Müslüman Gençler  Siyasi Hurafelere Dikkat

Müslüman Gençler Siyasi Hurafelere Dikkat

Milli gazete köşe yazarı Abdülaziz Kıranşal, "Müslüman gençler için siyasi hurafeler kılavuzu" başlıklı bir yazı kalem aldı.

Yazının tamamı şöyle:

Genç kardeşim! Hurafeler genelde başa gelen bela, musibet, kaos ve kargaşa zamanlarında gerçek olmadığı bilindiği halde psikolojik bir rahatlama umuduyla ortaya atılmış batıl düşüncelerdir. Bugün işgal, zulüm, kaos ve kargaşanın her türlüsüyle yüzleşen İslam toplumlarında hurafeler “kara kedi görmenin uğursuzluk olduğuna inanmak”, “türbelere çaput bağlayıp mum yakmak” seviyesini çoktan geçerek siyasi, iktisadi ve sosyal alanın tamamına sirayet etmiştir.

Genç kardeşim! “Bir kavim kendi durumunu değiştirmedikçe Allah onların durumunu değiştirmez” (Rad,13/11) ilahi yasası orta yerde dururken sebeplere başvurmadan, Kur’an ve sünnetin öngördüğü çıkış yollarına itibar etmeden üretilen her çözüm önerisi, toplumun umut ve heyecanını sömüren büyük bir hurafeden başka bir şey değildir.

Genç kardeşim! Bugün ümmet olarak ABD ile stratejik ortaklığı, İsrail’le dostluğu bitirmeden, ümmet coğrafyamızdaki ABD üslerini, NATO üslerini ve İncirliği kapatmadan, başta “İslam Birliği» olmak üzere ümmet olarak etkin askeri, siyasi, teknolojik ve ekonomik birliktelikler kurmadan terörün, kaos ve kargaşanın biteceğine, yeniden Osmanlı olabileceğimize ve dirilişe inanmak, “türbelere çaput bağlayıp dileğinin yerine gelebileceğine inanmaktan” daha büyük bir hurafedir.

Genç kardeşim! Emperyalist faizci sömürü sistemine bir son vermeden, faizsiz sisteme dayanan “Adil bir ekonomik düzen” kurmadan, dünyaya kafa tutan, bağımsız ve büyük bir ekonomiye sahip olabileceğimize inanmak “sağ elinin içi kaşınınca para geleceğine inanmaktan” daha büyük bir hurafedir.

Genç kardeşim! Iraklı kadınların iffetini kirletip bir buçuk milyon Müslüman’ı katleden ABD ve BM’ye, Suriyeli kadınların iffetini korumaları ve mültecilere sahip çıkmaları için, Bosna’da, Afganistan’da, Afrika’da Müslüman katliamı yapanlara da Arakan’daki katliamı durdurmaları için çağırı yapmak ve bunun bir çözüm olabileceğine inanmak “çocuklara nazar boncuğu takınca korunacağına inanmaktan” daha büyük bir hurafedir.

Genç kardeşim! BOP projesi gereği 22 ülkenin sınırlarının değişeceğini bilmemize rağmen, Irak’ın işgal edilip üçe bölünmesini gözümüzle görmemize rağmen, Suriye’nin bölünmenin eşiğine gelmesini canlı canlı yaşamamıza rağmen, ABD’nin tırlar dolusu silahla sınırlarımıza yaptığı askeri yığınağa rağmen, İsrail’in bekamızı tehdit edeceği iddia edilen referanduma verdiği desteğe rağmen halen ABD’nin müttefikimiz ve stratejik ortağımız, İsrail’in ise dostumuz olduğunu düşünerek sıranın bir gün bize gelmeyeceğine inanmak “at nalı asılan yere nazar değmeyeceğine inanmaktan” daha büyük bir hurafedir.

Genç kardeşim! AB uyum yasalarından vaz geçmeden, içki, kumar, zina, faiz, eşcinsellik gibi büyük günahların kurumlaşmasına engel olmadan, TV’lerdeki ahlaksızlıklara bir son vermeden dindar bir nesil yetişebileceğine inanmak “yeni gelinin kucağına erkek çocuk oturtunca çocuğun erkek olacağına inanmaktan” daha büyük bir hurafedir.

Genç kardeşim! “İslam Birliği” ve “Faizsiz Ekonominin” okutulmadığı, Siyonizm’in planlarının öğretilmediği, “henüz vakti gelmedi”, “her şeyin bir zamanı var”, “kazanımlarımızı heba etmeyelim” anlayışıyla ehven-i şer düzeyinde bir İslam’a, muhafazakâr demokratlık seviyesinde bir Müslümanlığa, ilkokul seviyesinde bir siyasi şuura mahkûm edilen nesillerden büyük ilim ve dava adamlarının çıkabileceğine inanmamız “Çocuğun göbeğinin, câmi avlusuna gömüldüğünde dindar, medresenin bahçesine gömüldüğünde âlim olabileceğine inanmaktan” daha büyük bir hurafedir.