İşte Diyarbakır Çalıştayı'nın sürece önerileri

İşte Diyarbakır Çalıştayı'nın sürece önerileri

Diyarbakır'daki çözüm süreci çalıştayından, CHP'nin sürece dahil olmasından, üçüncü bir taraf kurulmasına kadar bir dizi öneri çıktı. İşte o öneriler...

Üç bakanın bizzat yer aldığı ve 'Eve dönüş sinyali'nin geldiği AK Parti'nin Diyarbakır'da düzenlediği 'Yeni Türkiye'nin Açılan Kilidi: Çözüm Süreci Çalıştayı'nın yankıları sürüyor. Vatan Gazetesi yazarı ve çalıştayın katılımcısı Hüseyin Yayman, bugün çalıştaydan çıkan somut önerileri köşesine taşıdı. Yayman, 11 maddede özetlediği önerilerin, çözüm sürecini de sonuca ulaştıracağını belirtti. İşte katılımcıların dile getirdiği o öneriler;

1- Sürece dair güven artırıcı adımlar atılmalıdır

2- Karakol ve kalekol inşaatları durdurulmalıdır

3- Çocuklarını isteyen analara evlatları verilmelidir

4- Öcalan’la görüşmek üzere gazeteci ve akil insanlar adaya gitmelidir

5- Bölgede yeni çalıştaylar yapılmalıdır.

6- Kürtçe eğitimin önündeki engeller kaldırılmalıdır

7- Bölgeye gelen uçaklarda Kürtçe anons yapılmalıdır

8- Hakikatleri araştırma komisyonu kurulmalıdır

9- Hasta mahkum ve tutuklular serbest bırakılmalıdır

10- Yerli temsilcilerden oluşan üçüncü bir taraf kurulmalıdır.

11- Çözüm yeri meclis olmalı ve CHP sürece dahil edilmelidir.

BEŞİR ATALAY: YOL KESMELERİ ANLAYAMIYORUZ!

Başbakan Yardımcısı Beşir Atalay, dün çalıştayda yaptığı konuşmada, son günlerde bölgede yaşanan yol kesme başta olmak üzere olaylara değinmiş ve sabrın sınırının zorlanmamasını istemişti. Atalay, "Çözüm süreciyle ilgili yeni adımlar atılacak daha somut yol haritası üzerinde çalışılıyor diye duyulduğunda bölgede de hareketlilik başladı. Yol kesmeler vesaire, bunları anlamakta zorlanıyoruz. Güvenlik birimlerimiz çözüm sürecinin hassasiyeti nedeniyle çok temkinli dikkatli .Çünkü bizim talimatımızdır o ama bölgede de bu hassasiyetin çok fazla dikkate alınması gerekiyor. Bu sabrın istismar edilmemesi gerekir" dedi.

EFKAN ALA'DAN YENİ TÜRKİYE TANIMI

İçişleri Bakanı Efkan Ala, yeni Türkiye'nin inşasıyla ilgili yapılan çalışmaları anlattığı konuşmasında
eski Türkiye'yi iliklerine kadar yaşamış Diyarbakır'da çalıştayın yapılmasının Ak Parti'nin meseleyi ne kadar önemli olduğunu göstermesi bakımından olumlu bulduğunu söylemişti. Ala'nın konuşmasında öne çıkan vurgular ise şöyleydi: "Yeni Türkiye. Çünkü biliyoruz ki, eski Türkiye'nin paradigmalarıyla alışkanlıklarıyla, refleksleriyle bırakınız böyle köklü bir sorunu hiç bir sorunu köklü bir biçimde çözmemiz mümkün değil. Türkiye, sorun çözen bir sisteme Ak Parti hükümetleri döneminde evrilmeye çalışmaktadır. Eski Türkiye'nin sistemi sorun çözüyordu, sorundan besleniyordu. Sorundan beslenen kapalı sistemlerin toplumlara milletlere hangi bedelleri ödettiğini, Türkiye en iyi yakından bilenlerdendir. Biliyoruz ki, eski Türkiye'nin kodlarıyla ve bu bölgede yaşayan insanlarla pratikte yaşarak öğrendiler ki, biz sorunlarımızı artık çoğalttık, büyüttük erteledik. öteledik. Neden böyle yapılıyordu, burada siyaset bilimci yani eski Türkiye'nin kodları herkesi belirli zamanlarda ihtiyaç duyduğunda öteki olarak tanımlamış, düşman olarak tanımlamış kendi varlığını onun üzerinde idame ettirmiştir. Hepimiz bir yönüyle bu sistemin mağduru olmuşuz. Öyleyse bu ismi, başlığı önemsemeliyiz. Çünkü yeni Türkiye'yi inşa etmezsek yeni kodlar paradigmalar üzerinden meselelere yaklaşmazsak sorunlarımızı çözemeyiz. Sadece milli irade denir gider. Meseleyi samimi olarak gerçekten çözme istediğimizin en iyi kanıtıdır. Bu bakımdan umutluyum. Benim umudumda karlar altında değil. İki temel sorun var. Bunlardan birisi Türkiye'de sistemin kapalı sistemin beslendiği iki temel sorun var. Bunlar biri din ve vicdan sorunu biri de etnik kimlik. 1980 sonrası ortaya çıkan hadise bu iki temel sorunu ve sistemin bunlara yaklaşımını çok açık biçimde ortaya koydu ve bu dönemde 1980 de 2000'lere kadar birlikte yaşadık"