İsrail hükümeti, İran ile birkaç Arap ülkesi arasında süregelen yakınlaşma ve ilişkilerin normale dönmesi lehine anlaşmazlıkları bir kenara bırakma çabalarından sonra bir hayal kırıklığı duygusuna kapılmış durumda.
Bu bağlamda Ma'ariv gazetesi, İsrail devletinin İran ile Ürdün arasında ilişkileri yeniden başlatmak için imzalanan ve Tahran ile Riyad arasında ilişkileri yeniden tesis etme ve büyükelçi değişimine yönelik bir anlaşmadan sadece haftalar sonra gelen bir anlaşmadan endişe duyduğunu bildirdi.
Gazete, İran Dışişleri Bakanı Hossein Amir-Abdollahian ile Ürdünlü mevkidaşı Ayman Safadi'nin ikili ilişkileri görüşmek üzere yakında bir araya gelme konusunda anlaştığını da sözlerine ekledi. Abdullahiyan, bir telefon görüşmesi sırasında Safadi'ye Tahran'ın iki ülke arasındaki ilişkileri ve işbirliğini geliştirmeye ve güvenliği artırmak için bir işbirliği anlayışına varmaya hazır olduğuna dair güvence verdi.
Ayrıca gazete, ABD'li uzman ve diplomatların, İran ve Ürdün dışişleri bakanları arasındaki görüşmenin bölgenin İran ile ilişkilerinde "olağandışı" bir gelişmenin göstergesi olduğu ve Suudi Arabistan'ın Ürdün'ü "uzlaştırmaya" zorladığı yönündeki izlenimlerine yer verdi. Tahran ile diplomatik kriz, muhtemelen Veliaht Prens Muhammed bin Selman'dan gelen bir mesaj.
Analistler, İran ile Suudi Arabistan arasındaki anlaşmanın başta Ürdün olmak üzere bölgedeki gelişmeleri etkilemeye başladığını doğrulamıştı.
Geçen Mart ayında Suudi Arabistan ve İran, Pekin'de Çin'in sponsorluğunda yapılan görüşmelerin ardından iki ay içinde diplomatik ilişkilerinin yeniden başlayacağını ve büyükelçiliklerinin yeniden açılacağını duyurdu.
2016'nın başlarında Suudi Arabistan, Suudi Şii din adamı Nimr al-Nimr'in "terörizm" suçlamasıyla idam edilmesini protesto etmek için Tahran'daki Suudi büyükelçiliğine ve Meşhed kentindeki konsolosluğuna düzenlenen saldırıların ardından İran'la ilişkilerini kesti.
Kaynak: TEVHİDHABER