ABD'nin 2005 İnsan Hakları Raporu'nda misyonerliği Haçlı Seferleri'ne benzettiği gerekçesiyle eleştirilen Diyanet İşleri Başkanlığı'na bağlı Diyanet Vakfı'nın "Misyonerlik" kitabı, yoğun ilgi üzerine Eylül 2006'da 2. baskısını yaptı.
Prof. Dr. Şinasi Gündüz'e hazırlatılan kitap ilk olarak 2005'te Diyanet Vakfı tarafından 10 bin adet basıldı. Kitap, milletvekillerine ve il müftülerine dağıtıldı. Müftüler de kitapları okullarında başarılı olan öğrencilere dağıttı. Kitapta, haçlı zihniyetinin terk edilmediği savunulurken "İşte Müslümanlara yönelik Hıristiyan misyonerliği sanki bu tarihsel yenilgilerin rövanşını almaya çalışmakta, belki tarih boyu en zayıf anını yakaladıkları Müslümanları alt etmeye çalışmaktadır" ifadeleri yer alıyor. Kitapta, şu ifadeler yer alıyor:
"Misyonerlik, yalnızca dinsel amaca yönelik faaliyette bulunan bir hareket olarak kalmamakta, aynı zamanda çeşitli güç odaklarının siyasal ve askeri egemenlik alanlarını genişletmeye yönelik çabalar olarak da sürdürülmektedir. Ortadoğu'ya barış getirme sloganıyla yörede askeri hegemonyasını kuran Batılı uluslar, himayeleri altında Ortadoğu'ya akın eden binlerce misyoner için koruyucu kalkan olmuşlardır. 11 Eylül olayları genel anlamda misyonerlik faaliyetleri için bir dönüm noktası olmuştur."
Kazanan taraf kim olacak?
Misyoner teşkilatlarının, bütün iletişim araçlarını kullandığının belirtil-diği kitapta, özellikle gençlere yönelik gezilerin, kampların misyonerlik faaliyetlerinde etkili olduğu iddia ediliyor.
Bedava yayının en etkili misyoner aracı olduğu bildirilen kitapta, "Türkiye'de misyonerlerce işletilen çeşitli yayın ve basımevlerinin çeşitli kitap, dergi ve broşürleri hazırlayarak halka bedava dağıttığı" kaydediliyor.
Kitapta, "İçinde yaşadığımız tarihsel şartlarda, misyonerlerin faaliyetleri bağlamında İslam-Hıristiyanlık karşılaşmasında kazanan taraf kim olacak; şüphesiz bunu zaman gösterecektir" ifadeleri dikkat çekiyor.