Zararlı çıkmayasınız

Merve Kavakçı

Amerikan Kongresinin 11 Eylül saldırıları ile ilgili geçirdiği yeni kanun Müslümanlar arasında infial ile karşılandı. Nitekim ilk dava da saldırılar sırasında ölen bir kişinin ailesi tarafından Suudi Arabistan aleyhine açıldı. Aslında bu ilk dava da değil. Daha önce benzer bir dava İran aleyhine açılmış, davacı İran’ın terörizmi barındıran, destekleyen bir ülke olması noktasından hareket ederek davalı ilan etmişti. Suudi Arabistan ile ABD arasındaki ilişkilerin gerilmesine sebep olacak yeni gelişme, aslında son on yıllarda git gide barizleşen Amerikan-Suudi ortaklığının duraklama dönemine girdiğinin de tesciliydi. ABD petrol konusunda olduğu kadar alternatif, yeni enerji kaynakları arayışına da hız vererek kendisi için Suudi Arabistan’ı tek çözüm olarak görmekten çıkarttı. Bu davayı da sadece siyasi değil, jeopolitik ve sosyoekonomik çerçevede değerlendirmek gerekir. Suudilerle arasına mesafe koymaktan çekinmeyecek bir ABD, dünyada yükselmekte olan İslamofobi trendine de katkı sağlayarak meşrulaştırmaya da hizmet edecektir. Bu bağlantı nasıl kurulur ki demeyiniz. 11 Eylül saldırılarının failleri Suudi devletine karşı Bin Ladin ve ekibiyse, bunda koca bir ülkeyi nasıl sorumlu tutarsınız sorusuna Oryantalist açıdan bal gibi tutarız der Batılı. Tutarız çünkü hepiniz aynısınız, tutarız çünkü birbirinizden yok farkınız, tutarız çünkü hepiniz Müslümansınız, aynı dinin mensubu olarak cezayı hak ediyorsunuz der Batılı.

Ama uyarımızı yapalım. Bu Batılı bir devlet için, Amerika için yanlış bir yol. Girdiği bu yoldan hemen dönmeli diyoruz. Neden mi…çünkü bir de madalyonun öbür yüzü var da ondan. Birileri de madalyonu çeviriverir de ondan. Sizin sormaya kalktığınız hesabı soruverir sonra. Hem de öyle dolambaçlı yollardan değil, direkt olarak. Mevzubahis davada eşini kaybeden kadının Arabistan’a karşı açtığı davadaki gibi de değil, “ey Bush” der mesela, “sen değil miydin bizim ülkemizde nükleer silah var” diyen, “ey Colin Powell sen değil miydin dünyanın gözünün içine baka baka yalan söyleyen” diye sorar.. O zaman kaçacak delik, saklanacak mekan ararsınız da bulamayıverirsiniz maazallah..

Ama siz bulursunuz, siz her türlü entrikadan imtina etmeden bulursunuz, şeytana pabucunu ters giydirirsiniz, ama şunu yapamazsınız o da “kandırmak”. Kandıramayacağınız için de bazı ülkeler bedel öderken siz ödemeye yanaşmayacağınız için de bunu gören milletleri artık tutamazsınız.

Bir taraftan demokrasi, insan hakları, hukukun üstünlüğü, şeffaflık, hesapverilirlik, suçlunun adalet önüne çıkartılmasının gerekliliği diyeceksiniz, diğer taraftan söz konusu olan sizden biri olunca oyun bozan çocuğu oynayacaksınız. Bu olmayacak. Buna fırsat verilmeyecek.

Ayrıca ne ironiktir ki ABD’nin bu yeni kanunu bir başka yönden de kendi başını yakacak. 11 Eylül’den Suudi rejimini sorumlu tutan acılı eş, biraz daha geriye gidince El Kaide’nin arkasındaki gücün yine Amerikan palazlaması olduğunu görecek. Peki o zaman ne yapacak…aynı tutarlılığı muhafaza ederek kendi ülkesini de adalet önüne çıkaracak mı… Hiç zannetmem.

yeniakit