10 Ay Hapis Yattığı Şiiri Meclis'de Okudu

10 Ay Hapis Yattığı Şiiri Meclis'de Okudu

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, TBMM Genel Kurulunda, 10 ay hapis yatmasına neden olan şiiri okudu, AK Parti'li milletvekilleri ayakta alkışladı.

Erdoğan, hükümet programı üzerindeki görüşmelerde yapılan eleştirileri yanıtladı.

Konu, ceza yediği ve 10 ay hapis yatmasına neden olan şiir meselesine gelince de aynı şiiri bir kez daha okudu..

Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü:

''Benim şahsımla alakalı konuda, şu andaki yargılananlarla beni aynı kefeye koyma yanlışına, bedbahtlığına düşüyorsunuz.

Ben neden dolayı 10 ay yedim? Ziya Gökalp'in şu şiiri ve onun arkasındaki şu ifadelerimden dolayı. Bunu burada tekrar okuyorum: 'Minareler süngü, kubbeler miğfer; camiler kışlamız, müminler asker.' Bu şiir... 'Bir şey beni sindiremez; Gökler, yerler açılsa, üzerimize tufanlar, yanardağlar saçılsa; Biz oyuz ki; imanıyla övündüğümüz ecdadımız, titretici şeylere hiçbir gün diz çökmemiş; zaferlerin tapusu, Anadolu'nun tapusu, Malazgirt'ten ta Çanakkale'ye imanın geçilmez kalesine kadar ecdadımızı zaferden zafere koşturan bu birliktir, bu beraberliktir.' Ben, bu ifadelerden dolayı 10 ay yedim.''

Erdoğan'ın bu sözlerinin ardından, AK Parti'li milletvekilleri ayağa kalkarak uzun süre kendisini alkışladı. Erdoğan, ''Fakat sizin savunduğunuz arkadaşlarınız acaba neden dolayı şu anda sanık durumundalar. Yargıya da müdahale etmeyin'' dedi.


 

Biz Terör örgütü liderleriyle masaya oturmadık

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, yemin krizi aşıldıktan sonra da CHP'ye yüklenmeye devam etti. Erdoğan, CHP'nin marjinalleştiğini ve bunun tehlikeli bir durum olduğunu belirterek, "Ve bak geldiniz yemin ettiniz bak ne oldu. Ne oldu? Bin düşüneceksin bir konuşacaksın. Öyle olmazsa böyle olur" dedi. Erdoğan, CHP'li vekillerin yemin etmelerine rağmen Genel Kurul salonuna girmesini ise iç tüzük ihlali olarak değerlendirirken "Onu hiç gündeme getirmedik. Nezaketimizin gereği. Aslında sizin bu salona girememeniz gerekirdi bu iç tüzükte var. İç tüzük ihlali yapıldı" diye konuştu.

Başbakan Erdoğan, hükümet programına ilişkin görüşmelerin ardından yaptığı konuşmasında muhalefetin hükümet programı ile ilgili görüş ve eleştirilerini dile getirmemelerine dikkat çekti. Muhalefetin programı okuma fırsatı bulamadığını dile getiren Erdoğan, "Zaman zaman da kendimi adeta sanki yargı salonunda hissettim. Sadece burada bu konuşuldu. Hükümet programını tartışacağımızı zannediyordum buna rağmen yine de konuşmacılara şahsım grubum adına teşekkür ediyorum" dedi. Erdoğan, konuşmasının başında Srebrenitca Katliamı'nın yıl dönümü olduğunu da hatırlatarak şunları söyledi:

"Geçen yıl törenlere ben katılmıştım bu yıl da başbakan yardımcımız Bülent Bey katıldılar. Oradaki bütün şehitlere Allahtan rahmet diliyorum. Halen aydınlatılması gereken karanlık noktalar olduğunu adalete teslim edilmesi gereken zanlılar olduğunu nereye gömüldüğü beli olmayan kayıplar olduğunu biliyoruz. Katliamı unutmayacak unutturmayacağız.

Avrupa'nın ortasında bir dara benzer katliamlar yaşanmaması için Türkiye olarak bu meseleyi takip etmeye devam edeceğiz. TBMM genel kurulundan bir kez daha Boşnak kardeşlerimize dayanışma mesajlarımızı iletiyorum."

-MUHALEFET BAŞINI İKİ ELİNİN ARASINA ALSIN-

Başbakan Erdoğan, 12 Haziran seçimlerinde milletin siyasetçilere önemli mesajlar verdiğini belirterek, çok partili sisteme geçişten sonra yaşanan sancılı süreçlere rağmen demokrasinin sürekli olgunlaştığını ve ilerleme kaydettiğini belirtti. 12 Haziran seçimlerinin demokrasinin ulaştığı seviyeyi ve artık sahip olduğu ileri standartları göstermesi bakımından özellikle önemli olduğunu belirten Erdoğan" İster profesör olsun ister çoban her bir fert serbestçe oyunu kullanıyor. Hür iradesi ile tercihini yapıyor. Söylenmesi gerekeni en güzel şekilde söylüyor" dedi, Erdoğan Kılıçdaroğlu'nun "Egemenlik şu anda kayıtlı şartlı milletindir" sözlerine de yanıt vererek şunları söyledi:

"Sayın vekiller 12 Haziran akşamı sandıkların açılması ve ortaya çıkan tablo 'Egemenlik kayıtsız şartsız milletindir' ilkesine inanıyorsa muhalefet başını iki elinin arasına alacak 'nerede ne yanlış yaptık da yüzde 50 AK Parti'ye gitti' diye bunu düşünmesi lazım.

Yani yüzde 26 alacaksın asıp keseceksin yüzde 13 alacaksın asıp keseceksin. Egemenlik kayıtsız şartsız milletinse buna teslim olacaksın, 2 kişiden bir kişi AK Parti'ye oy verdi.

Millet seçimler yoluyla her tartışmaya her soru işaretine her anlaşmazlık ve uyuşmazlığa hakemlik yapıyor. Bu hakemliğin neticesidir."
Erdoğan'ın konuşması sırasında CHP Grup Başkanvekili Muharrem İnce'nin tepki göstermesi üzerine ise Erdoğan, "Kulak asmayanları hakem sahadan atar bağırıp çağırmayla bu iş olmaz" sözleriyle karşılık verdi.

-YEMİN ETTİNİZ İŞTE NE OLDU?-

Başbakan Erdoğan, 12 Haziran seçimlerinde katılım ve temsil oranlarına dikkat çekerek "Bu demokratik olgunluğun aynı derecede parlamentoya ve siyasete de yansıması en büyük arzumuzdur" dedi. Siyasetçilerin de millet kadar vizyon ve ufuk sahibi olması gerektiğini belirten Erdoğan, "Siyaset kurumu milletle aynı frekansı tutturmalı aynı yöne bakmalıdır. Ben şu hususu her fırsatta ifade ettim. Demokrasilerde muhalefet en az iktidar kadar önemlidir" dedi.

Bugün aşılan yemin krizine ilişkin CHP'yi eleştiren Erdoğan, "Ama muhalefet konumunu bilemiyorsa marjinalleşiyorsa o zaman bu ülkede ileri demokrasiden bahsedemeyiz. Hele hele anamuhalefet marjinalleşirse bu çok büyük bir tehlikedir. İki arkadaşımız yemin etmedikçe biz etmeyeceğiz derseniz bu marjinal bir düşüncedir. Ve bak geldiniz yemin ettiniz bak ne oldu. Ne oldu? Bin düşüneceksin bir konuşacaksın. Öyle olmazsa böyle olur. Bir taraftan milli irade diyeceksin ondan sonra milli iradeye 12 Haziran'da sen konuştun bundan sonra konuşma diyeceksin. Milli irade sana parlamentoya konuş diyor. Dışarında Atina'da parlamentoyu şikayet et demedi. Burada konuşacaksın. Burada konuşacak sözü olmayanlar Atina'ya gitti. Durum çok daha farklı hale geldi."

-İÇ TÜZÜK İHLALİ YAPILDI-

Erdoğan, CHP'nin yemin etmeme kararının bir iç tüzük ihlaline neden olduğunu da sözlerine ekledi. "İç tüzüğün 2.b maddesini okumanızı tavsiye ediyorum. Burada durumunuz farklıydı. Onu hiç gündeme getirmedik. Nezaketimizin gereği. Aslında sizin bu salona girememeniz gerekirdi bu iç tüzükte var. İç tüzük ihlali yapıldı" diyen Erdoğan'a CHP'li Muharrem İnce tepki gösterince Erdoğan "Yemini ettikten sonra istediğin zaman girersin ama yemin etmeden durumun tribündekiler gibidir farklı değildir" yanıtını verdi.

Erdoğan, şöyle devam etti:

"İktidar önüne 2023 gibi bir vizyon koymuşken muhalefet hala bu tartışmaları yürütüyorsa eskinin gündemine meselelerine takılıp kalıyorsa 1940'ları aşıp bugünlere gelemiyorsa ülke adına sağlıklı bir hizmet ortamı olarak görmeyiz. En az iktidar kadar vizyon sahibi olmalarını 12 Haziran seçimlerinden çıkan en net mesaj budur. Bir kendi halinize bakın bir de AK Parti'ye bakın. Her şey ortada. Bu aziz millet AK Parti'ye zikzak yaptırmadı hep tırmandırdı. Ama sizde istikrar yok onun için de sizi muhalefete mahkum etti. Burada da nerede yanlışımız var diye düşüneceksiniz. Bunu size düşündürmedi. 81 vilayette biz varız siz yeni yeni gitmeye başladınız. Sürekli uyarısını yapa yapa bugüne geldik. CHP ilk defa bunu yaptı. MHP'nin de yapması lazım. İlerin tamamında bulunmak gerekir. Ben dersi aldım iyi de çalışıyoruz. Biz şunu samimiyetle arzu ediyoruz. Muhalefet bizi eleştirsin yapıcı eleştiriler getirsin. Bu şekilde hep birlikte şu çatının altında ülkemiz milletimiz için hizmet üretelim. Yapıcı eleştiriden asla yüksünmeyiz. İstişareden müzakereden asla kaçınmayız Milletin istifadesine olan her işte el birliği yapmaktan asla gocunmayız. Bizi buraya millet gönderdi ve en nihayetinde hepimiz millet için varız ve millet için çalışıyoruz. 12 Eylül halk oylamasının ardından seçimlerde millet bize şu iki mesajı gayet açık verdi. 1. Yeni bir anayasa yapın dedi. 2. Milli birlik ve kardeşlik sürecini kararlı şekilde sürdürün. 12 Eylül'de çıkan yüzde 58 evet oyunun da 12 Hazirandaki yüzde 50 desteğin de verdiği en önemli mesaj işte budur.''