H. İsa’dan sonraki “bin yıl”a 2. Millenium dönemi denir. Bin yılın, her 100 yılı bir jübile dönemidir. Her Jübile dönemi, 4 çeyrek Jübile’den oluşur.. İki ay sonra 2. Millenium’un 1. Jübilesinin 2. Çeyrek dönemine giriliyor.
Hıristiyanlıkta jübile, Eski Ahit’teki bir Yahudi geleneğinden türemiş bir kavramdır ve genellikle bir kutlama, bağışlama, yenilenme veya özgürlük yılı olarak anlaşılır. Kökeni, (Levililer 25:8-55)'te açıklanan Yahudi jübile yılına dayanır.
Eski Ahit’te Jübile, (Levililer 25)’te, her 50 yılda bir (7x7 yıl + 1 yıl / 100 yıllık Jübile yarı yılı) kutlanan bir Jübile Yılı tanımlanır. Bu yıl, onlara göre Tanrı’nın halkı için özel bir zaman dilimidir: Topraklar nadasa bırakılır. Borçlar affedilir. Köleler özgür bırakılır. Aile toprakları orijinal sahiplerine iade edilir. Jübile, Yom Kippur (Kefaret Günü) ile başlar ve bir trompet (şofar) çalınarak duyurulurdu. İbranicede “jübile” kelimesi (yovel), “koç boynuzu” veya “trompet” anlamına gelir ve bu sesle yıl ilan edilirdi. Hıristiyanlıkta Jübile, İsa Mesih’in gelişiyle bağdaştırılır ve genellikle ruhsal özgürlük, günahların bağışlanması ve Tanrı’nın lütfu ile ilişkilendirilir. (Luka 4:18-19)’da (Yeşaya 61) ile ilişkili olarak “Rabb'in Ruhu benim üzerimdedir, çünkü O beni meshetti; yoksullara müjdeyi iletmek, kırık yüreklileri iyileştirmek, tutsaklara özgürlüğü, körlere görme gücünü duyurmak, ezilenleri özgür kılmak ve Rab’bin lütuf yılını ilan etmek için.”
Hemen burada şunu belirtelim ki, İslam’da TEK BİR İSA MESİH vardır. Hristiyanlıktaki İSA, Teslis inancına göre, “baba-oğul, kutsal ruh”dan oluşur. Yahudilerin beklediği “Meşiah” ise, Yahudileri ailesi olarak ilan eden Yehova’nın Tarihin sonunda kendi çocuklarını kurtarmak için göndereceği Mesihi ifade etmektedir. Müslümanlar, Hz. İsa’yı (haşa) “Allah’ın oğlu” olarak değil, “İsa Mesih“e bir peygamber olarak iman ederler. Katolik geleneğinde, jübile Kutsal Yıl (Holy Year) olarak kutlanır. Papa tarafından belirli aralıklarla ilan edilir. Genellikle her 25 veya 50 yılda bir, bazen özel durumlar için “olağanüstü jübile” günleri ilan edilebilir.. Günahların bağışlanması, hac ziyareti, tövbe ve manevi yenilenme, yeni bir başlangıç için Papaların Jübile yılı ilan etme yetkisi vardır. Mesela 1300 yılında Papa 8. Boniface ilk resmi Jübile Yılı’nı ilan etti. Papa 2. John Paul, 2000 yılında Büyük Jübile’yi kutladı. 2015-2016: Papa Francis, Olağanüstü Merhamet Jübile Yılı’nı ilan etti. Şimdiki Papa Francis ise 2025’i “Umut Jübilesi” yılı olarak ilan etti..
Şimdi burada biraz duralım. Biliyorsunuz 13 Ekim 2025’te Gazze’de bir ateşkes ilan edildi. O günlerde, papa bir yandan Kasım başı gerçekleşecek İznik ziyaretine hazırlanırken Papa’ya “Proton” adlı beyaz bir Arap atı hediye ediliyor. Proton, atomun yapısında nötronlar ve elektronlarla birlikte bulunur. Pozitif elektrik yüküne sahiptir ve atomun kütlesinin büyük bir kısmını oluşturur. Kimyasal elementlerin özelliklerini belirlemede önemli bir rol oynar; bir elementin proton sayısı (atom numarası), o elementin hangi kimyasal element olduğunu tanımlar. “Beyaz at” ise (Yuhanna Vahyi 6:2)’de özel bir anlam taşır. Beyaz at, Mesih’in barış getirmesi yanında “aldatıcı barış”ı da ifade eder. Beyaz at “Mahşer’in 4 atlısı”ndan biridir. "Baktım, önümde beyaz bir at vardı. Binicisinin elinde bir yay vardı. Kendisine bir taç verilmişti. Zaferden zafere koşmak üzere galip bir savaşçı gibi yola çıktı." Beyaz atın süvarisinin elinde yay var , ok yok. Taç verilmiş, “Zaferden zafere koşmak üzere galip bir savaşçı gibi”. Bu Tanım Mesih’e değil, daha çok Sahte Mesih rolü üslenmeye çalışan Trump’a benziyor.
Bu “Beyaz at” hangi anlamda yorumlanırsa yorumlansın, sonuçta “Tanrı’nın tahtındaki Kuzu’nun (İsa Mesih) 7 mührü açmaya başladığı kıyamet alametinin önemli bir parçası, başlangıç noktasıdır.
Mekan Filistin olunca, barışı temsil eden kişinin Pedefolik, satanist, Siyonist biri olması ve İsrail’in Gazze’deki zulmü ile birlikte düşünülünce bu biniciyi “sahte bir Mesih, Deccal veya aldatıcı bir barış figürü “olarak görür. Beyaz at, sahte bir saflık veya taklit zaferi sembolize edebilir. Binicinin elinde yay olması ama okların belirtilmemesi, “silahsız veya barışçıl” gibi gözüken aldatıcı barış)ima edebilir. “Taç verilmişti” ifadesi, otoritenin geçici veya sahte olduğunu gösterebilir, çünkü gerçek kral İsa’dır ve taç onun ayrılmaz bir parçasıdır.
Diğer 3 atlı’dan atı “kırmızı” olanı savaş, “siyah” olanı kıtlık, “soluk” renkli olanı hastalık ve ölümü ifade eder. Bazı çağdaş yorumcular, bu “beyaz at’ın üstündeki biniciyi dünyevi güçlerin, siyasi liderler veya ideolojilerin sahte barış vaadiyle insanları aldattığı bir dönemle açıklar. Bazı yorumculara göre de, kıyametin başlangıcındaki kaosun bir parçası olarak dünyevi işgal ve istilaya bir işarettir. Bu görüşe göre, beyaz atlı binici, kıyametten önce dünyayı sahte bir barış veya refah vaadiyle kandıran bir figür olarak yorumlanır. (Vahiy 6:1)’de "Kuzu’nun yedi mühürden birini açtığını gördüm. O anda dört canlı varlıktan birinin gök gürültüsüne benzer bir sesle, ‘Gel!’ dediğini işittim." İfadelerindeki “Kuzu” Mesih’i işaret ederken, “4 canlı varlık”, muhtemelen 4 büyük meleğe işaret ediyor. Cebrail Vahiy’le ilişkili melek, Azrail can alıcı, Mikail, daha önce de olduğu gibi, bundan sonra olacak yer ve gök olaylarını yöneten melek, Mikail ise sura üfleyecek, Kıyamet sürecini yönetecek melek.
Beyaz atlı geldikten sonra olacak olayların ardından “2. Mühürlü tomar”ın mührü açılır. (Vahiy 6:3-4)’de “2. Mühür” şöyle anlatılır: "Kuzu ikinci mührü açtığında, ikinci canlı varlığın, ‘Gel!’ dediğini işittim. O zaman ‘kızıl renkli’ başka bir at çıktı. Binicisine, yeryüzünden barışı kaldırma yetkisi verilmişti; insanlar birbirlerini boğazlasınlar diye. Ona büyük bir kılıç verildi." Kırmızı at, beyaz atın getirdiği sahte güvenliğin çöküşüne işaret eder. Bu açıkça savaş ve çatışma sembolüdür. Barışın yeryüzünden kalkması ve insanların birbirini öldürmesi, kaos ve şiddeti temsil eder.
Birileri bugün yaşananları, ABD’nin İran’a saldırması ile, sahte barışın sona ermesini ve Kaos döneminin başlaması olarak yorumlar. Korkarım bu inanç sahipleri, artırılmış sanal gerçeklik imkanlarından da destek alarak sahte Mehdiler piyasaya sürebilirler. İslam geleneğinde kıyamete ilişkin uyarılar arasında sahte Mehdi ve Mesih konusunda uyarıların olduğunu görmek mümkün.
Özellikle bir Şii ve bir Sünni Mehdi üretilerek İslam dünyasının kendi içinde çatışmasını sağlamak konusunda CIA ve MOSSAD’ın çok uzun zamandır hazırlık yaptığı söylenir. Adnan Oktar’ın elinde aslında İslam dünyasındaki Mehdi’ci hareketler, bu hareketlerin yöneticilerinin beklentileri, referansları, imkanları hepsi onlarca yıldır birilerinin elinde ve bu yapılar uluslararası istihbarat örgütlerinin yakın takibinde. Önümüzdeki Kasım Aralık, TeoPolitik açıdan zor bir zaman dilimi. Her zaman olduğu gibi yine kehanetler hava uçuşacak. İslam’da kehanet haramdır ve geleceği yalnız Allah bilir. Bu arada Müslümanlar açısından Mevlid Kandili 23 Ekim 2025 (Rebîülevvel 12, 1447) ‘de kutlanacak. 2026’nın ilk yayında 12 Ocak - 9 Şubat 2026 arası Haram ayların sonuncusu ve 3 ayların başlangıcı olan Receb ay’ıdır. 2026’nın ilk ayında Regaip Kandili 16 Ocak 2026’da ve İsra / Miraç Kandili 5 Şubat 2026 da kutlanacak. İseviler açısından 1 Kasım Azizler günü, 2 Kasım Ölüler günü, 30 Kasım Noel Arifesi, l 6 Aralık Aziz / Derviş Nikola günü, 25 Aralık Noel, 26 Aziz Stephen günü, Museviler açısından 14-22 Aralık Hanuka günü / 2. Tapınağın işgalden kurtarılması, karanlıktan aydınlığa geçişle ilgili Tapınağa adanma günü. O gün Menora adı verilen 7 kollu Şamdan yakılır. Bu sene, Kudüs ve Süleyman Mabedi ile ilgili bir takım törenler yapılabilir. O günlerde yine “Emanet sandığı, Kızıl düve kurban etme ritüeli” gündem olabilir.
Tabii önümüzdeki günlerde en çok konuşulacak konuların başında İznik konsülü sene-i devriyesi ile ilgili olarak Papanın ziyareti var. Bu arada Gazze’de bundan sonra ne olacak onu göreceğiz. Trump-Putin görüşmesi sonrası Ukrayna’da bir gelişme olacak mı onu göreceğiz. ABD İran’a saldıracak mı, Trump gerçekten Bagram’ı istiyor mu? AB-Çin gerilimi devam edecek mi? Epstein kasetleri konusunda bir gelişme olacak mı? Trump Fed’i bırakıp, global anlamda geçerli bir kripto parayı hayata geçirebilecek mi? Dolar’ın çöküşünün ABD, AB, özellikle Çin’de ve tüm dünyada etkisi ne olacak göreceğiz.
Biz alemlere rahmet olarak gönderilen ahir zaman peygamberinin ümmetiyiz.
Gazze bize “imanı kalpte tutmanın ateşi elle tutmaktan daha zor'' olduğunu gösterdi.
Isırıcı melikler kendi aralarında ve yabancılarla ittifaklar kurup zulmetmedik ahali bırakmadılar.
Ölenin niye öldüğü, öldürenin niye öldürdüğünü bilmediği bir zamana doğru sürükleniyoruz.
Sabah mü’min başlayıp güne, akşam mürted olarak geceleyenlerin, ya da küfrün karanlığında uyanık, gecenin karanlığında ihtida edenlerin oldu bir zamanı yaşıyoruz.
Nefsini ya da başkalarının nefislerini yüceltmeyip kınayanlar, çokça tevbe edenler, imanlarını muhafaza edenler, amel-i salih olup, Hakk'ı ve hayrı, sabrı kuşanıp, bunları başkalarına tavsiye edenler dışında herkesin hüsranda olduğu bir zamanın her yerde giderek kesifleştiği bir zamanda yaşıyoruz.
Muhakkak ki biz cahillerden ve zalimlerden olduk, başımıza gelen felaketlerin ana sebebi bu.
Şimdi Tevbe zamanıdır.
Selam ve dua ile