Tahliyelerde dikkat çeken detay: Bu bir beraat değil!

Tahliyelerde dikkat çeken detay: Bu bir beraat değil!

Geçtiğimiz günlerde İlker Başbuğ'un tahliyesine karar verilmesinin ardından bugün de peş peşe tahliye haberleri gelmeye başladı. Peki verilen tahliyeler ne anlama geliyor? Yargılamalar devam edecek mi? İşte cevabı...

İstanbul 20. Ağır Ceza Mahkemesi, Anayasa Mahkemesi'nin hak ve hürriyet ihlali olduğu yönündeki kararı çerçevesinde eski Genelkurmay Başkanı İlker Başbuğ'un tahliyesine karar vermesinin ardından bugün tahliyeler peş peşe gelmeye başladı.

Ergenekon davasından tutuklu bulunan Tuncay Özkan, Levent Göktaş ve Sedat Peker tahliye edildi. Daha sonra avukat Kemal Kerinçsiz, emekli albay Dursun Çiçek, eski özel harekatçı İbrahim Şahin, Yalçın Küçük, Şener Eruygur, Hasan Iğsız, M. Ali Çelebi, Merdan Yanardağ, Alaaddin sevim ve Danıştay saldırısı faili Alparslan Aslan'ın da tahliye edilmesine karar verildi.

Ceza Hukukçusu Prof. Dr. Ersan Şen ise, son tahliyeleri Haber7'ye yorumladı...

Şen, yapılan düzenleme ile gerekçeli kararları yazılamadığı için yaşanılan hak mağduriyetlerinin sona erdiğini belirtirken verilen tahliyelerin birer beraat ve aklanma olmadığını vurguladı. Yargılamaların tutuksuz olarak adli kontrol nezaretinde gerçekleşeceğine de dikkat çeken Şen, önümüzdeki günlerde yeni tahliyelerin olacağının da sinyalini verdi.

TAHLİYELER KANUN GEREĞİ

5 yıl süresi dolanların tahliyesinin kanun gereği olduğunu ancak bu tahliyelerin otomatikman değil mahkeme kararı ile gerçekleşeceğini ifade eden Şen, böylelikle adli kontrolün rahatlıkla uygulanabileceğini söyledi. 

EMSAL KARAR VERMENİN ÖNÜ AÇILDI

Ergenekon ve Ergenekon benzeri kısa kararları yazılan fakat gerekçeli kararları yazılmayanlar bakımından ayrı bir tahliye sebebinin daha ortaya çıktığını kaydeden Şen, ''Çünkü gerekçeli kararları yazılamadığı için tutuklama tedbiri ve tahliye talepleri incelenemeyen insanların hürriyeti ve güvenliği haklarının ihlal edildiğini Anayasa Mahkemesi İlker Başbuğ'un talebi üzerinden tespit etti. Bu tespit sonrasında ilginç bir gelişme yaşandı. İlker Başbuğ'un kararının çıktığı gün özel yetkili ağır ceza mahkemeleri ile terör mahkemelerini yürürlükten kaldıran 60526 sayılı kanun yürürlüğe girdi. Ancak bu arada Anayasa Mahkemesi İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi'ni muhatap alarak bir karar gönderdi. Kararın gereğini İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi yapamazdı çünkü yetkileleri kaldırılmıştı o yüzden sadece dosyaları devredebilirdi. Bunun yanında da gerekçeli kararı yazabilirdi. Ancak orada deyim yerindeyse İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi es geçildi. Mesele doğrudan nöbetçi mehkeme olan 20. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından sonuçlandı ve emsal bir karar vermenin önü açıldı.'' dedi.

HAKİM KANUNUN ÜSTÜNDE DEĞİL

Bugün mahkemeler arasında deyim yerindeyse bir itişme yaşandığını söyleyen Şen, yaşanan krizi şu sözlerle yorumladı;

''Dursun Çiçek'in başvurusunu alan 6. Ağır Ceza Mahkemesi dosyayı 13. Ağır Ceza Mahkemesi'nden istedi. Bunun üzerine toplanan İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi ''Sen benden bu dosyayı isteyemezsin yetkin yok, ben yetkiliyim'' diyerek hatalı bir karar verdi. Çünkü mahkemeler kanunla kurulur ve kanunla kaldırılır. Artık kanunla kaldırılan bir mahkeme ve onun hakimi hiçbir yetki kullanamaz. Çünkü hakim kanunun üstünde değildir.'' 

TAHLİYELER BERAAT VE AKLANMA ANLAMINA GELMİYOR

Şen, yapılan düzenelemer ile artık gerekçeli kararı yazılamayan davalarda tahliyelerin gerçekleştirilmesinin zorunlu olduğunu belirterek tahliyelerin adli kontrol çerçevesinde gerçekleştirildiğini söyledi. Tutuklama ile adli kontrol tedbirlerinin aynı şartlara sahip olduğundan adli kontrolle tahliyenin bir beraat ve aklanma olmayacağını da ifade eden Şen, gerekçeli kararı bitiremediğinden vatandaşı mağdur edemeyeceğinden adli kontrole tahliyelerin çok doğru olduğunu söyledi. 

Şen, adli kontolle tahliyelerde, sanıklara elektronik kelepçe, günlük kararkol imzası ve yurtdışı yasağı uygulanabileceğini belirtti.

YENİ TAHLİYELER YOLDA

Bundan sonra tahliyelerin üst üste geleceğini de dile getiren Şen, ''Sadece Ergenekon değil KCK gibi bir çok dava için geçerli olacak. Artık davalarda somut deliller aranacak. Bütün tutukluluklar gözden geçirilecek. 5 yılı dolduranlar tahliye edilecek.'' dedi.