Darbe girişimini bir gün önceden bildirdikleri savıyla 10 Eylül’de gözaltına alınan yazar Ahmet Altanve kardeşi Prof. Mehmet Altan, dün Çağlayan’da bulunan İstanbul Adalet Sarayı’na getirilmiş, İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı Terör ve Örgütlü Suçlar Soruşturma Bürosu savcılarından Can Tuncay’a 4,5 saat ifade vermişlerdi.
İstanbul 10’uncu Sulh Ceza Hakimliği’ne tutuklama talebiyle sevk edilen Altan kardeşlerden Ahmet Altan ‘haftada bir gün evine en yakın güvenlik birimine imza verme’ ve ‘yurt dışına çıkış yasağı’ koşuluyla serbest bırakılırken, Mehmet Altan ‘Türkiye Cumhuriyeti hükümetini ortadan kaldırmaya veya görevini yapmasını engellemeye teşebbüs etme ve terör örgütüne üye olmak’ suçlarından tutuklanmıştı.
‘Gülen’le bir kez görüştüm’
DHA’nın haberine göre Altan hakimlikte verdiği ifadesinde Fethullah Gülen’i tanıdığını, gazetecilik amacıyla bir heyetle birlikte Gülen’le görüştüğünü de söyledi.
Hakkındaki ‘örgüt üyeliği’ iddiasını kabul etmediğini, Gülen’in elini öptüğüne ilişkin iddiayı ortaya atan kişinin de kendisinden özür dilediğini aktaran Altan, şunları kaydetti: “Evimde altı adet 1 dolarlık banknot bulunmuştur. Bunlardan birisi 1990 yılında basılmıştır ve kullanılmayacak vaziyettedir. Diğer beş adet 1 dolarlık banknot ise cüzdanımda bulundu. Bu paraları yurtdışına çıktığımda kullanıyordum.”
‘Programdaki ifadeler yasama, yürütme ve yargıya ilişkindi’
Altan, köşe yazarlığı yaptığı ‘Özgür Düşünce’ gazetesinin darbe girişiminden önce kapatıldığını ve gazetenin kimin kontrolünde olduğunu bilmediğini ifade ederek, “Benim darbe girişimine katılmam söz konusu değildir. Darbe aleyhine kitaplar yazmıştım” dedi.
Altan kardeşlere atılı suçlamaların temelini, darbe girişiminden önce Can Erzincan TV’deki programlarında darbeyi çağrıştıracak ‘bilinçaltın mesajları’ verdikleri oluşturuyordu.
Bu suçlamaya da cevap veren Altan, “Programda dile getirdiğim husus yasama, yürütme, yargıya ilişkindir. Darbe olacağından haberim yoktu. O televizyon konuşmasından kastettiğim yapı devlet organlarıdır. Sübliminal kelimesinin anlamı insan bilincinin algılamadığı mesajları bilinç altına yerleştirme anlamına gelmektedir. Bu durum skandal niteliktedir. Bilinç altına hükmetmem nedeniyle tutuklanmam isteniyor” dedi.
‘Cumhurbaşkanı’nı eleştirmem beni darbeci yapmaz’
Serbest bırakılan Ahmet Altan ise ifadesinde hakkındaki iddiaların ‘Balyoz’ davasına destek olmasından dolayı olduğunu söyledi.
Altan, davanın Yargıtay’da görüşüldüğünü, bu nedenle de ‘bir kumpas davası olduğunu kabul etmenin’ mümkün olmadığını belirterek şunları anlattı: “(Balyoz’u) Cumhurbaşkanı da Adalet Bakanı da darbe girişimi olduğunu kabul etmişlerdir. Bu nedenle bu iddialar doğru değildir. Uzun süredir yazarlık yapmaktayım ve 2012 yılına kadar da gazetecilik yapmıştım. Yazdığım yazılardaki amacım kötü giden devlet yönetiminin düzeltilmesine hizmet edecek yazılardır. Cumhurbaşkanını ya da hükümeti eleştirmem beni darbeci yapmaz.”
Darbe girişimini ‘FETÖ’nün gerçekleştirdiğini genelkurmay başkanlığının açıklamasından öğrendiğini savunan Altan, Gülen’i tanımadığını belirtti: “Hayatım boyunca darbecilere karşı çıkmışımdır. Bu nedenle darbecilerle birlikte olmam mümkün değildir. Yazmış olduğum iki adet yazı da kötü gidişatı eleştirmeye yöneliktir. Yazılardan bir kısmı alınmıştır, bu yüzden farklı anlam yüklenmiştir. Yazdığım yazılar uyarı yazılarıdır. Basın özgürlüğü kapsamındadır. Ben Ağır Ceza Mahkemesi’nde şu an 52 yıl hapis istemiyle yargılanmaktayım, ona rağmen kaçmadım. Halen buradayım. Örgüt üyesi değilim.”