İran İslam cumhuriyet dış işleri bakanlığı dünya Kudüs günü münasebetiyle yayınladığı bildiride; günümüz şartlarında Siyonist rejimin insani değerler ve kavramları çiğneme konusundaki iç yüzünün her zamankinden daha fazla ortaya çıktığını, hiç şüphesiz bu durumun Filistin sorununun köklü bir şekilde çözümlenmesini kaçınılmaz kıldığını vurguladı.
İran dış işleri bakanlığı bildirisinde şunlar kaydedildi:
"Sahte Siyonist rejimin beşeri toplumu tehdit ettiği gibi nükleer ve kitle imha silahlarını geliştirip depolayarak dünya toplumunun hayatını derinden tehdit etmektedir. İran dış işleri bakanlığı bu kanser tümörünün tedavisi gereğini dünya toplumuna ve özellikle bölge ülkelerine hatırlatmaktadır.
İran, dünya Kudüs günü merasimlerinin görkemli bir şekilde yapılması çağrısında bulunuyor ve Filistin halkı hakkaniyetinin savunulması girişimini beşeri topluma büyük bir hizmet olarak nitelendiriyor ve de "Dünya Hürriyetçileri"nin özellikle "Dünya Müslümanları"nın dünya Kudüs günü yürüyüşlerine katılarak, işgalci güçlerin politikaları hakkında endişe duyduklarını ve Siyonist rejimin yaptıklarından nefret ettiklerini dillendirip, Filistin milletinin haklarını tamamen ihyaya yardımcı olmalarını bekliyor.
İran İslam Cumhuriyeti dış işleri bakanlığının bildirisinde ayrıca şunlar kaydedildi:
"Filistin ve diğer İslam ülkelerini sistematik bir şekilde işgal etme girişimleriyle sahte Siyonist rejimin devem eden saldırgan ve militarist politikaları 60. yılına yaklaşıyor. İşte bu gerçekler, İran"ın ilkeli ve kuralcı ( anti Siyonist) tutum ve politikalarının hakkaniyetini ispatlıyor. İran İslam cumhuriyetinin inancına göre, Orta Doğu"daki kriz ve gelişen çatışmacı sürecin asıl kaynağı gasp Siyonist rejimdir. Bilindiği gibi, batılı devletler (ırkçı İsrail rejimini) bölgede bir köprü başı olarak kurdurup, bölge milletlerine 2. dünya savaşına katılan büyük devletlerin yayılmacı politikaları doğrultusunda ağır bir bedel ödetmeye çalıştılar.
İran İslam Cumhuriyeti dış işleri bakanlığının bildirisinde ayrıca şunlar belirtildi:
" Dünya toplumu ve kamu oy"unu Terörizmle mücadele ve barışseverlik sloganlarıyla aldatmaya çalışan Siyonist rejimin yaptığı korkunç cinayetler ve uyguladığı vahşi ve yırtıcı saldırılar ve de nükleer silahlarla tehdit politikaları sonuçu artık ( ırkçı İsrail"in) barışseverlik iddiaları tamamen renk kaybetmiş ve dünya toplumu, özellikle İslam ülkeleri için de hüccet tamamlamış bulunuyor. Çünkü Siyonist rejimin yaptıkları devam ederse bölgesel kriz daha bir derinleşecek, Filistin halkının musibetleri daha bir artacak, Filistin milletinin hayat hakkı tamamen ayaklar altına alınıp, bu mazlum millet soykırıma tabi tutulacaktır. Nitekim Siyonist rejim günümüze kadar, Filistin milletinin ekonomik, içtimai,medeni alt yapılarını imha etmeye devlet müesseselerini çökertmeye ve halkı katliamlardan geçirmeye özen göstermiş bulunuyor.
İran İslam Cumhuriyeti dış işleri bakanlığının bildirisinde ayrıca şunlar vurgulandı:
"Dünya Kudüs günü, Filistin milletiyle vahdet ve dayanışmayı ilan günüdür. Dünya Kudüs günü, Filistin halkının (hürriyet ve bağımsızlık) ülkülerini destekleme, bu mazlum milletin işgalci vahşi ve yırtıcı Siyonistlere karşı kıyamlarını himaye etme simgesidir. Günümüzde Savunmasız Filistin halkı, İnsani duygu ve değerlere yabancı bir rejimle karşı karşıya bırakılmıştır. Siyonist işgalcilerin yaptıkları son cinayet ve yarattıkları insani facia karşısında uluslar arası kuruluşlar sessiz ve seyirci kaldıkları gibi Amerika"da işlenen bu cinayetleri koşulsuz olarak destekledi. Böylece (ırkçı ve Siyonist rejim) korkusuzca "Uluslar arası Hukuk ve İnsan Hakları" ilkeleri ve bildirgesini ayaklar altına aldı. İşte bu şartlar muvacehesinde Filistin milletinin hunhar ve vahşi işgalci Siyonistlerin zulümleri karşısında yiğitçe ve azimle direnmekten başka bir kurtuluş yolu bulunmamaktadır.
İRİB