'Biz Bize Yeteriz Türkiyem' kampanyasına dair

Hakan Albayrak

Gelecek Partisi Politika İzleme Kurulu Üyesi (Ekonomiden sorumlu “gölge bakan”) Serkan Özcan, Twitter’da, ekonomimizin 2007'den bu yanaki gidişatını gösteren dört grafik paylaştı.

 

Son birkaç yılın göstergeleri vahim.

 

Tepetaklak düşüşün resmi…

 

Özcan, koronavirüs salgınının ekonomik sonuçları nedeniyle sıkıntıya giren vatandaşlarla dayanışma için bağış kampanyası başlatan hükümete diyor ki: “Yıllardır rakiplerinin çoğundan daha iyi performans gösteren bütçeyi 2-3 yıl içinde bu hale getirip, bugüne kadar kimsenin aklına gelmeyen (!) ihtiyat akçelerini kullanmamış olsaydınız, eminim bu süreci çok daha iyi atlatırdık.”

 

Buna tabii ki katlıyorum.

 

“Korona Tahvili” çıkartılarak -“İstikrar Kalkanı Paketi”ne ilaveten- 100 milyar liralık bir kaynak oluşturma önerisi dikkate alınmayan Gelecek Partisi Genel Başkanı Ahmet Davutoğlu’nun, bu gibi imkânları değerlendirmeden halktan bağış toplama yoluna giden hükümete teessüfünü de tabii ki paylaşıyorum.

 

“Milletimiz fedakardır, ihtiyaç duyulduğunda sadece malını değil canını da vermekten kaçınmaz. Tarihimiz bunun örnekleriyle doludur. Ancak koronavirüs karşısında bütün devletler vatandaşlarına para aktarırken, bizde vatandaştan para toplanıyor. Burada bir terslik yok mu?” diyor Davutoğlu.

 

Evet bir terslik var.

 

Ekonominin birkaç yıldır çok kötü yönetilmesi, yolsuzluk ve israfın da başını alıp gitmesi nedeniyle kamusal kaynakların büyük ölçüde tükenmesi yetmezmiş gibi, devlette halen mevcut olan ekonomik manevra imkânlarının da doğru dürüst değerlendirilmemesinden mütevellit büyük bir terslik.

 

Peki ne yapacağız şimdi?

 

Hükümet yıllarca har vurup harman savurdu ve şimdi ihtiyaç sahiplerinin ihtiyaçlarını karşılamak için yanlış -veya şu an için kaçınılmaz olmayan, en son çare olarak görülmesi gereken- bir yönteme başvuruyor diye “Biz Bize Yeteriz Türkiyem” kampanyasının aleyhinde mi bulunacağız?

 

Tabii ki hayır.

 

Nitekim ne Ahmet Davutoğlu ne de Serkan Özcan sergiliyor öyle bir tavır.

 

‘Devlet bu hallere düşmemeliydi’ diyorlar sadece; hiç değilse bundan sonrası için yönetimde basiret ve feraset umarak.

 

Ben de öyle yapıyorum ve ihtiyaç sahiplerinin ihtiyaçları bir şekilde karşılansın diye (ki sivil yardım kuruluşlarının etki alanı koronavirüs salgınından kaynaklanan yıkımın altından kalkmaya yetmeyecektir) bu kampanyayı çaresizlikten destekliyorum; toplanan bağışların tümünün doğru yerlere gitmesini dileyerek.

 

Dilimde “Bir of çeksem karşıki dağlar yıkılır” türküsü…