"Suud, Bin Ladin Canlı Yakalanmasın diye Rüşvet Verdi"

"Suud, Bin Ladin Canlı Yakalanmasın diye Rüşvet Verdi"

Amerikalı yazar Seymour Hersh, Suudi Arabistan’ın Usame bin Ladin’i saklaması için Pakistan’a milyonlarca dolar rüşvet verdiğini ileri sürdü.

Amerika’da 11 Eylül olaylarında Suudi Arabistan’ın da parmağı bulunduğuna ilişkin iddiaların gündeme geldiği bir dönemde Amerikalı ünlü gazeteci Seymour Hersh'in,Usame bin Ladin’in Amerika tarafından bulunamaması ve sorgulanamaması için Suudi Arabistan'ın Pakistan makamlarına rüşvet verdiği iddiasını yeniden gündeme getirmesi dikkat çekti.
 “Usame bin Ladin’in Öldürülmesi” adlı bir kitabın da yazarı olan Seymour Hersh, AlterNet’ten Ken Klipperstein’e verdiği röportajda Suudi Arabistan, Pakistan ve ABD arasındaki girift ilişkilerin detayına ilişkin iddialar öne sürdü.
 Söz konusu röportajda Hersh, Suudi Arabistan’ın Usame bin Ladin’in yerinin gizli tutulması için Pakistan’a “rüşvet” verdiğini çünkü Arabistan’ın Usame bin Ladin’in yakalanıp sorgulanmasını istemediğini iddia etti.
 “Güvenilir kaynaklardan edindiğim bilgiye göre Suudiler tarafından gönderilen para bizzat kraliyet ailesi tarafından yönlendirildi. Bunun yanı sıra Pakistan’a karşılıksız olarak tankerlerce petrol gönderildi. Toplamda çok ciddi bir meblağa tekabül eden bir paraydı bu” diyen Hersh, tam olarak ifade etmese de bu meblağı “yüz milyonlarca dolar” şeklinde ifade etti.
 Usame bin Ladin’in ölümünün “suikast” şeklinde gerçekleştiğini fakat operasyonu gerçekleştiren Amerikan askerlerinin operasyon haberinin bu denli yayılmasından memnun olmadıklarını ifade etti.
 “Komandolar yaptıkları işten dolayı gurur duymadılar. İşler planladıkları gibi gitmemişti. Düşünülen şeylerle yapılan şey farklıydı. Zaten daha sonrasında sorgulandılar. Bu meselenin gündeme geniş boyutuyla yansımış olmasına da sevinmediler çünkü yaptıkları iş içeri girip; vurmaktı”… “Bakın daha önce de böyle operasyonlar oldu. Bizde işler böyledir. Ama komandolar Pakistan polisi tarafından yakalansalardı, cinayetle yargılanacaklardı. Bunun böyle olduğunu anladıkları için sıkıntı yaşadılar”.
 “Pakistan üst komutası onlara şöyle demişti: -Gidin ve öldürün ama asla ortada ceset bırakmayın ya da onu göz göre göre tutuklamayın. Bir hafta sonra onu Hindu Kuş’ta öldürdüğünüzü söylersiniz-. Plan buydu. Çünkü Usame bin Ladin Pakistan’da özellikle de Urduca konuşulan bölgelerde çok sevilen biriydi. Ülkenin önemli bir bölümünde ciddi oranda destekçileri de vardı. Eğer onların (Pakistan hükümetinin) Ladin’in öldürülmesi olayında bize yardım ettiği o günlerde ortalama bir insan tarafından anlaşılsaydı hükümet büyük bir baskıya maruz kalacaktı.
 Seymour Hersh geçtiğimiz yıl da El-Kaide liderinin öldürülmesi konusunda ABD yönetiminin kamuoyunu yanlış bilgilendirdiğini öne sürmüş ve kamuoyunda tartışma yaratmıştı.
 Seymour Hersh, Bin Ladin operasyonunun, daha önce açıklananın aksine ABD'nin gizli operasyonuyla değil, Pakistan istihbaratının bilgisi dahilinde gerçekleştiğini iddia etmişti.
 BBC Türkçe’de yer alan bilgilere göre Seymour Hersh, Bin Ladin’in 2006'dan itibaren Pakistan'ın elinde esir olduğunu ve Suudi Arabistan'ın maddi yardımı ile Abbottabad kentinde tutulduğunu yazmıştı.
 ABD, Pakistan istihbaratından bir kaynak aracılığıyla Bin Ladin'in yerini öğrendi. Üst düzey Pakistan yetkilileri ABD'ye baskın izni verdi --ki bu bir nevi suikast izniydi.

İslami Analiz