Kudüs Valiliği'nin medya ofisi, Perşembe günü yaptığı basın açıklamasında, yerleşimcinin türbenin orijinal kilidini kırarak değiştirdiğini ve mekana elektrik ve su sayaçları dahil olmak üzere çeşitli eşyalar, mobilyalar ve donanımlar yerleştirdiğini belirtti.
Yerleşimci ayrıca, türbenin içindeki Şeyh'in mezarını kaldırmış ve dış duvarında yer alan, türbenin tarihi ve kültürel önemini anlatan anıt plakayı sökmüştür.
Türbenin bakımından ve gözetiminden sorumlu olan Dacani ailesinin bir üyesi, yaptığı rutin ziyaret sırasında yerleşimcinin bu ihlalini fark etmiş ve aile, durumu İsrail işgal belediyesine resmi şikayet dilekçesiyle bildirmiştir.
Belediye, ardından Çarşamba günü yerleşimciyi türbeden çıkarmış, ancak şimdiye kadar yeni anahtarı aileye teslim etmeyi reddetmiştir. Kudüs Valiliği, bu uygulamayı "ailenin türbeyi gözetme ve erişim hakkının bir başka ihlali" olarak nitelendirdi.
Kudüs Valiliği, bu ihlalden kutsal şehirdeki İsrail işgal makamlarını tamamen sorumlu tutarak, bunu "tam teşekküllü bir suç" ve "Kudüs'ün Arap, İslami ve Hıristiyan kimliğini değiştirmeyi hedefleyen süregelen bir sömürge projesinin parçası" olarak tanımladı.
Valilik, uluslararası topluma, özellikle UNESCO, İslam İşbirliği Teşkilatı ve BM İnsan Hakları Konseyi'ne, Kudüs'teki İslami ve Hristiyan kutsal mekanlarını koruma çağrısında bulundu.
Açıklamada, dünyanın kültürel mirasının ayrılmaz bir parçası olan türbeler, mezarlıklar ve tarihi eserler de dahil olmak üzere Filistin'in kutsal mekanlarına yönelik İsrail'in tekrarlanan ihlallerini durdurmak için harekete geçilmesi istendi.