Bir dua

Merve Kavakçı

Bugünlerde Amerikan sanal dünyasında bolca dolaşan bir email var. Farklı yerlerden posta kutunuza düşebiliyor bu mail. Müslüman Amerikalılar paylaşıyorlar. Şirketleşen Dünya veya şirketleşen ABD olarak tanımladıkları "corporate" dünya ve Amerika"ya karşı seslerini yükseltenler gönderiyor. Haksızlıklara bir yerinden dur demek isteyenler gönderiyor. Vicdan sahipleri gönderiyor. Bir dua paylaşımı bu. Üstelik yeni bir gelişmenin haberi de değil o sebeple haber değeri olmaz diye düşünülebilecek bir paylaşım. Oysa tıklanma oranı son derece yüksek bir linki de var. Çünkü bugün de geçerliliğini koruyor. Tazeliğini muhafaza ediyor. Belki de dünden çok daha fazla. Olay 1996 senesinde geçiyor. Neredeyse yirmi yıla yaklaşan bir ömrü var. Ama ilgi toplamaya devam ediyor. Çünkü geçerli. Hadise Kansas eyaletinde cereyan ediyor. Eyalet senatosu açılışında yapılan dua ile ilgili bu. Malumunuz ABD din ve devlet işlerini ayırmayan bir ülke olması sebebiyle yaşama yılı hem federal hükümette yani başkent Washington"da hem de eyalet yönetimlerinde dua ile açılır her dönem. Kimi zaman İncil"den kimi zaman Tevrat"tan alıntılar ve kimi zaman da Kur"an-ı Kerim"den ayetlerle açılır yasama yılı. Babamın da aralarında olduğu Müslüman liderlerin yaptığı Kur"an tilaveti ve akabinde yapılan dua ile hem ABD kongresi hem de eyalet senatoları bir çok defa açılışa tanık olmuştur. İşte benzer bir yasama dönemi başlangıcında Rahip Joe Wright duasına başlıyor. Tipik bir hıristiyanın yapacağı bir dua şeklinde Wright"ın yakarışı ilk dakikalarda. Ancak beklenenin dışında bir içeriğe bürününce olaylı bir açılış töreni de kaçınılmaz oluyor. Wright ülkesini eleştiriyor. Bütüncül bir resme uzaktan bakarcasına Amerikan yönetimini kritik ediyor. Ancak çekinmiyor, lafını esirgemiyor. Dışarıdan görünüş itibariyle, ilk anda evanjelist bir yaklaşımı olacağını düşüneceğiniz yaşlı rahip bir anda en etkin eleştirmen oluveriyor, önce güç istiyor, kuvvet istiyor, kendi inancında bağışlanma diliyor çünkü diyor: "Biz fakiri istismar ettik ve buna piyango dedik. ¥ Biz tembelliği ödüllendirdik ve buna yardım dedik. ¥ Biz doğmamışlarımızı öldürdük ve buna seçim dedik. ¥ Biz kürtaja karşı olanlara ateş ettik ve bunu haklı bulduk. ¥ Biz çocuklarımızı disiplin etmeyi ihmal ettik ve buna kendine güven inşaası dedik. ¥ Biz dünyayı terörize ettik ve mazlumları terörist ilan ettik. ¥ Biz gücü istismar ettik ve buna siyaset dedik. ¥ Biz komşularımızın varlıklarına göz diktik ve buna azim dedik. ¥ Biz havayı ahlaksızlık ve pornografiyle kirlettik ve buna kendini ifade etme özgürlüğü dedik. ¥ Biz atalarımızın zaman içindeki değerlerini alay konusu ettik ve buna aydınlanma dedik."

Wright yakarışını halkı adına bağışlanma dileyerek noktalıyor. Dünden daha geçerli tesbitler değil mi? Sadece ABD mi muhatabıdır bu kaygıların? Dünya ne kadar da küçülüyor değil mi?

yeniakit