Hamas'dan Çağrı

Hamas'dan Çağrı

Filistin İslami Direniş Hareketi (Hamas) Siyasi Büro Üyesi Mahmud ez-Zehhar, “Mescidi Aksa’da namaz kılan veya Filistinli bir vatandaşın öldürülmesi, dünyadaki bütün Müslümanların onurunun öldürülmesidir.” ifadelerini kullandı.

Hamas'ın önde gelen isimlerinden Mahmud ez-Zehhar, dün geceden bu yana işgal güçleri ile Yahudi yerleşimcilerin ırkçı saldırılarına maruz kalan Kudüslülerle dayanışma için abluka altındaki Gazze Şeridi’nde düzenlenen destek mitinginde bir konuşma yaptı.

Konuşmasında ez-Zehhar, İslam alemine ve Arap ülkelerine, Kudüs kentini ve Mescidi Aksa’yı işgal kirinden kurtarmak için Dönüş Ordusu’nu kurma çağrısında bulundu.

Filistin topraklarının işgal edilmesinin, tüm Arap ve İslam topraklarının işgal altında olması anlamına geldiğine dikkat çeken Hamaslı yönetici, “Mescidi Aksa'ya yapılan saygısızlık Mekke, Medine ve bilcümle yeryüzündeki bütün camilere yapılan bir saygısızlıktır.” dedi.

Açıklamasında ez-Zehhar, İsrail yönetiminin, Kudüs’te akıtılan şehit kanının, İslam ümmetinin her karış toprağına süzüldüğünü ve kutsallarını müdafaa etmek uğruna bütün Müslümanların silahlanması için yeterli bir sebep olduğunu vurguladı.

İşgalci İsrail’e karşı verilen savaşta birlik olmanın ve güvenlik koordinasyonunun yanı sıra işgalcilerin yüzüne silah doğrultmanın önemine değinen ez-Zehhar, “Ruhlarımız ve evlerimiz Mescidi Aksa’ya feda olsun.” dedi.

Konuşmada, Yahudilerin, tarih boyunca zalimlerden olduğu, Allah’ın insanların hidayeti için gönderdiği peygamberleri ve Allah dostlarını katlettikleri, bulundukları her dönemde insanlık için tehlike arz ettikleri ve sonuç olarak da çıkardıkları fesat ve bozgunculuk nedeniyle dünyanın dört bir tarafından sürülüp mukaddes Filistin topraklarına geldikleri belirtildi.

Mescidi Aksa’nın Mekke ve Medine’yi yakından ilgilendirdiğini aktaran ez-Zehhar, İsrail rejimiyle normalleşme anlaşmaları imzalayan ve işlediği insanlık suçlarına ortak olan Arap yöneticileri lanetledi.

Kudüs’te Neler Oluyor?

Aşırılık yanlısı Yahudi yerleşimci örgütlerin, Mescidi Aksa’ya baskın düzenleme çağrıları üzerine onlarca Kudüslü direnişçi, dün akşam saatlerinde Bab El-Amud bölgesine akın etti. Filistinlilerin yerleşimci karşıtı tepkileri ve işgal güçlerinin müdahalesi sonucu ortalık bir anda alev aldı, şiddetli çatışmalar yaşandı.

Mübarek Ramazan ayının onuncu gününün idrak edildiği dün (22 Nisan Perşembe) akşam Kudüs sokakları, işgal ve Yahudi yerleşimciler karşıtı büyük bir direnişe tanıklık etti. İşgal altındaki Doğu Kudüs'ün ana kapılarından biri olan Bab El-Amud (Şam Kapısı) meydanı savaş alanına döndü. Irkçı Yahudi yerleşimcilerin saldırılarını protesto eden onlarca Filistinli genç yaralandı. 

Bölgede yaşanan gerilimi yakından takip eden Filistin Kızılayı tarafından konu hakkında yapılan yazılı açıklamada, Doğu Kudüs'ün Eski Şehir bölgesi çevresindeki işgal güçlerinin sert müdahalesi sonucu yaralanan Filistinli sayısının 105’e yükseldiği, 21’inin tedavi edilmek üzere yakın hastanelere nakledildiği, birinin ise başından vurulduğu belirtildi.

Yerel kaynaklardan edinilen bilgilere göre, Siyonist İsrail güçleri, işgal altındaki Doğu Kudüs’te teravih namazı sonrası Eski Şehir’in Şam Kapısı yakınlarında bir araya gelen Filistinli direnişçilere ses bombaları ve TOMA’larla müdahalede bulundu. Bunun üzerine direnişçi gençler, İsrail polisinin müdahalesine karşılık bölgede ateş yakarak barikat kurdu.

Söz konusu çatışma ve arbede, Filistinli Araplara karşı kin kusmakla bilinen aşırı sağcı Lehava Yahudi örgütünün, Mescidi Aksa’ya baskın düzenleme ve  Bab El-Amud bölgesinde Müslümanlara karşı miting düzenleme çağrıları üzerine geldi. 


 Filistin Enformasyon Merkezi