Türkiye ve İran Anlaştı mı ?

Türkiye ve İran Anlaştı mı ?

Erdoğan’ın Tahran ziyaretinden üç hafta önce Al-Monitor, İran’dan üst düzey bir heyetin Ankara’yı ziyaret ettiğini ve Suriye’deki durum hakkında bilgi taşıdığını öğrendi...

Erdoğan, İran ziyaretinde Suriye politikasını tartıştı

 

Ali Haşim

 

Al-monitor.com

 

 

Kamuoyu karşısında bütün mesele, ekonomiler, anlaşmalar ve ikili ilişkilerdi. Fakat kapalı kapılar ardında Türkiye Başbakanı Recep Tayyip Erdogan'ın İran ziyareti Suriye, Suriye ve Suriye ile ilgiliydi.

 

Tahran'daki bir kaynak, Erdoğan'ın ziyaretini Al-Monitor sitesi için değerlendirirken “Hâlâ farklar var, bu açık, fakat eskiden olduğu kadar hayati değiller” yorumunu yaptı ve şöyle devam etti:  “Yaklaşık iki yıl önce Erdoğan İran'a geldi ve İran'ın Esad üzerindeki iddiasının hiçbir kazanç getirmeyeceğini söylemek üzere [en yüksek dini lider Ayetullah Ali] Hamaney'le görüşme ısrarında bulundu. O tarihte lider, Türk misafirine, ‘Politikalarınızı, stratejilerinizi gözden geçirin ve geri gelin. [Beşar] Esad düşmeyecek' dedi.”

 

Erdoğan geri geldi ve hâlâ Esad'ın devrilmesi taraftarı, fakat kaynağa göre, bunun sadece bir dilek olduğuna hemen hemen ikna olmuş durumda.

 

Kaynak, “Geride bıraktığımız aylarda tartışılan alternatifler var ve bu ziyarette bu alternatiflere son şekli verildi. Türkiye, muhalefet içinde kendi adamlarına sahip ve onlar Suudi Arabistan'ın desteklediği akım tarafından tecrit edildiler” şeklinde izahatta bulundu. “Suriye'de değişim ihtiyacı, rejim ve muhalefet tarafından birlikte gerçekleştirilebilir. [Bu] görüşmeler Montreux'de gerçekleştirilenlerden daha etkili olabilir. Temel fikir, her iki bölgesel gücün de kendi müttefiklerini uzlaşmaya ikna etmede pozitif bir rol oynamasıyla, görüşmelere güçlü bir itki vermektir.”

 

Hem Türkiye hem de İran, iyi stratejik ilişkileri korumaları gerektiğine karar verdiler, zira her ikisi deterörizmin sıcaklığını ve diğer güçler karşısındaki bölgesel farkları hissediyorlar. İran'ın dini liderinin sözleri gün gibi açıktı. İran-Türkiye ilişkilerinin asırlardır en iyi düzeyde olduğunu ve her iki ülkenin de ilişkilerini güçlendirme fırsatını değerlendirmesi gerektiğini söylediği aktarılıyor. Erdoğan ise İran'ı ziyaret ettiği zaman, kenini ikinci evinde hissettiğini söyledi. Her iki ülkenin hükümetlerindeki bakanların, aynı hükümette çalıştıklarını hissedecek derecede birlikte çalışmaları gerektiğini de ekledi.

 

Hamaney'in kelimelerinde aşırı derecede seçici olduğu bilinir. Sonuç olarak o, en yüksek dini lider, rejimin başı, stratejik meselelerde karar veren adam. Suriye'den bahsederken, Şam'daki müttefiklerinin Türklere söylemekten yılmış olabileceği şeyleri söylüyor, ancak Al-Monitor'n kaynağına göre “bu mesele değil”, zira onlar bütün ayrıntıları biliyorlar ve Türkiye'ye bir müttefik ve stratejik partner olarak sahip olma ihtiyacını anlıyorlar.

 

Sahadaki durumu değerlendirmek üzere Ankara ve Tahran arasındaki görüşmelerin devam etmesi bekleniyor. Kaynağa göre, Suriye krizine ilişkin koordinasyon en üst seviyelerde. “Ülkeler, çabalarını birleştirmeye hazırlanıyor. Kendilerini aynı gemide ve aynı rakiplere sahip olarak görüyorlar. Bölge, yeniden ayağa kalkmak için üç temel sacayağa ihtiyaç duyuyor. Türkiye ve İran bunlardan ikisi. Bir Arap partnere ihtiyaç duyuluyor ve üzerinde çalıştıkları şey bu. Irak bu rolü oynayabilir, fakat bölgedeki başka ülkeler de oynayabilir.”

 

Erdoğan'ın Tahran ziyaretinden üç hafta önce Al-Monitor, İran'dan üst düzey bir heyetin Ankara'yı ziyaret ettiğini ve Suriye'deki durum hakkında bilgi taşıdığını öğrendi. Buna göre heyet, aralarında Erdoğan'ın da olduğu üst düzey Türk yetkililerle görüştü ve Suriye konusunda bilgi alışverişinde bulunulması ve yakın koordinasyon içinde olunması konusunda anlaşmaya varıldı. Görüşmede İranlı olmayan ve Türk olmayan bazı kişiler de vardı. Alışverişin devam ettiği görülüyor.

 

Çev: Selim Sezer

 

medyasafak.com