Amerika Birleşik Devletleri, Siyonist rejim ve Suudi Arabistan istihbarat birimleri arasında ortak çalışan bir casusluk ağının bazı üyelerinin yakalanması ve bu ağın operasyon merkezinin imha edilmesi sürecinde, Yemen’in El-Mesire kanalı, Suudi casusluk ağının unsurlarından biri olan “Mecdi Muhammed Hüseyin”in bazı itiraflarını yayımladı.

Bu itiraflar, onun istihbarat faaliyetlerinin yöntemlerine dair yeni ayrıntıları ortaya koydu. Sorgulamalar sırasında, ülke içindeki belirli binalar ve sahalar hakkında gözetleme ve görüntüleme görevleri yürüttüğünü kabul etti.

Mecdi Muhammed Hüseyin, ifadesinde şu bilgileri verdi: “Ağın (casusluk ağının) başındaki kişi, bana araçla belirli noktalara gitme ve keşif görevi yapma talimatı veriyordu. Benden, araca monte edilmiş olan kamerayı açmamı istiyorlardı; bu kamera, bir modem ve güç kaynağına bağlıydı ve görüntüleri onlara canlı olarak aktarıyordu.”

Hüseyin sözlerine şöyle devam etti: “Bana tüm cihazları ‘tam donanımlı sistem’ adını verdikleri bir düzen içinde çalıştırmamı söylüyorlardı. Ardından aracı kilitleyip oradan uzaklaşmam gerekiyordu. Bazı görevlerde ise araçta kalmamı, yaklaşık on ila yirmi dakika beklememi istiyorlardı; diğer durumlarda ise bölgeden hemen ayrılmam emrediliyordu.”

O, sorumlu subayıyla iletişim yöntemine dair de şu açıklamada bulundu: “Her zaman GPS haritası üzerinden bana tam konumu gönderiyordu, hatta aracın duracağı noktayı bile belirtiyordu. Bazen ‘biraz daha ilerle’ diyordu çünkü kendisi görüntüleri doğrudan ve canlı olarak izliyor, tüm hareketleri takip ediyordu.”

Hatırlatmak gerekir ki, Yemen İçişleri Bakanlığı, Amerika, Siyonist rejim ve Suudi Arabistan istihbarat kurumları arasında ortak faaliyet yürüten bir casusluk ağının bazı unsurlarının yakalandığını ve bu ağın operasyon merkezinin imha edildiğini duyurdu.