Müslüman toplumun lideri Press TV'ye Salı günü yaptığı açıklamada en az 50 bin kişinin ülkenin batısına kaçmak zorunda kaldığını söyledi.

Yetkililer ise bu ay 88 kişinin öldürüldüğünü söylüyorlar.

İsmini vermek istemeyen bir hükümet yetkilisi, "Bu ay 49 erkek ve 39 kadın öldürüldü", diyerek Haziran'dan bu yana toplam ölen sayısının 180 olduğunu ifade ediyor.

Aynı yetkili "Pauktaw kentinde 300 civarında ev yakıldı", diye ekliyor.

Bununla birlikte insan hakları grupları gerçek ölüm sayısının bu rakamların çok üzerinde olduğunu söylüyorlar.

BM Mülteci Ajansı Salı sabahı yaptığı açıklamada Batı Myanmar'daki kamplarda yiyecek, temiz su ve tıbbi yardım ihtiyacının had safhada olduğunu belirtti.

Açıklamada "Kanun ve düzen yeniden tesis edilerek şiddetin artması engellenmeli ve ihtiyaçların giderilmesi sağlanmalı", denildi.

Aynı açıklamada ülkedeki şiddet sebebiyle evlerinden kaçmak zorunda kalan insan sayısının 28 bin civarında olduğuna işaret edildi.

Binlerce Rohingyalı Müslüman zaten kamplarda yaşarken Haziran ayında patlayan şiddet dalgasından sonra 75 bin kişinin daha evlerinden ayrılmaya zorlandığı tahmin ediliyor.

Uluslar arası Af Örgütü ile İnsan Hakları İzleme merkezi ayrı ayrı yaptıkları açıklamalarda Rohingya Müslümanlarının aşırı Budistlerin saldırılarına karşı korunmaları için harekete geçilmesini talep ettiler.

Myanmar hükümeti Rohingyalı Müslümanları vatandaş olarak kabul etmeyi reddediyor ve bir milyondan fazla insanı onları almayı kabul edecek başka ülkelere göndermeyi çözüm olarak gösteriyor.

Rohingyalılar ise Myanmar'a 8.yüzyıl başlarında gelen Müslüman Fars, Türk, Bengal ve Pathanların soyundan olduklarını söylüyorlar.