Şükür gerekti bize

Merve Kavakçı

Bilimkurgu filmlerinin çokça rastlanan senaryosudur. Bir olayın başına dönüp farklı şekilde tezahür ettiğini kurgulamak. Biz de 2 Kasım sabahına geri dönsek ve 7 haziran sonuçlarının bir benzerinin gerçekleştiğini hayal etsek. Bütün anket şirketlerinin yanlış tahmin ettiği gibi.

Koalisyon görüşmeleri için Sayın Başbakanın ümitsiz turlar attığını. Kılıçdaroğlu’nun elindeki yüzde yirmibeş oy ile seçimin tek galibi benim edasıyla AK Parti’ye kırmızı çizgiler dayatmaya çalıştığını. Devlet Bahçeli’nin daha heyetler gelmeden bütün kapıları kapatıp her şeye “hayır” moduna girdiğini. Demirtaş’ın arkasına aldığı medya ve paralel destek ile en olmadık taleplerde bulunduğunu ve terör örgütünün sözcüsü gibi konuştuğunu. Eminim sizin de içiniz daraldı. Ama bunlar olmayacak kurgular değil. Bunların hepsine 7 haziran 1 kasım arası hepimiz şahitlik ettik. Bu tür yaklaşımların sonucunun da erken seçimle biteceğini gördük. Bu senaryoya göre önümüzdeki nisan ayında üçüncü bir genel seçim yaşayacaktık. Bir yılımızın daha heba olmasının yanında ne terörle istendiği gibi kararlı şekilde mücadele edilecek ne de gittikçe açmaza giren bölgemizde söz sahibi olabilecektik. Seçim bütçesi ve duraklama noktasına gelecek projeler de vahametin tuzu biberi olacaktı.

Şimdi bunca bilimkurguya ne gerek vardı diye sorarsanız. Birinci sebep uçurumun kenarından döndüğümüz bir seçimin ardından şükretmek için bir vesile. İkincisi ise bir daha böyle günler yaşamamak için kökten reformlar yapılmasına dair bir tefekkür. Yani biran önce yeni sivil anayasa ve başkanlık sistemi.

CHP’NİN RUH HALİ

CHP yenileşme falan derken öyle bir savruldu ki dış mihraklarla iş tutan bölücü, mezhepçi bir parti haline dönüşüverdi. Hatta bu dönüşümde tek söylemi olan Kemalizm kutsalını da meclisteki resim olayında olduğu gibi bir çırpıda harcayıverdi. Partinin genel başkanı kendi içler acısı haline bakmadan Sayın Cumhurbaşkanı ve Hükümete dair son derece yakışıksız söylemlerini sürdürmekte. 

Şimdiki son numaraları alttan alta AK Parti’nin içini karıştırmak. Bu hedef doğrultusunda bölücü, paralelci, iç, dış ne kadar unsur varsa beraber iş tutmaktalar. Ancak hesaba katmadıkları bir şey var. Doğusundan batısına bu ülke vatandaşı artık bu numaralara prim vermiyor. Aklı selim sahibi herkese göre CHP’nin ruh hali ne kadar karışık olursa olsun son hali itibarı ile light HDP görüntüsünde. Bu halden çok memnun olmalılar ki kurultaylarından bu görüntüyü geri dönülmez şekilde sağlama aldılar. Bu topraklara dair kutsal bildiğimiz her şeyi berhava ederek…

yeniakit