Kriz lobisine inat, kriz yok

Abdurrahman Dilipak

Mayıs ayını da geride bıraktık. Gezinin yıldönümünde de bekledikleri desteği bulamadılar. 

Bu tür her hamle, halkın AK Parti’yi daha çok sahiplenmesine sebep oluyor. AK Parti tabanını harekete geçiriyor.. Ve AK Parti hükümetinin PKK ve Paralel yapıya yönelik operasyonlarına hız vermesine sebep oluyor.

Öte yandan yenilenler güreşe doymuyorlar..

Ve sonunda Ramazan’a da ulaştık. 3 gün sonra Ramazanla buluşuyoruz. 16 Ramazan en uzun gündüz olacak.. Sıcak ve uzun günlerden oluşan bir Ramazan idrak edeceğiz. Dilerim daha sükûnet içinde bir Ramazan idrak ederiz..

Ramazan’a ulaştık ya, kriz lobisinin hayalleri boşa çıktı. CHP, MHP ve HDP için zor bir dönem.. Bu arada kriz lobisi rahat durmayacak, ama büyük ihtimalle her seferinde olduğu gibi öfkeyle kalkacaklar ve zararla oturacaklar.. Aslında hedefleri belli: AK Parti. AK Parti’nin şahsında Türkiye.. Türkiye’nin şahsında İslam dünyası.. Birileri bizlerin çatışması ve acılarımız üzerinden kendilerine iktidar ve servet üretmek istiyor..

Böyle bir geçiş döneminde, bu kadar sorunlar varken birileri krizden medet umuyor..

Krizin asıl sebebi rejim. Muhalefetin uzlaşmaz tutumu. Şimdiye kadar Anayasanın değişmesi ve başkanlık rejiminin hayata geçirilmesi planlanmıştı ama olmadı. AK Parti’nin hayali de gerçek olmadı, muhalefette umduğunu bulamadı. 

Şimdi bu süreç tamamlanana kadar ara bir çözüm bulunacak.. Bu hükümetin ana misyonu bu çözüm. Ne olacağını zaman gösterecek ama daha aktif bir Cumhurbaşkanı bir başbakan göreceğiz. Cumhurbaşkanı, Bakanlar Kurulu’na daha çok başkanlık edecek. Dış politikada daha etkin bir rol üstlenen Cumhurbaşkanı göreceğiz.. 

Zaten başkanlık sistemine geçilince Başkan ve kabinesi parlamento dışından olacak. Yani Parti başkanı ile Başkan aynı kişi olmayacak.. Bu kabine bu anlayışla hareket edecek..

Zaten Kılıçdaroğlu ile siyasi ahlak ve nezaket açısından bir sorun yaşanıyor. Kılıçdaroğlu’nun üslubu toplumda da, parti tabanında da huzursuzluk doğurmaya başladı.. MHP’de Genel Başkanlık makamı tartışmalı hale geldi. HDP’nin geleceği belirsiz hale geldi. Yeni bir siyasi oluşumdan söz ediliyor bu arada..

Bana kalırsa AK Parti bu süreçte hem Anayasa değişikliği ve hem de Başkanlık konusunda elini çabuk tutacak. PKK/PYD Terörü, Paralel yapı, DAEŞ konusunda hem elini çabuk tutacak ve hem de kararlı ve cesur adımlar atacak.. Yani bu durumun hükümeti ve AK Parti’yi köşeye sıkıştırmasına fırsat verilmeyecek.. Yani bir takım çevrelerin planları geri tepecek.. Hem ekonomik program kararlılıkla sürdürülecek, hem de dış politikadaki kararlı tutum devam ettirilecek..

Yeni hükümetle birlikte bürokraside de ciddi bir reforma gidilecek..

Bu yeni dönemde en fazla ihtiyaç duyulan Cumhurbaşkanlığı ile Başbakanlık arasında eş güdüm.. İki kurum senkronize bir şekilde hareket edecek.. Hızlı kararlar alınacak.. Bu anlamda bu hıza uyum sağlayamayan bürokratlar tasfiye edilecek..

Eş güdüm sadece hükümet ve Cumhurbaşkanlığı arasında değil, aynı şekilde parlamento ile de eş güdüm, bürokrasi ile de eşgüdüm, sivil toplum ve toplumun diğer kesimleri ile ciddi bir eşgüdüm arayışı olacak..

Hükümetin ele alması gereken konulardan biri de basın ve STK’lar ile yakın ve sıcak bir iş birliği kurulması. Aslında, üniversiteler, MEB, bilim, sanat, dış politika, tarım, sanayi, sağlık, her alanda yapılması gereken bir sürü iş var. Savunma sanayi, bilişim, hepsinde de acil çözüm bekleyen sorunlar söz konusu.. Bürokrasi aşılamadığı için bir çok alanda biriken yığınla sorun var..

Görünen o ki, bu kriz bugünün krizi değil. Birileri bunu dört gözle bekliyordu. Keşke hiç kriz olmasaydı diyeceğim, ama oldu. O zaman önümüze bakmamız gerek. Söylentilerin sona ermesi, belirsizliğin giderilmesi iyi oldu. Bundan sonrası için ise şimdi her şeyin yeniden değerlendirileceğini sanıyorum.. Bugün yeni bir gün ve yeni bir durumla karşı karşıyayız..

CHP ve HDP gibi ülkeyi yangın yerine çevirmek isteyen, yangına körükle gitme hesabı içindekilere dikkat etmek gerek. Gezi bileşenleri bu konuda da göreceksiniz birlik olacaklar.. Ama görünen o ki, hevesleri kursaklarında kalacak ve bekledikleri olmayacak..

AK Parti önündeki işlere odaklandı.. Parti, grup, hükümet arasında senkronize, uyum yanında, bu sacayağının dışında Beştepe ile de uyum içinde çalışacak.. Burada önemli bir diğer husus bu uyumun bürokrasi ile de sağlanması. Sivil kesimle sağlanacak uyum yanında, uluslararası ilişkilerde de bir ölçüde uyum aranacak.. Tavize dayalı bir uyum olmayacak elbette uluslararası ilişkilerdeki bu uyum. Tarafların korku ve umutlarını telif eden bir uzlaşı zemini hazırlanacak..

Gelinen noktada, AK Parti’de, hükümette bir kriz yok. Muhalefet kendi arasında ve kendi içinde uyumsuz.. İktidarla muhalefet arasında da bir uyumsuzluk söz konusu..

Selam ve dua ile. 

yeniakit