DEVA Partisi, LGBT  Açıklaması

DEVA Partisi, LGBT Açıklaması

Deva Partisi Genel Başkan Yardımcısı ve İstanbul Milletvekili Mustafa Yeneroğlu, katıldığı televizyon programında "Diyanet İşleri Başkanı Ali Erbaş ile Ankara Barosu arasındaki tartışmada Deva Partisi olarak siz nerede duruyorsunuz?" sorusunu cevapladı.

Deva Partisi Genel Başkan Yardımcısı ve İstanbul Milletvekili Mustafa Yeneroğlu, katıldığı televizyon programında "Diyanet İşleri Başkanı Ali Erbaş ile Ankara Barosu arasındaki tartışmada Deva Partisi olarak siz nerede duruyorsunuz?" sorusunu cevapladı.

Deva Partisi vekili Yeneroğlu, Ankara Barosu'nun açıklamasının hukuk formasyonundan tamamen uzak, ideolojik ve toplumun değerlerinden olabildiğince uzak olduğunu belirtti. Din aliminin haram ve helalden bahsetmesinin doğal olduğunu söyleyen Yeneroğlu, İslam'ın eşcinsellerle ilgili hükmünü söyleyen Diyanet'in ise toplumu ayrıştırdığını iddia etti.

Diyanet'in bu meseleleri gündeme getirmesinden rahatsız olmadığını belirten Yeneroğlu, "Ancak Diyanet İşleri Başkanlığımız cümlesinin sonunda kullandığı 'mücadele etmeliyiz'in ne anlama geldiğini keşke açıklasaydı" dedi.

"Yani Diyanet İşleri Başkanlığı bu yaşam biçimleriyle veya haramlarla mücadele etmemiz gerektiğini ifade ediyor. Sonuçta tebliğ, tavsiye anlamında hiçbir Müslümanın buna itiraz etmesi mümkün değil, ben inançlı bir insanım." diyen Yeneroğlu, hukuk devletinde yaşadığımızı, devletin ölçüsünün günahlar olmadığını söyleyerek kamu gücü kullanan insanların sözlerine dikkat etmesi gerektiğini söyledi.

"Diyanet İşleri Başkanlığının topluma bir yaşam biçimi dayatma misyonu yok. Dolayısıyla Diyanet İşleri Başkanlığının sözlerini biz ancak tavsiye ve tebliğ anlamında değerlendirebiliriz." diyen Yeneroğlu, "Diyanet'in politize edilmemesi lazım. Diyanet'in bu tartışmalara çekilmemesi lazım." dedi.

"Toplumun her kesimine hitap ediyoruz"

Toplumun her kesimine hitap ettiklerini belirten Yeneroğlu, moderatörün LGBT sapkınlığı ile ilgili sorusuna şu cevabı verdi:

"Devlet özel hayata, bireylerin kendi özel tercihlerine müdahale ediyor şeklinde bir algı oluşturan tartışmalardan kaçınmak gerekiyor. Çünkü herkesin özel hayatını korumak devletin en öncelikli görevlerinden birisidir. Biz burada yaşam biçimleriyle ilgilenmeyiz. Yaşam biçimleri içerisinde insanların tercihleriyle ilgilenmeyiz. Bu tercihler insanların kendi özgür iradeleriyle, hür iradeleriyle karar verecekleri hususlardır. Bizim ilgileneceğimiz tek şey, her bir insanımız, her bir vatandaşımız hangi tercihe sahipse sahip olsun, başkasının hakkına tecavüz etmediği, suç işlemediği sürece devletin onun özgürlüğünü korumasıdır. Meseleye biz bu çerçevede bakıyoruz. Bu noktada elbette özgürlükçü bir partiyiz.