Müslümanlara Yaptıkları Zulmü Anlattılar

Müslümanlara Yaptıkları Zulmü Anlattılar

Orta Afrika Cumhuriyeti'nde terör estiren Hristiyan gruplar, Müslümanlara yaptıkları zulmü anlattı

Orta Afrika Cumhuriyeti'nin başkenti Bangui'de Müslümanlara yönelik saldırılarda bulunan silahlı bir Hıristiyan grubu görüntülendi. Bangui'nin Miskine Mahallesi'nde görüntülediği Anti-balakalar üye grup, İmam İbrahim Camisi'inin duvarlarını kazıdı.

Cami duvarındaki tuğlaları yeniden kullanmak üzere alan grup, bölgedeki güvenlik karmaşası sırasında çaldıkları otomobil ile kamyonlarını nasıl parçaladıklarını anlattı.

Yerel Anti-balaka lideri Djappa Blaise, yaptığı açıklamada, anti-balakaların gerçek Orta Afrikalılar olduğunu belirterek, "Selekalar yabancı... Ülkemizi savunmaya karar verdik. Buradayım çünkü Meskine'i korumak için üstlerimden emir aldım'' dedi.

Gazetecilerin, evlerini terk etmek zorunda kalan Müslümanların ne zaman dönebileceklerine ilişkin sorusu üzerine Blaise, ''Bilmiyorum'' cevabını verdi.

Grup üyesi Ndizi Kane ise kameraya elindeki palayı göstererek, "Bu palayla 30'dan fazla Müslümanı öldürdüm. En komiği, sanki dillerini anlıyormuşum gibi, kadınların Arapça 'Allah Allah' diye attığı çığlıklardı'' dedi.

YIKILMIŞ CAMİDE KUR'AN-I KERİM SAYFALARI
Bu arada, grubun yıktığı caminin yakınında yırtılmış Kur'an-ı Kerim sayfalarının etrafa saçıldığı gözlendi.

Yırtık sayfaları inceleyen grup, Kur'an-ı Kerim'in Müslümanların dili olduğunu, Müslümanların da öldürüldüğünü söyledi. Grup üyeleri, Hz. Muhammed'i tanımadıklarını kaydetti.

Bir Anti-balakalı ise palası ile silahsızlandırma kampanyasında Fransız askerleri tarafından öldürülen Seleka generali Nureddin'in erkek kardeşi Taha'nın caminin ortasındaki mezarını kazıdı.  

Meskine'den kaçan Müslümanların bir bölümü Bangui havaalanı ile başkentteki merkez camisi çevresine, bir bölümü ise komşu ülkelere sığınmıştı.
BANGUİ'DE BİR MAHALLE "AÇIK HAPİSHANE" HALİNE GELDİ
Orta Afrika Cumhuriyeti'nde şiddet eylemlerinden kaçan Müslümanlar için başkent Bangui'nin 5 Kilometre mahallesi "hapishane" haline geldi.
Burundi ve Afrika Birliği'ne bağlı barış gücü (MISCA) askerlerinin koruduğu mahalle, başkentte kalan az sayıdaki Müslümanın yaşadığı yerlerden biri konumunda. Müslümanlar, Hıristiyan Anti-balaka grubunun şiddet eylemleri nedeniyle diğer mahallelerinin çoğunu terk etti.

110 bin nüfuslu 5 Kilometre mahallesinde sadece 15 bin Müslüman kaldı. 

Mahalledeki küçük bir camide toplanan Müslümanlar Birliği üyeleri 5 Kilometre'nin nasıl açık hapishane haline geldiğini anlattı.

Tıp öğrencisi Faysal Halil Ali Zaora, "Başta, şiddet eylemleri yoğunken mahalleden bile çıkamıyorduk. Hemen yakalıyorlar ve öldürüyorlardı. Şimdi büyük riskler alarak kent merkezine gidebiliyoruz. Ancak Bangui dışına çıkmaya cesaret edemiyoruz" dedi.

Zaora, "Neden gidelim? Biz Orta Afrikalıyız. Ülkemizi başkalarına bırakmayacağız. Genellikle Müslüman ve Hıristiyanların birlikte barış içinde yaşadığı söylenir. Evet, görünüşte öyle. Ancak uzun süredir siyasi olarak dışlanıyoruz. Tüm devlet başkanları, Müslümanların Orta Afrikalı olmadığını kafasına koymuş"  diye konuştu.
Mühendis Abdülaziz Meriga da, memurların işlerine, çocukların okula gidemediğini belirterek, "Mezarlığa bile gidemiyoruz. Ölenleri evlerin bahçesine gömmek zorunda kalıyoruz" dedi.
Meriga, olayların eski Devlet Başkanı Hıristiyan François Bozize'nin  "savaş oyunu" olduğunu savunarak, Bozize'nin iktidarı tehdit edilince ve yeni devlet başkanının Müslüman olacağını öngörünce Müslümanları ortadan kaldırmaya karar verdiğini savundu.
Devlet memuru Ebukar Midjiniaoua, evden çıkarlarsa öldürüleceklerini, bırakırlarsa evlerinin ellerinden alınacağını vurgularak, "Kamerun'a giden, eskort edilen konvoylora bile saldırıyorlar" ifadesini kullandı.
Midjiniaoua, tüm Hıristiyanların Müslümanlara düşman olmadığını bildiklerini ancak onlara Müslümanların yabancılar oldukları ve temizlenmeleri gerektiğinin öğretildiğini ve buna inandırıldıklarını söyledi.
Sosyolog Ado Musa Poucait ise, "10 Aralık-31 Ocak'ta Bozize'nin Müslümanları hedef aldığına ilişkin halka konuşma yaptığını, böylece milislerin oluştuğunu ve barikatların kurulduğunu belirterek, "Müslümansanız kaçırılıp öldürülürsünüz" dedi.
Ali Osman adlı bir Orta Afrikalı da, "Tüm bunlar önceden belliydi. Bize kafamızı koparacaklarını ve kadınlarımıza tecavüz edeceklerini söylemişlerdi. Anti-balakalar mahallelere girince Hıristiyanlar korunmak için evlerinin önüne palmiye dalları koydu. Anti-balakalar, Seleka'nın katliamlarına karşı kendini savunan grup olarak aksettiriliyor. Ancak bu milislerin katlettiği sivil halkın bu şiddetle ilgisi yok" diye konuştu.