Gülen'den Başbakan'a Dava

Gülen'den Başbakan'a Dava

Fethullah Gülen'in avukatı Nurullah Albayrak, Başbakan Tayyip Erdoğan tarafından "nefret söylemi ile müvekkiline yöneltilen iftira niteliğindeki ithamlar" iddiasıyla yargıya intikal ettirildiğini bildirdi.

Başbakan Erdoğan'ın iftira attığı öne sürülen açıklamada Gülen'in 28 Şubat döneminde İdamla yargılandığı belirtelerek hukukun hiçe sayıldığı öne sürüldü. tevhidhaber.com

"İftira"ların hiç bir deliliinin olmadığı belirtilen açıklamada ‘müddei iddiasını ispatla mükelleftir’ kaidesi vurgulanarak konunun yargıya taşındığı açıklandı.

Gülen!in Avukatı tarafından yapılan açıklama şu şekilde;

Fütursuzca ve hukuk hiçe sayılarak ortaya atılan bu iftiralara karşı bütün hakların sonuna kadar kullanılacağını vurguladı. Hukukun ve demokratik ilkelerin askıya alındığı, 28 Şubat sürecinden daha ağır bir sürecin yaşatıldığını vurguladı. 28 Şubat döneminde hakkında idam istemiyle dava açılan ve 9 sene yargılanıp beraat eden Gülen'in illüzyon ve yalanlarla sürecin sorumlusu gibi gösterilmeye çalışıldığının altını çizdi. Albayrak, yazılı açıklamasında şu ifadeleri kullandı: “İftiralardan, halkı kin ve düşmanlığa tahrikten ibaret bu iddiaların insaf sahibi hiç kimse tarafından kabul edilmesi mümkün değildir. Yapılan bu konuşmalarda insanları kutuplaştırıcı, tahkir edici, ötekileştirici, rencide edici ve vatana ihanet dahil suçlayıcı ifadeler kullanılmaktan çekinilmemektedir. Bu kapsamda, müvekkilimin teşviki ve Anadolu insanının destansı fedakarlıkları ile açılan eğitim kurumları da insafsız ve çirkin iftiralarla karalanmaya çalışılmaktadır.”

Hukukun en temel ilkeleri hiçe sayılıyor

“Yapılan bu konuşmalarda hukukun en temel ilkeleri hiçe sayılarak suçlamalar yapılmakta, ancak herhangi bir delil sunulmamaktadır. Başbakan tarafından da sıklıkla kullanılan ‘müddei iddiasını ispatla mükelleftir’ kaidesi ne yazık ki müvekkilim ve onu sevenler açısından yok sayılmaktadır. Esasen çamur atmak amacıyla söylenilen bu iddiaların ispatlanması gibi bir kaygı da taşınmamaktadır. Çünkü failler de bunların birer iftira olduğunu bilmektedir. Bu iddialar insan haklarına ve hukukun üstünlüğüne inanan hiç kimse tarafından uluorta söylenemeyecekken, dokunulmazlık zırhı altında geniş kitleler önünde sıralanabilmektedir.”

Nefret söylemi fiziksel saldırı kadar kötü

“Demokratik ülkelerde bir politikacının nefret dili ile bir topluluğu hedef almasının hukuka, insan haklarına ve ahlaka aykırı olduğu muhakkaktır. Nitekim, Yargıtay Ceza Genel Kurulu’nca da benimsenen, ‘Düşünce açıklamalarının kin ya da nefret uyandırıcı nitelikte olmamaları gerekir. İncitici, yaralayıcı, saldırgan nitelikte olmaları halinde toplumda nefret uyandırıcı olacağı kuşkusuzdur. Nefret uyandıran ifadelerin özellikle kırıcı olduğu ve fiziksel saldırıdan daha az kötü olmadığı ve uygar toplumlarda buna izin verilmemesi gerektiği (Trager/Dickerson)’ tespiti göz ardı edilmektedir. Bilinmelidir ki, nefret söylemi ile müvekkilime yöneltilen iftira niteliğindeki bu ithamlar yargıya intikal ettirilmiştir.”