketi var. Partili ve Bağımsız Cumhurbaşkanı adayları da olacak sanki. Şimdiden 4 bloktan söz ediyoruz. Bu arada yeni ittifakların gündeme gelmesi sürpriz olmaz. 9+7 ye bir de bu durumda 3 eklemek gerekecek, bağımsızlarla birlikte 4. Bunların toplamı 20 ediyor. Tabi o zaman da seçime katılacak partilerin sayısı da 31 olacak!

Burada asıl sorun sandalyelerin paylaşımında çıkacak. TBMM’de son durum şöyle: İktidar: AK Parti (286) MHP (48) BBP (1) ; Muhalefet: CHP (134) HDP (56) İYİ Parti (37) TİP (4) DP (2) Memleket (2) DEVA (1) DBP (1) SP (1) YP (1) ZP (1) Bağımsızlar (5) Bağımsız (5) Boş (20) Boş (20).. Şimdi cevabını arayan asıl soru şu, bu partiler, İttifaklar ve ittifak içi gruplar, bu 600 milletvekilini nasıl paylaşacaklar? Paylaşamayacaklar, çünkü bu sadece İttifak içi bir sorun değil, ittifakı oluşturan partiler içinde de sorun var. Bunların hiç biri eski parti değil.

Tevfik Diker geçen gün bir basın açıklaması yaptı. Diyor ki: Akşener aktif siyaset yaptığı kendisini Gn. Bşk. Yrdc., milletvekili, bakan ve TBMM Grup Bşk. v. yapan ilk partisi DYP ve son partisi MHP'de değil İYİ Parti'de. İYİ Parti’deki hiçbir merkez sağcıyı parti genel idare kuruluna almadı ama MHP Gnl. Bşk. yarışında 'Akşener' in yanındakiler FETÖ’cü' diyen Koray Aydın'ı 2. adam yaptı.
Tuğrul Türkeş babasının kurduğu MHP’de değil AK Parti’de ve AK Parti, MHP ile Cumhur İttifakında beraberler. Fatih Erbakan babasının son partisi SP' de değil YRP'de. Ahmet Özal, babasının kurduğu ANAP 'ta değil TEK Parti’de Gnl. Bşk. Demirel ailesinin damadı İlhan Kesici, Demirel' in DYP' sinde ve kendisini milletvekili yapan ANAP'ta değil CHP’de. Geçmiş DYP - DP Gnl. Bşk., Soylu AK Parti’de. Geçmiş CHP Gn. Bşk. Baykal'ın kızı Aslı Baykal, CHP’den istifa etti. M. Yazıcıoğlu'nun ailesi BBP yönetimine karşılar. Bunları yazan da eski bir milletvekili. DYP Gn. Sek. Yapmış, Yolsuzlukla Mücadele Derneği kurucusu, aynı zamanda da AYM' nin kapattığı Büyük Türkiye Partisi Kurucu Genel Başkanı bir kişi. Siyasi manzara bu. Düşünsenize sağcısı, solcusu, liberali, alevisi, sünnisi, islamcısı, laikçisi, muhafazakarı her biri kendi içinde 40 parça.

Bakın mevcut parlamento çok büyük ölçüde yenilenmesi gerek. Onların çoğu gitmek istemeyecek bir gidenin yerine de 5 taliplisi olacak. “Aç tavukların kendilerini darı ambarında görmesi” gibi, hemen hepsinin de ayakları yerden kesik uçuyorlar. Blok için çatışmalar kadar parti içi çatışmalarda bu süreçte çok ciddi tartışmalar, hesaplaşmalara kopuşlara sebep olacak, göreceksiniz. Birileri bu ateşten gömleği kendi için koruyucu bir zırh gibi görüyor ama o gömlek kendilerini paratonere dönüştürdüğünün farkında değil çoğu bu süreçte. Farkında olsalar “o ateşten gömlek”ten kaçarlar ama, kaçtıklarını sandıkları şeye doğru koşuyorlar. Akıbetleri onları kaçıp gizlenmeyi düşündükleri yerde bekliyor.

CHP, Laikçi başına toplamış 4 İslamcı. “4 İslamcı”nın biri şeriatçı, biri liberal, biri Atatürkçü, biri siyasal islamcı! SP, DEVA, Gelecek, BTP.. Atatürkçü olanı da Milli Görüş geleneğinden gelen bir tarikat mensubu! CHP Genel başkanı desen, Alevi gelenekten gelen biri, Ama CHP’de liberali de var, İslamcısı da, HDP dışarıdan destek veriyor, HDP kendi içinde zaten yamalı bir bohça. Orada da Marksist’i de var, Kürt milliyetçisi de, liberali de var Ateisti, LGBT’cisi de. Ve tabi İslamcısı da. HDP’de Atatürkçü yoktur ama CHP ile HDP ittifak yapabiliyor. Artık herkes herkesle birlik olabiliyor. Din, ahlak, ideoloji, gelenek, tarih, hatta biyolojik cinsiyetinden bile bağımsız BİREY’lerden oluşan topluluklarda her şey mümkün. Onlar için olmaz diye bir şey olmaz. Her şey mümkün, gayeye gider her yol meşru yani!

Şimdiden söylüyorum: Kadrolarında değişim zorunlu, değişmeden olmaz. Ama bu değişim çok sancılı olacak. Değişim tabanda kırılma, çözülme ve dağılmalara sebep olacak. Hem de bu durum bütün partiler için geçerli. Sonuç göreceli olarak grupların tepe partileri için daha zor ve sancılı olacak. Herkes sonuçta ayakta durmak için bir sacayağına muhtaç. Bu sacayağında en güçlü kendi içinde tek başına en güçlü olan %51’e sahip değilse, küçükler, güçlüyü teslim alacak. Sorun sadece nihai olarak seçmenin %51’inin oyunu almakta değil. Mesela, CHP %25 de kalırsa, İYİ parti, HDP ve diğerleri %26 ise, burada tepe parti, aslında azınlıklar ittifakının yanında azınlık olacak. AK Partinin yeni ittifak arayışını bir kenara bırakın, MHP’nin dışında da parti içindeki güç odaklarını hesaba katarsanız AK Partinin de işi zor. Konu kimin aday olacağı sorusuna tek seçici olarak Erdoğan karar verse de tabanın buna tepkisi ve parti içi hiziplerin tepkisi de önemli. Kimsenin evdeki hesabı bana kalırsa çarşıya uymayacak. Tencere yuvarlanacak kapağını bulacak, sonucu hep birlikte göreceğiz.

Selam ve dua ile.