BMGK'da dönem başkanlığı sona eren İsveç'in BM Daimi Temsilcisi Olof Skoog, düzenlediği basın toplantısında, Filistin-işgal rejimi meselesinin büyük ölçüde yıkıcı olduğunu ve özellikle Gazze'de Filistinlileri son derece olumsuz etkilediğini söyledi.

Filistin-işgal rejimi meselesinin bölgeyi de olumsuz etkilediğine dikkati çeken Skoog, "Sorunun çözümüne öncelik verilmeli ama verildi mi? Korkarım hayır." dedi.

ABD'nin, bu meselenin çözümü için sunacağı “barış planına” ilişkin ise Skoog, “Herkes barış planını bekliyor ama kimse detaylarını bilmiyor ve plan zaten kuşkuyla da karşılandı.” değerlendirmesinde bulundu.

“YAHUDİ ULUS DEVLET” YASASINA ELEŞTİRİ

Skoog, ABD'nin Tel Aviv'deki büyükelçiliğini Kudüs'e taşımasını ve işgal meclisi tarafından kabul edilen tartışmalı “Yahudi ulus devlet” yasasını da eleştirerek, bu olaylarla barış sürecinden uzaklaşıldığını vurguladı.

İşgal rejimi ile Filistin arasında artan tehlikeli gerginliğe ilişkin uyarılarda da bulunan Skoog, "Gazze'de savaşın eşiğine gelindi. Neredeyse günlük yaşanan gerginlikler çok hızlı bir şekilde tırmanabilir ve BM Güvenlik Konseyi yeterince çaba göstermiyor." diye konuştu.

FİLİSTİN, ABD'NİN “BARIŞ PLANI”NA OLUMLU BAKMIYOR

Tel Aviv'deki büyükelçiliğini Mart ayında Kudüs'e taşıyan ABD'nin sözde barış planına, Filistin tarafı daha önce tavrını koymuştu.

Filistin'in BM Daimi Temsilcisi Riyad Mansur, projeye tepki göstererek, “ABD'nin teklif edeceği barış planı ile ilgilenmiyoruz çünkü Kudüs masada yok, mülteciler masada yok. UNRWA (BM Filistinli Mültecilere Yardım Kuruluşu), ABD'nin kendi eylemleriyle ortadan kalkacak, yerleşim birimleri onlar için aşağı yukarı kabul edilebilir. İki devletli çözümden bahsedilmiyor. Öyleyse masada ne kaldı? Bu nedenle işe yaramaz bir planla ilgilenmek istemiyoruz.” demişti.

Filistin Devlet Başkanı Mahmud Abbas da bu plana karşı olduğunu defalarca dile getirmişti.

İŞGAL REJİMİNE YÖNELİK TÜM TASARILAR, ABD'NİN VETOSUNA TAKILIYOR

BMGK, 5 daimi 10 geçici olmak üzere 15 üye ülkeden oluşuyor. Konseyin 5 daimi üyesi olan ABD, Rusya, Fransa, İngiltere ve Çin'den biri bile herhangi bir tasarıyı veto ederse, tasarı onaylanmıyor. Daimi üyelerden ABD, işgal rejimi aleyhine olan tüm kararları veto ettiğinden, bu yönde bir karar alınamıyor.