Düğünlerimiz ve Putlarımız

Mehmet GÖKTAŞ

“Şurada sizin güzel bir parselli tarlanız vardı, seni bazen orada görürdüm, şu günlerde göremiyorum?” dedim, halk otobüsünde giderken yanımdaki tanıdığa. Sustu, yutkundu, biraz içini çekti sonra: “hiç sorma, sattık orayı” dedi. “Hayırlısı olsun” dedim ama galiba hayırlısı olmamış ki, hüzünlü bir ses tonuyla; “oğlanın düğününde sattık, hem de sadece düğün salonunun ücretini verebilmek için, illa ki o salonda olacak dedi başka demedi.”

Adamı teselli etsem de üzülmemek elde değildi. Altına bileziğe veya beyaz eşyaya gitseydi tarlanın parası insan yine birazcık teselli olurdu. Otobüsten inerken: “bizden beterleri de var, filanlar sadece düğün salonunun ücreti için kredi çektiler” diye kendisini birazcık teselli etti.

Yaz geldi, düğünler başladı, zaten salgın dolayısıyla ertelenmiş çok düğün vardı.

Yakından bakınca her bir düğünün gerçekten yürekler acısı bir yanının olduğunu görüyorsunuz. Abartmıyorum, öyle düğünlere şahit oluyoruz ki yuva yapmak, yuva kurmak değil resmen yuva yıkmak anlamına geliyor.

Evlilikleri bu şekilde zorlaştıranlar bunum hesabını Allah’a asla veremeyecekler.

Zannedilmesin ki bu hesap sadece israf günahı ve israf hesabıdır. Müslümanca bir cemiyetin dengelerini ifsat etme, bozma günahıdır bu.

İyi bilinmelidir ki geciktirilen her evlilik Müslümanca hayata indirilmiş bir darbedir.

Çokça şahit olduğumuz gibi bu ister kız anneleri tarafından şart koşulan bitmez tükenmez istekler sebebiyle olsun ister gelin ve damadın ihtirasla dayattıkları istekler olsun, nihayetinde varıp Çevre Putuna dayanmaktadır.

Hayatımızdaki bütün putları teker teker yıkıp devirmenin mücadelesini veren Müslümanlar olarak bakıyorum da kolay kolay yıkamadığımız putların başında Düğün Putları gelmektedir.

Eğer söz konusu putları İslami iddiası olan bizim gibiler yıkamıyorsa geri kalanların vay haline!

Evlenecek olan gençlere, özellikle hanım kızlarımıza sesleniyorum; Her konuda ebeveyninizi dinlemenizi tavsiye ederiz ama sizin adınıza erkek tarafından bu şekilde çokça istekte bulunan annelerinizi lütfen dinlemeyin, evliliklerin önündeki bu engeli aşmak sizin elinizde; “ben hiç bir sey istemiyorum” dediğiniz zaman mesele bitmiştir.