İbrahim’in durduğu yerde duruyorsan*

Mehmet GÖKTAŞ

………….

Unutma, bir kıyam, bir duruş noktası edin kendine oradan

İbrahim'in makamından, İbrahim’in musallâsından

Tam onun bastığı noktaya basıver ayaklarını

Sonra kaldır başını uzaklara bakıver, ta uzaklara...

Eğer İbrahim'in durduğu yerde duruyor, baktığı zaviyeden bakıyorsan

Sen de göreceksin onun bütün gördüklerini

Yeryüzünün bütün çocuklarını göreceksin

Bütün güzel yüzlülerini, masumlarını göreceksin günahsızlarını göreceksin

Okul okul, tören tören göreceksin meydan meydan göreceksin

Nemrudlara sunulmak üzere dizilenleri göreceksin

İbrahim’in baktığı yerden bakıyorsan

Ufuklarına çöreklenen kara bulutları göreceksin

Yeryüzünde işlenen, hem de durmaksızın işlenen en büyük cinayeti, en yaman çelişkiyi en büyük çarpıklığı göreceksin

Senin yüreğini de bir sancı sarıverecek

Nemrudlara adanmış kurbanların acısına yanacaksın

Neler duymuşsa İbrahim yüreğinde,

Sen de duyacaksın

Yaman bir öfkeyle dolacaksın tepeden tırnağa

Şimdi derin derin nefes almalısın, sakinleşmelisin

Sonra yavaştan yavaştan seslenmelisin:

"Ey yeryüzünün bütün nemrudları!

Size sesleniyorum İbrahim adına!

Ey rablığa kalkışanlar!

Ey ilahlığa yeltenenler!

İlahlıklarını çocuklar üzerinde ispatlamak isteyenler!

Masallarını çocuklardan başkasına dinletemeyenler!

En ucuz, en zahmetsiz kul olarak çocukları seçenler!

Ey yalancı tanrılar! Ey korkak tanrılar! Ey kalleş tanrılar!

İbrahim adına size sesleniyorum!

Çekin artık şu kirli ve kanlı ellerinizi çocukların üzerinden!

Çekilin gidin masum yavruların bembeyaz dünyalarından

Çekilin gidin imal edildiğiniz dökümhanelerinize,

Yıkılıp gidin cehennemdeki yerlerinize!

Yavruların pırıl pırıl, tertemiz hayatlarından çekilin gidin artık!

Bir türlü anlayamadıkları söylevlerinizi, törenlerinizi, kutlamalarınızı da alın, götürün!

Yıkılın gidin yavruların ümit dolu ufuklarından,

Çekilin güneşlerinin önünden,

Yeter artık dünyalarını kararttığınız!

Düşün artık minicik yavruların günahsız dudaklarından,

Silinin gidin tertemiz sayfalarından siz ey günah yüklü çehreler, simsiyah görüntüler!

· Mehmet Göktaş’ın “Kemâ Salleyte” iisimli kitabından