Karagül: Onlara Göre Hepimiz Tehdidiz

Karagül: Onlara Göre Hepimiz Tehdidiz

Bu nasıl bir mantık, nasıl bir soruşturma, nasıl bir kıyım listesi?..

İbrahim Karagül / Yenişafak

Önümde İstanbul Cumhuriyet Savcısı Adem Özcan imzalı bir suç duyurusu bulunuyor. 7 bin üç yüz küsur kişinin dinlendiği, 'Selam Örgütü' kapsamında 2 binin üzerinde insanın örgüt üyesi gösterilip takibe alındığı dosyayı haberleştirdiğimiz için suç işlemişiz. Binlerce insanı uyardığımız için hakkımızda 'soruşturma açılması' gerekiyormuş.

Malum dosyanın savcılarından biri Adem Özcan. Bir örgüt ismi üzerinden yüzlere insanın takibe alındığı, yasadışı dinlendiği, hayatlarının didik didik edildiği, dosyalar tanzim edildiği, tamamen keyfi, sınırları belli olmayan bir dosyanın..

Onlara göre hepimiz tehdidiz. Ülke, millet düşmanıyız. Bu yüzden de terör örgütü kapsamına alınıyoruz. 28 Şubat döneminin tasfiye modellerinden biri esas alınarak alakasız insanların aynı listeler içinde yer alması, aynı örgütün üyeleri yapılması bundan olmalı.

Bu nasıl bir mantık, nasıl bir soruşturma, nasıl bir kıyım listesi?..

Böyle bir soruşturmaya girişmek, örgütü bir tarafa atın, büyük bir tasfiyeye hazırlanıldığının kanıtıdır.

Örgüt üyesiymişim. Yıllardır dinleniyormuşum. Takip edilip dosyalanıyormuşum. Kimlerle konuşmuşsam onlar da listeye alınmış, onlar da dinlenir olmuş. Onlar da suçlu olmuş. Örgüt üyesi, devlet düşmanı olmuş...

Eğer kriteriniz buysa, bu milletin yarısından fazlasını uyduruk örgüt isimleri ve şemalarıyla hapislere doldurmanız lazım. Bu kadar hapishane yok, ne yapacağız? Toplama kampları mı kuracağız?

Devletin kurumları üzerinden bu şekilde tehdit altına alınabiliyorsak, adalet mekanizmaları üzerinden, güvenlik birimleri üzerinden tehdit edilebiliyorsak, bireyleri ideolojik kriterlere göre 'bizden ya da değil' şeklinde ayırabiliyorsak, bu ayırıma göre tehdit algılamaları üretiyorsak, bunlara hukuksal kılıflar uydurup hayatlarını karartmaya girişebiliyorsak, nereye gidecek bu insanlar?

ASALA ÜYESİ BİLE OLABİLİRDİM!

Selam Örgütü nedir? Nedir bu örgüt? Anlatın da biz de bilelim. Bilelim de neresinde, hangi görevi üslenmişiz öğrenelim.

Açık yüreklilikle söylüyorum: Bu örgütte görevimiz ne, anlatın bilelim. Lider miyiz, teşkilatçı mıyız, suikastçi miyiz? Bize hangi görevi layık gördünüz? Birisi bunu da söylesin bari.

Listeye bakıyorsunuz, bir tane Cemaat üyesi yok. Ama muhafazakar grupların hepsinden insanlar var. Dahası muhafazakarlıkla alakası olmayan isimler var. Bunlar hangi kritere göre aynı soruşturma dosyasının konuları hali getirilebiliyor? Binlerce üyesi olan bir örgüt olacak ve bunu sadece siz bileceksiniz, öyle mi?

Peki 7 bin üç yüz kişilik listenin tamamı yayınlanırsa, KCK dosyası kapsamında dinlenenler yayınlanırsa, El Kaide dosyasıyla dinlenenler yayınlanırsa, Türkiye'den siyasetçi, gazeteci, öğretim üyesi, işadamı, STK temsilcisi binlerce insanı içine alan listeler ortaya saçılırsa ne yapacaksınız?

İl il dinleme listeleri yayınlanırsa, memleketin büyük bölümünün nasıl fişlendiğine dair bilgiler kamuoyuna aktarılırsa, bu fişleme ve soruşturma dosyalarında imzası olan memurlar, şefler, müdürler, savcılar, hakimlerden millet hesap sormaya kalkarsa ne yapacaksınız?

On binlerce insan adliyelere koşup haklarını ararsa, bireysel davalar açarsa ne yapacaksınız? Herkesin buna hakkı var, biliyorsunuz değil mi?

KCK dosyası kapsamında dinlenenlerin, fişlenenlerin sadece KCK mensupları olduğunu mu sanıyorsunuz? Bu dosyada kaç gazeteci, kaç siyasi, kaç işadamı, öğrenci, memur vs. var?

Örgütler dizayn edip ya da geçmişte varolan örgüt isimleri tekrar hatırlanıp tasfiye hazırlıkları yapılmış. Bildiğiniz tasfiye... Asla güvenlik, soruşturma ya da örgütlerle alakalı bir çalışma değil. Olası rejim değişikliğinden ya da darbeden sonra tehdit olabileceği düşünülerek etkisizleştirilmesi gereken kişiler bunlar.

İnanın o listeler ortaya çıkar ve yayınlanırsa infial olur. İl il büyük tepkiler gelişir. Bugün medyada safı belli olanların kafaları karmakarışık olur. On binlerce insanın hayatına girenler kendilerini gizleyecek yer arar.

Şaşırdım.. Bu mantığa göre KCK listesinde bile çıkabilirdim. PKK'lı olabilirdim. Ne bileyim belki de Asala üyesi bile olabilirdim. Başka hangi örgütler varsa onların üye listelerinde bile çıkabilirdim. Mantık böyle, ciddiyet böyle. Hayatlarımız bu kadar ucuzmuş, bu kadar pamuk ipliğine bağlıymış.

AHLAKİ SORUMLULUK

Arkadaşlar öyle pek de ince eleyip sık dokumamışlar. Hangi listede boş yer görmüşlerse isimleri oralara eklemişler. Yahu ne alakası var, dememişler. Nasılsa o listeleri, o dinleme kayıtlarını kimse göremeyecekti. Kendi arşivleriydi ve devlet de onlardı. İstediklerini asar istediklerini keserlerdi!

Türkiye tarihinin en büyük fişleme operasyonuna suskun kalanlar gelecekte ayıplanacaktır. Listelerde isimleri olup da susanlar ya da tam tersi hareket edenler daha çok ayıplanacaktır.

Açıkça, 'ekip'ten olmayan herkesin bu listelerde adı çıkabilir. Herkes bir 'örgüt'ün üyesi olarak takibe alınmış, soruşturma kapsamına alınmış olabilir.

Unutanlara söyleyelim; özgürlük alanı dediğimiz savunulması gereken bir şey var. En azından ahlaken mecbur olduğumuz bir değer var.

Bir ülkenin Genelkurmay Başkanı'nı emekli olur olmaz örgüt lideri yapıp hapse atabiliyorlarsa bize yapılan az bile!

Bu işlerin üzerimizde bıraktığı iz nedir, biliyor musunuz?

Derin bir üzüntü sadece..