Haydaa...

Abdurrahman Dilipak

Derin Gerçekler

VİLNİUS’tan haber var.
Onun için yarınki yazım bir gün sonraya kaldı. NATO öncelikli bir konu haline geldi. Devlet Bahçeli “İsveç sözünde durursa” dedi, emekli maaşları için kendi de ek bir zam istedi.. Artık bundan sonra olanları ve olacak olanları Vilnus öncesi ve sonrası diye değerlendireceğiz.

AB askerlerinin NATO gözetiminde gerçekleştirdiği Srebrenitsa Soykırımı'nın yıldönümünde, İsveç'in NATO'ya üyeliği konusunu AB üyeliğimiz şartı ile pazarlık konusu yaparken, teröristi koruyorlar diye sitem ettiğimiz AB ve NATO ülkelerinin, mesela Sabancı suikasti sanığı Fehriye Erdal’ı nasıl koruduklarını unuttular mı? Ne olacak şimdi, Kavala’yı, Demirtaş’ı bırakıp, yerel yönetim özerklik şartını kabul mu edeceğiz?
İstanbul sözleşmesinden çıkmadık ki geri dönelim. O irade beyanını iptal edersiniz olur-biter.
LGBTQI+’a da gün doğdu demektir.
KKTC sorunu da çözülmüş oluyor böylece.
Yunanla sirtaki oynamaya hazır olun. Ermenistan ve Gürcistanı da aldılar mı AB’ye, NATO’ya geriye ne kaldı!

ABD, AB’ye girişimizi destekliyormuş. Eğer İsveç Türkiye’nin AB üyeliği ile ilgili sorun çıkartmazsa, Türkiye İsveç’in NATO üyeliğine karşı çıkmayacakmış. NATO Genel sekreterliği de Türkiye’nin AB üyeliğini destekliyormuş. Yani AVRASYACILIK bitti(mi). Yeni Rotamız İslam Dünyası, Türk Dünyası değil!
ABD, AB, İngiltere anlaşamıyor ki, biz nasıl hem AB’ci, hem ABD’ci olacağız?

Bir zamanlar Küçük Amerika olacaktık, olmadı, NATO’nun ucuz asker deposu olduk. Bugün de ''batının bedava kobay’ı'' olduğumuzu söylüyor birileri. Bakalım bu süreçte “Batıya Kalkan Tren” bakalım hangi istasyonda duracak. ABD, Türkiye’nin AB üyeliğini destekliyor da, peki Stratejik ortağımız RUSYA ne düşünüyor bu hususta? Yani yolun sonunda ne var? “Yunanla kardeş olacağız”! “ABD’ye girince anlarmışız Yunanla kardeş olduğumuzu”. Artık FAİZ/RİBA/NAS tartışması da biter. “Varlığım Avrupa Birliğine armağan olsun” Peki Ayasofya’yı ne yapacağız? Ayasofya'da onlar için olmazsa olmaz! Dinlerarası Diyalog merkezi mi yaparız. Töbe töbe!

FETÖ, PKK sorununu da çözeriz tabi bu gidişle. KKTC ile ilgili kriz de çözüler. Yunanistan ile birlik içinde TEK devlet olacaksak, Rumlarla da ayrımız gayrımız kalmaz artık. PKK da AB ile bütünleşme sürecinde, “Yerel Yönetim Özerklik Şartı” konusunda bir uzlaşma olacağı için PKK’ya da genel af çıkar. PYD zaten hem batıdan destek alıyor, hem ABD’den, hem de Vatikandan. FETÖ ile de barışırız artık. Ayrımız gayrımız kalmıyor ki!

İster misiniz, Gürcistan, Ermenistan da hem NATO’ya, hem de AB’ye katılsın. Ermeni sorunu da çözülmüş olur bu şekilde.

Sahi, LGBTQI+’ı, İstanbul sözleşmesini, Lanzaroteyi ne yapacağız? Ankara’nın bu konularda niye çifte standartlı davrandığını daha iyi anlıyoruz şimdi sanki. GENDER’i kimlik kartına yazanlar, bu işi zihinlerinde bitirmiş olmalılar.
Şimdi bu saatten sonra, bugünden yarına ters yönde bir açıklama beklemesin kimse. Sahi, seçim öncesi verilen sözler ne olacak?
Türkiye bu ekonomi, siyaset, toplum hayatı, adalet, uluslararası ilişkiler açısından bunca belirsizlik sözkonusu iken yerel yönetim seçimlerinden nasıl çıkacak?

Kimilerine göre, ABD Rus tehtidini bahane ederek, Ege ile Adriyatik arasından Balkanlara ve Baltıklara kadar alana yerleşmek istiyor. İsveç ise, ABD ve AB’ye NATO konusunda hayır diyemiyor, İslamoFobya ve Türk düşmanlığına sığınarak, Türkiye’yi kışkırtmak sureti ile bu kıstırmadan kurtulmak istiyor. NATO da hiç kimse, süreç hakkında karşılıklı olarak samimi, dürüst, gerçekçi değil. Hemen her ülke, dostlar alışverişte görsün kabilinden, birbirine karşı kendi pozisyonunu güçlendirecek adımlar için fırsat kolluyor. Kimsenin umurunda, dünyada adalet, barış, insan hakları, hukuk devleti, iklim, çevre filan yok. Onlar oltaya takılan yem, makyaj ve kamuflaj malzemesi...

Ukrayna konuşulacaksa, Balkanlarda, Kafkaslarda, Karadeniz kıyılarında, Hazar bölgesinde konuşulacak yerler de var. Rusya ve Çin’le sorunlar çözülmeden bu konu bir sonuca ulaşmaz. “Domuz ağılına girmeye çalışan kuzu” görüntüsü bu ülkede bir çok kişinin içine sinmeyecektir. Onlar da İslamofobyadan bir türlü kurtulamıyorlar. Bu konuda akıl “olmazların zoru içinde”
Dünya HAYALİ GÜNDEMLER ile oyalanmaya devam ediyor. Öte yandan Aşı, IoT, NeuraLink, PCR siparişi, GENDER, İstanbul Sözleşmesi, Lanzarote, iklim, sanal para, Performans Pass. LGBTQI+, İnsansızlaştırma, Chemistrail, ModRNA senaryoları, Siber soykırım hazırlıkları tam gaz devam ediyor.

Dijitalizm bütün esbabı cefasın toplamış geliyor! Bir tarafta, Kuvayı Milliye, Müdafa-yı Hukuk, Hılful Fudul, Ah-i Evran, Misak-i Milliciler, Öbür tarafta ABD ve AB mandacılığına EVET diyen Müstemlekeci Muhibbanlar. Türkiyeyi Küçük ABD, AB kapısına kahyalığa zorlayan zihniyet. Domuz sürüsündeki koyun olmayacağız. Şimdi Milletvekilleri, kimin vekili onlar düşünsünler. AET'ye karşıydık hani? AB kapısına mı parketeceğiz?
LA!

Basına ve trollere zor görev. Hadi şimdi İsveç'de olup bitenleri nasıl anlatacaksınız bu millete. Hangi şartlarda sizi AB'ye alacaklar. O şartları yerine getirmeye hazır mısınız. LGBT, yerel yönetim özerklik şartı, KKTC, Diyanet,PKK.. Vd bunları nasıl anlatacaksınız. İşiniz çok zor.

O can, o bedende olduğu sürece, asla geri adım atmayacağımız konulardan biri de bu değil mi idi.
Bizimkiler İsveç'in NATO'ya Katılım Protokollerini TBMM’ye sevk edeceği ve onaylanması için yakın işbirliği içinde olacaklarına dair söz vermişler.

Dün dündür, bugünse bugün mü.
Hep kandırılıyoruz. Neden! Bu kaçıncı! Kim kandırıyor ve niçin hemen kanıyoruz. NATO Ukrayna için asker isterse gönderecek miyiz?! Gülen yüzler bir tiyatro maskesinin dışa dönük yüzü.
(AB'ye girecek Türkiye mi İstanbul sözleşmesine, LGBT'ye hayır diyecek. Yunanistan’ın NATO'ya dönüşü de böyle olmuştu. Domuz ağılında bir koyuna yer yok! Bu şarkı böyle bitmemeliydi. Şaka gibi, Serebnikaya mı ağlayalım bugün, Siber Sophia’nın, İstanbul'dan, Çamlıca tepesindeki kuleden verdiği mesaja mı ağlayalım. Yoksa “Sevinin Mehmedim, başlarınız önüze eğik”. Sakarya’yı tersinden mi okuyalım. Sahi bu “binbirbaşlı kartalı, nasıl taşır kanarya” Özyurdumuzda garip, öz vatanında parya olan bir neslin hikayesi bu. Sayın Siber Sophia robot, bu dünyada ne istersen olursun devir senin devrin.. bizler bu durumu fazlası ile hak ettik. Allah cezamızı veriyor. Hadi gülün biraz Dünya vatandaşlığına kabul edilen ilk insanımsı robot SOPHIA “Anne Olmak istiyor”muş. Ama o Mor sütyenli siber fahişe de olabilme de kapasitesine sahip bir BİREY.)

Oyun anlaşıldı. Aslında asıl konu İsveç, Ukrayna değil. Ukrayna’nın NATO’ya alınması yönünde bir mesaj da “yerli ve milli” bir teklif değil. Ukrayna NATO’ya girerse, Gürcistan ve Kırım, Hazarya bölgesini de kattınız mı, Karadeniz bir NATO gölü olur. Rusya da buna ses çıkartmaz. İsveç de Ukrayna gibi direnemezdi. Zorunlu bir evlilik bu! AB kendi savunma gücünü oluşturmadan NATO’nun yeni genişleme stratejisi aslında ABD’nin bir Hegomonik güç olma iddiasından başka bir şey değil. NATO Rusya’yı batıdan, ABD Çini Doğudan kuşatsın, Çin ve Rusya teslim alınsın. PKK filan sorun değil. PKK kapatılır, MKK gelir. Zaten PYD nelerine yetmiyor. Zaten bu güne kadar 100 yıldır “Ne istedilerde vermedik ki”. Cumhuriyet yeni yüzyıla da aynı havada giriyor. Yine alavere-dalevere, bir “NATO’nun Ucuz askeri” olmaya devam edeceğiz anlaşılan. (Tam yerine denk geldi, manzara koydum: Nazım’ın “23 Centlik asker” şiirini KIRMIZI YEŞİLDEN HATIRLAYALIM

Litvanya’nın başkenti Vilnius’taki toplantının ardından yapılacak açıklama aslında Türkiye için yeni bir döneme işaret ediyor. BOP kaldığı yerden devam edecek gibi gözüküyor bu durumda. Yılmaz, Fidan, Güler, Kalın ve Altun bakalım dönüşte ne açıklama yapacaklar. Bu karar Erdoğan, Jens, Ulf 3’lü toplantısından çıkmış. Bugün de Ukrayna'nın üyeliği tartışılacak. Ukrayna NATO’ya üye olursa, kriz artık bir Rusya NATO krizi olacak. Sıcak bir çatışmada, Rusya ile en geniş sınırı olan NATO üyesi olan Türkiye Ukrayna ve Polonya gibi ilk hedef ülkelerden biri haline gelecek. Göreceksiniz şimdi birileri Ukrayna'nın NATO üyeliğinin faydaları üzerine yazıp çizmeye başlayacaklardır. Aslında NATO’nun istediği sadece Ukrayna değil, Karadenizdir. Türkiye bugünkü krizden nasıl çıkacak? Joe Biden’a göre 'Ukrayna NATO üyeliğine hazır değil”, elbette Rusya ile savaştayken üyeliğe alınmasının NATO'nun da Rusya ile savaşta olması anlamına gelecektir!.

Daha yazacak çok şey var da, yazı uzadıkça uzadı, hele şu birkaç gün geçsin, yine döneriz bu konuya.
Sahi HABAT’çılar bu süreçte neredeydiler ve ne yapıyorlardı.

Selam ve dua ile.